Güncelleme Tarihi:
Yüzyıllardır tıbbı tedavilerde kullanılan üzüm son dönemde en çok merak edilen bitkilerden, özellikle hastalıklarını doğal yöntemlerle tedavi etmek isteyen vatandaşların araştırılmalarına konu oluyor. Üzüm hakkında bilinmesi gerekenleri derledik. İşte üzüm hakkında tüm detaylar...
Üzüm çok uzun bir zamandır insan kültürünün bir parçasıdır. Gürcistan Demokratik Cumhuriyeti’nde çalışma yürüten arkeologlar yakın zamanda Neolitik bir örende M. Ö 6000 yıllarına ait çanak çömlek buldular. Bazı kapların içinde kırmızı bir tortu vardı. Üzüm hasadı canlı görüntüleri birçok Mısır mezarının duvarlarını süsler ve bu resimler, yaklaşık M. Ö 2700 yıllarında Vitis vinifera’nın Eski Mısır’daki –ve ölümden sonraki yaşamdaki- önemini vurgular. Fenikeli gemiciler üzüm asmalarını Akdeniz’den Yunanistan’a kadar taşıdılar.
Üzüm ve üzüm yetiştiriciliği buralardan Avrupa’ya ve dünyanın geri kalanına yayıldı. Üzüm binlerce yıldır gıda ve ilaç olarak yüceltilmektedir. Eski Yunan filozoflarından bazıları üzümün şifalı özelliklerini yazmıştır. Romalı filozof Büyük Plinius (M.S 23-79), “üzümün şifalı gücünü armağan ettikleri” için tanrılara dua eder. Çağlar boyunca bitkinin neredeyse her kısmı şifalı bitki olarak kullanıldı.
Avrupalı halk şifacıları üzüm asmasının özünden gözleri ve cildi tedavi edecek bir merhem yaptılar. Üzüm yaprağı lapası kanamaları durdurmak ve iltihabı sökmek için kullanıldı ve olgunlaşmış meyveler böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları, kolera ve kanser tedavisine yardım etmesi için gıda olarak tüketildi. Araştırmalar, üzüm tohumunun (üzüm çekirdeği) sağlığı güçlendiren birçok özelliğe sahip olduğunu ve antioksidan açısından zengin olduğunu göstermiştir. Günümüzde sağlık uzmanları standardize edilmiş üzüm çekirdeği ekstresini yüksek kolesterol ve yüksek tansiyonu düşürmek ve dolaşım sistemindeki bazı sorunları, koroner kalp hastalığı, kronik toplardamar yetmezliği ve varisli damarlar da dahil olmak üzere, tedavi etmek için kullanırlar. Üzüm çekirdeği ekstresi kan şekeri seviyesini düzenlemek, ciddi göz rahatsızlıklarını tedavi etmek ve astım ve alerjilerin belirtileriyle mücadele etmek için tavsiye edilir.
Vitis cinsinin 65 türünden biri ve en tanınanı olan Vitis vinifera, yaygın olan üzüm suyu, kuru üzüm ve şarabın kaynağıdır ve bitkisel ilaçlarda kullanılır. Üzüm tırmanarak büyüyen bir ağaçlık bağ bitkisidir. Kendi haline bırakılırsa bulduğu bir ağaca tırmanır ve gövdesinin çapı 15 cm’ye kadar ulaşır. Saplar filizlere ayrılır, bu filizler tırmanma işini yapar. Yapraklar belirgin bir biçimde 5-7 lobdan oluşur
ve neredeyse düzdür. Yaprakların ağzı ovaldir ve eni 7,5-17,5 cm boyu 6-15 cm kadardır. Yaprağın tabanı kalp şeklindedir. Büyük sivri uçlu dişler kenarları kaplar. Çiçekler göze çarpmaz ve bitkinin ticari açıdan esas önemli kısmı meyvelerdir.
YETİŞME ALIŞKANLIKLARI
Üzüm asmasının anavatanı Güneydoğu Avrupa ve Güneybatı Asya’dır. Dünyanın her tarafında çok sayıda çeşit yetişmektedir, bu türler meyvenin rengi, farklı toprak ve iklimde yetişme özellikleri, dayanıklılık, hastalık ve zararlılara karşı direnç ve başka faktörlere göre ayırdedilir. Geniş ve değişik bir gen havuzu oluşmuştur. Yabani üzümün en geniş genetik çeşitliliği Kuzey Amerika ve Çin’dedir. 19. yüzyıl boyunca Amerikan üzüm asmaları melezleştirme için Avrupa’ya getirilmiş ve bu yüzden ekilen üzümlerin orijinal coğrafi sınırları karışmıştı. Açıktır ki, Vitis vinifera, kökeninin neresi olduğu pek anlaşılamayacak kadar uzun bir süredir ekilip biçilmektedir. Üzüm ekilip biçilen meyveler arasında en eski olanlardan biridir ve İncil’de sıkça bahsedilir. Nuh peygamberin üzüm ektiğinden söz edilir. Mısır’da en az 6000 yıldır yetiştirilmektedir. Bazı tahminlere göre üzüm Yunanistan’a M. Ö. 18. ve M. Ö. 16. yüzyıllar arasında girmiştir. Yaygın olarak ekilen üzüm, 8000’den fazla adlandırılmış çeşitle temsil edilir. Bu çeşitlerin yalnızca % 20’si şu anda üretilmektedir – bir bitki türünün yetiştirilen çeşit sayısı için müthiş bir sayıdır. Üzümün nasıl ekilip biçildiği üzerine ciltler dolusu kitap yazılmıştır, bu faaliyet tarihin şafağına dek uzanır. Tarım araştırma merkezleri ve üniversite bölümleri üzüm yetiştirme üzerine ciddi anlamda kafa yormuşlardır, üzüm yetiştiriciliği kendi adını –bağcılık- büyütebilmiş bir bahçecilik alanıdır.
ÜZÜMÜN FAYDALARI VE TEDAVİ AMAÇLI KULLANIMI
✚ Kalp sağlığı
✚✚ Antioksidan
Bilim insanları özsu, çekirdek ve üzüm derisini hem birlikte, hem de ayrı ayrı değerlendirir. Üzümün içeriğinde sağlığı geliştiren bileşenler vardır. Bu bileşenler esasen flavanoidlerdir, özellikle de güçlü bir antioksidan olarak uluslararası planda dikkati çeken resveratrol. Resveratrol, üzümün derisinde, çekirdeğinde ve bitkinin sapında bulunur ve koyu mor üzüm özsularının ve kırmızı şarabın kan damarlarını koruyan, “kötü” kolesterolü ve iltihabı engelleyen ve kanın pıhtılaşmasını önleyen etkisi bu maddeden kaynaklanıyor olabilir. Genel olarak mor ve diğer koyu renkli üzümler, açık renkli üzümlere göre daha fazla miktarda flavanoid içerir. Gün geçtikçe daha fazla sayıda çalışma üzüm çekirdeği ekstresinin sağlığa faydalı olduğunu göstermektedir. Üzüm çekirdeğinin içeriğinde proantosiyanidin adında güçlü bir antioksidan vardır, bu maddenin kalp rahatsızlıklarını, diyabeti ve kataraktı engellediği bilimsel araştırmalarca gösterilmiştir. İnsanlar üzerinde yapılan araştırmalarda üzüm çekirdeği ekstresinin tansiyonu ve kolesterolü düşürdüğü ve iltihabı azalttığı görülmüştür.
ÜZÜM NASIL TÜKETİLMELİ?
ÜZÜM ÖZSUYU: Koyu mor üzüm özsuyundan günde 120-180 gram.
ÜZÜM ÇEKİRDEĞİ EKSTRESİ: Günde 300-600 mg arası.
Üzümle yapabileceğiniz pratik bir içecek; Üzüm çalkalaması...
120 gram koyu mor üzümü özünü 120 gram süt (günlük süt ya da soya sütü) ve yarım bardak yağsız vanilya yoğurduyla karıştırın. Yarım bardak buz ekleyin. Blendırda 10 saniye karıştırın. Kalp dostu öğününüzün tadını çıkarın!
ÜZÜM HAKKINDA UYARILAR
Üzüm en fazla tarım ilacına maruz kalan meyvelerden biridir, bu yüzden de mümkünse organik ürün alınması tavsiye edilir.
ŞİFALI BİTKİLER ANSİKLOPEDİSİ İSİMLİ KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYIN