Güncelleme Tarihi:
MTA Genel Genel Müdürlüğü Diri Fay Araştırmaları Proje Başkanı Dr. Ömer Emre ile Van Afet ve Acil Durum Müdürlüğünde bilgilendirme toplantısı yapan Nurlu, 23 Ekim'de meydana gelen depremin büyüklüğünün 6,7, derinliğinin 19 kilometre, hissedilen şiddetin ise 9 olduğunu belirtti.
Depremin meydana geldiği alanda son bir yılda deprem aktivitesinin olmadığını dile getiren Nurlu, Van bölgesinde bu büyüklükteki sarsıntının en son 1977 yılında meydana geldiğini vurguladı.
Nurlu, ana şoktan sonra 25 Ekim saat 20.30 itibarıyla 678 artçı sarsıntı kaydedildiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Ana şokun üzerinden 56 saat geçmesine rağmen yoğun bir deprem aktivitesi yaşanıyor. Her saate 15'e yakın deprem düşüyor. Bu aktive sayısının önümüzdeki günlerde, aylarda ve yıllarda azalarak düşmesi bekleniyor. AFAD Deprem Dairesi Başkanlığında, çözümü yapılan artçıların 209'unun büyüklüğü 2 ile 3, 395'i 3 ile 4, 68'i 4 ile 5, 6'sı 5 ile 6 arasındadır. Deprem fay uzunluğunun, yaşanan artçı haritasına göre, 38 ile 40 kilometre arasında olduğu tahmin edilmektedir.”
“Herhangi polemiğe girmemekte fayda var”
Gazetecilerin Kandilli Rasathanesinin depremin büyüklüğünü 7,2 olarak duyurduğu yönündeki soruları üzerine Nurlu, şöyle konuştu:“Kandilli Rasathanesi ülkemizin göz bebeği olan bir kurumumuzdur. Herhangi bir polemiğe girmemekte fayda var. Bir bilim kuruluşudur. Sonuçta ülkemizin resmi kuruluşu AFAD Deprem Dairesi Başkanlığıdır. Kandilli'nin web sitesine girerseniz bu depremi 6,6 olarak verdiğini görürsünüz. Biz AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı olarak, aynı birim olarak 6,7 veriyoruz. Kandilli farklı bir birim daha kullandı, (7,2 dedi).”
MTA Genel Genel Müdürlüğü Diri Fay Araştırmaları Proje Başkanı Dr. Ömer Emre ise depremin kuzey ve Doğu Anadolu fay hatlarıyla bir bağlantısının olmadığına işaret ederek, deprem üreten söz konusu fayın bağımsız olduğunu belirtti.Deprem öncesine kadar bu bölgede aktif bir fay hattını bilmediklerini dile getiren Emre, şöyle konuştu:
“Böyle bir fayın varlığını bilmiyorduk. Su altında bir fay hattı veya 'kör' dediğimiz fay hattı olabilir. Fay mekanizması bindirme olarak gerçekleşti. Artçıların bu kadar çok olmasının sebebi, bindirme şeklindeki bir kırılmadan kaynaklanıyor. Alanda yaptığımız araştırmalara göre, fay diye verilen kırıkların fay olmadığı, yanal yarılmalar ve heyelan çatlakları olduğunu tespit ettik. Bu sebeple fay, Van Gölü'nün tabanında olabilir. Kurum olarak karada fay hattını bulamayınca bugün MTA Genel Müdürlüğü olarak Van Gölü'nün doğu yarısında fay araştırması yapma kararı aldık. Bu en kısa zamanda hayata geçecektir.”