Güncelleme Tarihi:
İç hastalıkları uzmanı (Dahiliye) Murat Akbaş, enkaz altından mucize kurtuluşların devam edebileceğini belirtti. Dr. Murat Akbaş, 17 Ağustos depremine oranla enkazdan sağ çıkma ihtimalinin çok daha fazla olduğunu vurguladı. Dr. Akbaş, soğuğun dezavantaj kadar avantaj da sağladığını belirterek şunları anlattı:
‘SUSUZLUK ÖLDÜRMEZ’
“Enkaz altında hareket alanı olmayınca su ihtiyacı alt düzeye iniyor. Hareket alanı olmayınca su ihtiyacı da alt düzeye iniyor. Kış olması dezavantaj gibi görünse de, canlı kalanlar için terlemeyi azalttığı için avantaj da olabilir. Yazın en çok su kaybı terlemeyle oluyor, bu kışın minimuma iniyor. İnsan 20 gün kadar aç kalabilir ama susuzluk daha zorlar. Kış şartları suya olan ihtiyacı azalttığı için enkaz altında ezilmeyip sağ kalanların canlı çıkma ihtimali çok yüksek. Yani susuzluk yüzünden ölme ihtimalleri daha düşük.
‘SOĞUKTA İHTİYAÇ AZALIYOR’
Enkazda ezilmeyenler için kış şartları yine bir avantaj. Dışarının soğuğunu hissetmediler. İnsan vücudu 36 derecelik bir soba. Eğer hava akımı olmazsa, vücut ısısı olduğumuz yeri de ısıtır. Enkaz altındaki hayat üçgeninde hava akımı olmayınca, soğuktan çok etkilenmediler. Bu da umut hâlâ devam ediyor demektir. Kış uykusuna yatan hayvanlar, yemek yemeyip, su içmedikleri halde canlı kalabiliyor. Soğuk, kalp hızını düşürdüğü için, bedenin ihtiyaç hissettiği yiyecek ve içecek oranını azaltıyor. Bu da yaşam şansını maksimuma çıkarıyor.” (FATMA AKSU/İSTANBUL)
‘HAFRİYAT HEMEN KALDIRILMASIN’
Dünyanın dört bir yanındaki afetlerde görev yapan, mucize kurtuluşlara tanık olan GEA Arama Kurtarma ekibinin koordinatörü Umut Dinçşahin ise şunları söyledi: “Bir binadan 3-4 kişi çıktıktan sonra canlı kimsenin kalmadığı düşünülüyordu. O binadan 2 kişiyi daha sağ salim çıkarttık. Haiti depreminde 14 gün sonra kurtulan Rica Dibrivell var. Binada artık canlı yok diye hemen hafriyatlar kaldırılmasın. Çöken binalarda mutlaka uzman ekipler defalarca inceleme yapsın. Çok uzun süre hayatta kalanlar olabilir. Tüm ekipler canla başla çalışıyor. Umudumuzu hiç kaybetmeyeceğiz.”
SES GELMİYORSA DA ENKAZI BIRAKMAYIN
İç hastalıkları uzmanı doktor Halil Öztürk ise Hürriyet’e yaptığı açıklamada, “Soğuk nedeniyle hipotermiye girmiş insanlarda bilinç kaybı oluşur. Ses veremeyebilirler. Ses gelmemesi de oradaki insanın kaybedildiği anlamına gelmez. Bazen çıkarırsınız, kişiyi ısıtırsınız ve tekrar geri gelebilir. Isıttıktan sonra hâlâ hayati belirti yoksa kaybettik demek daha doğru olur” dedi. (Burcu PURTUL UÇAR / İSTANBUL)
YAŞAM BOŞLUKLARI HAYAT KURTARIYOR
İHH Afet Yönetim Başkanı Ömer Kars, binalarda ciddi yaşam boşlukları kaldığını ve sürekli arama çalışması yaptıklarını belirterek, “Adıyaman’da 107 saat sonra enkazdan kurtardığımız 85 yaşındaki Zeynep Teyze, binada kalan boşlukların birinde oturur haldeydi” dedi.
‘HAYATTA KALMA SÜRELERİ UZUN’
AKUT İkinci Başkanı Esra Üstünkaya, sahada devam eden çalışmalara ilişkin şöyle konuştu: “Geçen süre elbette afetzedelerin aleyhine işliyor. Ancak hâlâ birçok kişiyi canlı çıkarıyoruz. Enkazda hareketsiz kaldıkları için hayatta kalma süresi uzayabilir. Bilinç açık olduğu sürece umut var demektir. 30 ekip ve 800’e yakın gönüllümüzle sahadayız. ‘Bitti’ demeden devam ediyoruz.” (Seda TÜRKOĞLU)