Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs risk haritasında 4 haftadır kırmızı renkle 'çok yüksek riskli' iller arasında yer alan Samsun'da artan vakalarla birlikte denetimler de sıklaştırıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun verdiği talimat kapsamında Emniyet Genel Müdürlüğü'nden kente 209 takviye personel görevlendirildi. Denetimleri yerinde inceleyen Vali Zülkif Dağlı, HES kodu uygulamasına büyük önem verdiklerini belirtti.
‘DÜN 40 BİN KİŞİYE HES KODU SORDUK’
Kentte koronavirüs ile mücadelenin devam ettiğini ifade eden Vali Dağlı, “Vaka sayılarımız yüksek, bunu artık herkes biliyor. Bakanımızın talimatı ile 209 adet hazır kuvvet ekibi pazartesi itibari ile ilimizde göreve başladı. Bu kuvvetlerden 27’si Çarşamba ilçemizde, 27’si Bafra ilçemizde diğer kalan arkadaşlar da Mecidiye ve Çiftlik caddelerinde görevli. Tamamen sokakları tutmak sureti ile HES kodu sorgulaması yapıyoruz. HES kodu önemli bir konu, 209 arkadaşımız bu konuda görev yapıyor. Dün 11 vatandaşımızı karantinada olması gerekirken dışarda gezerken yakaladık. Bankaya girmeye çalışan, pazarda olan veya diğer başka alanlarda her gün buna benzer vatandaşlarımız olabiliyor. Ben Samsunlulara çağrıda bulunmak istiyorum, pozitif veya temaslı olduğunu bildikleri kişileri 112’ye ihbar etsinler. Biz bu kişilere anında müdahale ediyoruz. İnşallah hep birlikte yeneceğiz. Biliyorsunuz şehirlerarası HES kodu uygulamasını başlatan ilk illerden birisiyiz. Arkadaşlarıma şöyle bir talimat verdim; ‘Uçan kuştan bile HES kodu soracaksınız.’ Bunu yapmamız gerekiyor. Dün 40 bin kişiye HES kodu sorduk, bu çok büyük bir rakam” diye konuştu.
‘BİR ANNE OLARAK BEKLENTİM EVLERDEN ÇIKILMAMASI’
Denetimlerin artırılmasının iyi olacağını belirten esnaf Zeynep Güngör, “İnsanlar hastalık konusunda yeri geliyor tedbirsiz davranabiliyor, yeri geliyor bazı şeyler gözden kaçabiliyor. Bu şekilde denetimlerin sağlanıyor olması tabii ki biz bilinçli vatandaşlar açısından iyi oldu. Ara sokaklar artık daha temkinli bir şekilde kontrol ediliyor. Çalışan insanlar olarak bu konuda kendimizi mağdur hissediyorduk. Caddelere girişte HES kodu sorgusu yapıldığı için kontrol daha iyi sağlanıyordu ama ara sokaklarda çalışanlar olarak bu konuda mağdurduk. Şu an farklı bir mutasyonlu yeni bir virüs yayıldı. Mutasyonlu virüsün yayılması insanların sağlığı açısından daha büyük tehdit oluşturuyor. Ben bir anneyim ve benim evimde de yaşlı insanlar yaşıyor. Çalışan bir anne olarak vatandaşlarımızdan beklentim evlerinden çıkmasınlar” dedi.
‘HASTALIĞINI GİZLEYEREK DOLAŞMAK ZALİMLİKTİR’
İnsanların çok duyarsız davrandığını ifade eden Mustafa Demirbal, “Vatandaşlar hasta olduğunu bile bile kendi çevresine akrabalarına virüsü yayıyor. Hasta olduklarını söylemekten korkuyorlar. Hastaysan açıklayacaksın ve gidip tedavini olacaksın. Hasta olmak kötü bir şey değil bende olabilirim sen de olabilirsin. Ama hasta olduğunu bilerek dışarda dolaşmak zalimliktir. İnsanları öldürmüşsün ya da ölümüne sebebiyet vermişsin. Ben akrabalarımın ailemin yanına gitmiyorum ve sadece anneme, babama uzaktan merhaba diyorum. Onlara yaklaşmıyorum. Bazı insanlar ev ev gezerek bir araya geliyorlar. Ev oturmaları, doğum günü kutlamaları gibi etkinlikleri yapmak hiç hoş değil” diye konuştu.
‘KURALLARA UYULMAZSA KIRMIZI OLMAKTAN KURTULAMAYIZ’
Hastalık konusunda insanların daha da bilinçlendirilmesini istediğini söyleyen Nural Gündoğdu da, “Eğer yasak konuluyorsa yasağa uyacağız. Biz uymadığımız sürece bu kırmızı durumdan kurtulamayız. Her yerde polisler var ama insanlar bir kolayını bulup ara sokaklardan içeri giriyorlardı. Bunun önüne geçilmesi için güzel bir uygulama ama biz buna uymazsak olmaz. Kurallara uymazsak bu hastalıktan asla ve asla kurtulamayız. Tedirginim, dışarı çıkıyorum ama insanlara fazla yaklaşmadan mesafeli yürüyorum. Bugün aşı oldum ve sağlık ocakları çok kalabalık olduğu için aşımı da hastanede vuruldum. ‘Sosyal mesafe, Sosyal mesafe’ diyorlar ama uyulmadıktan sonra hiç anlamı yok” dedi.