Güncelleme Tarihi:
Şair Bülent Ecevit'e minik bir gezinti yapıyoruz bugün. Çoğumuzun bildiği, kimilerinin ise yeni öğrendiği ‘‘şair’’ yönüyle baktık yılların ‘Karaoğlanı’na... Siyaset arenasında, aşkı ve romantizmi birlikte götüren Ecevit, 23 yıl aradan sonra ‘‘El Ele Büyüttük Sevgiyi’’ yayımladı. ‘‘Evrensellik’’ ve ‘‘sevgi’’yi işlediği şiirlerinde, Van Gölü Canavarı'nı da unutmamış Ecevit...
Türk siyasetinin yakın tarihine ‘‘Karaoğlan’’ adıyla geçen DSP Lideri ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, ‘‘El Ele Büyüttük Sevgiyi’’ adlı son şiir kitabında, edebiyat dünyasında da varolduğunu gösterdi. Eşi Rahşan Ecevit'e duyduğu yarım yüzyıllık sarsılmaz aşktan aldığı ilhamı, dizelere döken Ecevit, 23 yıl sonra yazdığı son şiir kitabında, siyaset ve romantizmi birarada yaşayabilen ender siyasetçilerden olduğunu da ortaya koydu. Kitap, birbirine taban tabana zıt gibi görünen siyaset ve sanat alanlarının, pekala birlikte yaşanabileceğini kanıtlıyor. Ecevit, bu yönüyle çağdaş, Batılı Avrupa sosyal demokratları gibi siyaset ve sanat kavramları arasına derin bir ayıraç koymuyor. Dünyayı değiştirme ve daha iyi yaşanılır hale getirme açısından sanatın da siyasetten ayrı bir ‘‘düşünsel etkinlik’’ olamayacağı mesajı var, Ecevit'in şiirlerinde...
ECEVİT'İN GÖZÜYLE...
Rahşan Hanım'a adanan ve kitaba adını veren ‘‘El ele Büyüttük Sevgiyi’’ şiirinden sonra, yapıtta göze çarpan bir şiir 1990'ların başında siyaseti arka planda bırakan ‘‘Van Gölü Canavarı’’nı anlatıyor. Ecevit, ‘‘Van Gölü Canavarı’’ başlığı ile kaleme aldığı şiirde, yalın bir dille, canavarın varlığını küçümseyen ‘‘çokbilmişlere’’ sesleniyor. Ecevit, bölge halkının da sempatiyle ‘‘canevan’’ adıyla andığı canavara, özel bir anlam yüklüyor. Güneydoğu Sorunu'nu bile bölge insanına unutturan ve halkın gönlünde taht kuran Van Gölü Canavarı'nın varlığı ile farklı bir yönden ilgilenmiş şair Ecevit...
Yunan Mitolojisi'ne duyduğu hayranlıkla da tanınan Ecevit, canavarı içimize taşımış. Van Canavarı, Amerikalı sinema yönetmeni ‘‘Hollywood'un Yaramaz Çocuğu’’ Steven Spielberg'in canavarlarından farklıydı. Van halkı, kendilerini Türkiye'ye tanıtan bu canavarı, inanmasalar da inanmış gibi yaptı; hatta imgeleminde yarattığı bu hayvanı sevdi de... Vanspor'un futbolcularına olan sevgilerini de ‘‘canavarlar’’ sözüyle boşuna pekiştirmediler.
TRAGEDYA İZLERİ
Aslolan canavar değildi Van halkı için. Göl Canavarı'nın varlığının tartışılması onların kendilerine güvenlerini yeniden kazanmalarına yol açtı. Vanspor boşuna birinci lige gelmedi. Ecevit, bu ayrımın farkında olduğunu bu şiirle koydu. ‘‘Hepimizin içinde bir Göl Canavarı var’’ diyordu, tragedya edası ile kaleme aldığı şiirde:
‘‘Göremez beni gece gündüz/gölde kamaşan gözler-Bir göl saklıdır sizin de içinizde/gölde yaşamdan yansımalar’’
Yukarıdaki dizeler, Ecevit'in ‘‘içimizdeki sevimli canavarın’’ varlığını göstermesi açısından ilginç bulunabilir. Serbest nazım tekniğine yakın bir üslup seçen Ecevit, yazım kurallarına karşı takındığı ‘‘nihilist’’ tutumla şiirindeki akıcılığı engellememiş. Nokta ve virgülü kullanmayan Ecevit, Yunan mit'lerinden ne kadar etkilendiğini bu şiirle tipik bir şekilde gösteriyor. Mit'leşen bir varlığın, insan ruhu ve onun olmak istediği halini yansıtması açısından Van Gölü Canavarı ‘‘sanatsal bir içerik’’ taşıyor. O, bizim canavarımız. İçimizdeki canavar. Yani yaşama sevinci. Gözle görülemeyen, hissedilen bir duygu. Şiirin son dizelerinde bu yaklaşım iyiden iyiye açığa çıkıyor:
‘‘Sizden aldığı/solukla yaşar-Ama depreşmediçe göl/uyur o derinde sessiz-rastlasanız bile düşde/onu farkedemezsiniz’’
Ecevit, şiir düşünsel açıdan Antikçağ Yunan Felsefesi'ne, sanatsal anlamda da İonya kültürüyle yetişen tragedya yazarları Homeros ve Hesiodos'tan etkilenmiş denebilir. Ancak, Ecevit'in şiirlerinin en temel özelliği ‘‘evrensellik’’ ve ‘‘sevgi’’ olarak tanımlanabilir.
Çok etkilendi şiirini yazdı
1990'lı yıllarda Van Gölü yükseldikçe yükseliyor kıyıları, evleri sular basıyordu. Kamuoyunda ise bunun nedenleri değil Van Gölü canavarının varlığı yokluğu tartışılıyordu. Sonunda Van Gölü canavarı da konuştu.
VAN GÖLÜ CANAVARI
İnanmasa da çokbilmişler
Ben Van Gölü’nde yaşarım
Kah çekilirim derinlere
Kah kıyılardan taşarım
Gündüz göğün mavisi
örter gölü boydan boya
Dağlar dalar karbeyaz
camkesiti mavi suya
Kararan göle geceleri
ışıl ışıl yıldızlar iner
Göremez beni gecegündüz
gölde kamaşan gözler
Bir göl saklıdır sizin de içinizde gölde yaşamdan
yansımalar
Derinlerinde gölün
bir gizemli canavar
Sizden aldığı
solukla yaşar
Ama depreşmedikçe göl
uyur o derinde sessiz
Rastlasanız bile düşde
onu farkedemezsiniz