Varto’ya kadar şiddet olmadı

DTK binasında parti kurmaylarıyla birlikte son günlerde yaşananları değerlendiren Demirtaş, özetle şunları söyledi:

IŞİD’E 2 BİN TIR SİLAH

“2 yıldan beri çözüm sürecinin zamana yayılması giderek tepkilere neden oldu. Türkiye’nin Suriye politikasıyla Kürt ve Alevileri ötekileştirdiğini anlattık. ‘Suriye iç meselemizdir’ denildi. Mesele Kobani olunca tepkiyle karşılandı. İçinde silahların bulunduğu 2 bin TIR, ÖSO’ya gönderildi. Ancak insani yardım TIR’ının Kobani’ye gönderilmesi için onlarca görüşme yaptık. IŞİD, 4 saat içinde Musul’u işgal etti. Katliamlar yaptı. IŞİD’e karşı açık bir tavır alınmadı. En son IŞİD çetesi Kobani sınırına dayandı. ‘Kürtlerin kadınları bize helaldir’ diye fetva çıkarıyorlar. Biz vatandaşı olduğumuz ülkeden ‘Katliama sessiz kalmayalım’ diye çağrı yaptık. IŞİD’e karşı sert eleştiri yapmayanlar Suruç’ta halkımızı gazladı, copladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Kobani düştü, düşecek’ diyerek öfkenin katlanmasına neden oldu. Orada bir halk katliam ile karşı karşıya. Çözüm süreci bozulmasın diye ‘Susun’ demek doğru değil. Tüm bunlar duygu kırılması yarattı. Öfkeyi büyüttü.

Başbakan’la görüşme yaparak umudu büyütmeye çalıştık. Halktaki kırılmayı, öfke birikimini anlattık. Başbakan’a ‘Kürtlerin devleti yok diye mi bu kadar sahipsizler’ dedik. Başbakan Davutoğlu, ‘Kürtlerin devleti var, biziz’ dedi. 40 ülke ile koalisyon yapıyorsunuz kendi halkınızla da koalisyon yapın.

Kobani’den acil telefon geldi. IŞİD’in, Mürşitpınar Sınır Kapısı’nı ele geçirmek üzere olduğunu söylediler. Halkımızı acil eyleme çağırdık. Birazdan yaşanacaklar eğer tahmin ettiğimiz gibi olsaydı bölgedeki hiçbir gelişmenin önünü alamazdık. Bu kaygıyla, Türkiye’nin de geleceğini kurtaracak kritik hamle yaptık. Biz insanları şiddete davet etmedik. Dünya ayağa kaldırılarak Kobani’nin sesi duyuldu. Ve o gün etkili hava saldırısı yapıldı. Varto’dan bir gencin öldürülmesine kadar şiddet olayı olmamıştı. Karanlık sivil kişilerin silahla ateş açmasından sonra film koptu. Şiddeti tırmandıran açıklamaları hükümetten duymaya başladık.

MÜDAHALE YAPILMASIN

Şu saatten itibaren bütün halklar olarak el ele vermek zorundayız. Halkları etnik çatışmaya sürüklemekten herkes uzaklaşmalıdır. Türkiye ‘Suriyelileşsin’ diye uğraşanlar var. Biz onlardan değiliz. Kobani’ye destek eylemleri sürmeli ama halkımız asla şiddet eylemine yönelmemelidir. Bizlerde Kobani ve çözüm sürecindeki riskli aşamayı geçmek için diyaloğa, tartışmaya, müzakere açık olmaya devam edeceğiz. Şiddet karşılıklı şekilde durmalıdır.”

ÖCALAN’IN MESAJINI İLETTİ

Demirtaş, DTK binasındaki basın toplantısının ardından dışarıda bekleyenlere ise şöyle seslendi:
“Halkımızdan özellikle de gençlerimizden ricamız şudur, asla şiddete başvurulmamalıdır, şiddet kullanılmamalıdır. Şiddet kullanan kim varsa kesinlikle durdurmalıdır. Gösterilerimiz şiddet içermeden Kobani sahiplenilmelidir. Provokasyonları ve bu katliamı büyütmek isteyenleri de diyalogla boşa çıkaracağız. Halklar arasında savaşa da izin vermeyeceğiz. Sizinle paylaştığım bu düşünceler bize dün (önceki) akşam acil mesaj gönderen sayın Öcalan’ın da görüşleridir.”