Güncelleme Tarihi:
Afyonkarahisar'da Zafer Haftası kutlamalarına katılan Eroğlu, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını şöyle yanıtladı:
“Alkumru Barajı’ndaki bir türbin sabah, 2’nci türbin akşam saatlerinde devreye girmiş. 2’nci türbin devreye girince su artmış. Bu nedenle vatandaşlar dere içindeyse herhangi bir sıkıntı olmasın diye 3 noktaya hem sesli hem de ışıklı ikaz konulmuş. Gelen bilgilerde, 15 dakika önce ikazlar yapıldığı bilgisi yer alıyor. Fakat, vatandaşların nedense bir kısmı çıkmış, bir kısmı dere içinde kalmış. Maalesef 6 vatandaşımız hayatını kaybetti. Biz de gerçekten çok üzüldük. Barajın işletilmesi talimatını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı veriyor, özel sektör bu barajı işletiyor. Dolayısıyla gerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın müfettişleri gerekse de savcılık tarafından tahkikat başladı. Şu anda geniş çaplı bir tahkikat yapılıyor. Hatta ikaz levhaları var mı yok mu, ikaz edilmiş mi edilmemiş mi, kapak mı yoksa normal bir türbin mi devreye girdi, bütün bunlar ele alınıyor. Bana gelen nota göre normalde 2 türbin devreye girmiş. 16.00-16.30 civarında da 2’nci türbin devreye girince su kabarmış ve oradaki vatandaşların bir kısmı maalesef hayatını kaybetti. Cenabı Allah’tan ölenlere rahmet, yakınlarına da başsağlığı diliyorum. Bunlar acı hadiseler, Cenabı Hakk bizleri böyle acı hadiselerden mahrum eylesin.”
5 GÖREVLİ ADLİ KONTROLLÜ SERBEST
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’nın baraj faciasının ardından başlattığı soruşturma kapsamında ise Alkumru ve Kirazlı barajlarının elektrik üretim ünitelerinde görev yapan 5 kişi önceki gün gözaltına alındı. Siirt Adliyesi’ne getirilen ve ifade veren 5 görevli, adli kontrol şartıyla dün sabah serbest bırakıldı.
Semanur bulundu
Halkı uyaracak eleman yoktu
ALKURMU Barajı’nda yaşanan facia HES projelerinin güvenlik risklerini gündeme getirdi. Barajlardaki kuraklığa dikkat çeken TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Başkanı Hüseyin Alan, “Kapaklar bir anda açılıyor ve ani su baskınları oluyor. Diğer barajlarda da aynı riskler var” dedi. Uzmanlara göre barajların ÇED süreçlerinde akış aşağısı alana olabilecek etkilerin, nehir yatağının derinleşmesinin, taşkın gibi parametrelerin ve acil durumda ne yapılması gerektiği gibi risklerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Alan, facianın en büyük nedeninin bölgedeki kuraklık olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Kuraklık olduğu için üst kotlardaki baraj kapakları belirli zaman süresi içinde kapatılıyor. Bazı barajlarda 10-12 saat baraj kapakları kapalı tutularak su biriktiriliyor. Daha çok akşam saatlerine denk gelen belli saatlerde enerji üretmek için kapakların açılıp çalıştırıldığına şahit oluyoruz. Kuyruk bölgesi dediğimiz bir barajdan diğer baraja kadar olan bölgede gündüz hiç su akmıyor, aniden su bırakılınca bölgede piknik yapan insanlar su altında kalıyorlar. İkazların yapıldığı belirtiliyor ama bölgedeki insanlara hiç bilgi verilmiyor.”
2011’DE DE AYNISI OLDU
Baraj havzasında inceleme yaparak bir rapor hazırlayan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) çevredekilerin siren sesi duymadığına dikkat çekiyor. İMO Başkanı Nevzat Ersan, suyun kademeli olarak bırakılması gerekirken kapakların birdenbire açıldığını belirterek şöyle diyor: “Bu barajda 2011’de de benzer olay nedeniyle insanlar ölmüş. Baraj kapakları açılırken bölgenin birileri tarafından mutlaka kontrol edilmesi gerekirdi. Orada muhtemelen bunu yapması gereken elemanlar haftasonuna denk geldiği için çalışmıyordu. Bölgeyi tarayacak elemanlar o sırada yokmuş. Dere yatağı dar olduğu için su bir anda hızlanır ve derinleşerek 8-10 kilometrelik alanı etkiler. Ekibimiz orada kimsenin uyarı sinyalini duymadığını söylüyor.”
Erdinç ÇELİKKAN / ANKARA