Güncelleme Tarihi:
Çete kurarak İspanya ve Avrupa'ya uyuşturucu sevk eden Örfi Çetinkaya ile Cemal Nayır ve adamları ‘‘Matador Operasyonu’’ ile yakalandı. İki kaçakçının bazı kamu görevlileriyle ‘özel’ ilişkileri araştırılıyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nın 1998 Nisan ayında ‘çok gizli’ olarak başlattığı ‘Matador Operasyonu’ Batı'ya kurulan uyuşturucu köprüsünü ortaya çıkardı. Operasyonlarda elde edilen bilgiler, uyuşturucu çetesinin bazı kamu görevlileriyle ‘özel ilişkileri’ olduğu, bu sayede çete liderleri Örfi Çetinkaya ve Cemal Nayır hakkında işlem yapılmadığı ortaya çıktı.
MÜTHİŞ OPERASYON
Müthiş operasyonunun ilk perdesi, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, iki yıl önce İspanya ve Batı ülkelerine düzenli olarak uyuşturucu madde sevk eden bir çeteyi takibe almasıyla açıldı.
1998 yılı ortalarında İspanya ile kurulan diyalog sonucu Örfi Çetinkaya ve Cemal Nayır'ın başında bulunduğu bir organizasyonun batı ülkelerine ‘uyuşturucu köprüsü’ kurdukları saptandı. İkilinin, yurtdışına yaklaşık bir ton uyuşturucu madde kaçırdığı belirlendi. Operasyonun başarıyla tamamlanmasının ardından, Ankara Emniyeti şu açıklamayı yaptı:
‘‘Yaklaşık 1.5 sene süren çok gizli fiziki ve teknik takip faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Organizasyon lideri olan Örfi Çetinkaya ve sağ kolu Cemal Nayır'a zaman zaman haklarındaki tahkikatlarla ilgili bazı bilgilerin tespit edilen kişilerce ulaştırılmasına rağmen oluşturulan ekibin ve operasyon yöneticilerinin gösterdikleri azami duyarlılık, gizlilik ve profesyonellik sayesinde istenilen ve planlanan başarıya ulaşılmıştır.’’
Açıklamaya göre, uzun bir takibin ardından iki gün önce ‘Matador Operasyonu’na start verildi. Çetinkaya'nın Bahçeşehir'de saklandığı eve baskın yapıldı. Örfi Çetinkaya, Çinli bakıcısı Su Meng, imam nikahıyla yaşadığı Hediye Sekman, kasası ve kara paralarını akladığı kişi olarak bilinen dövizci Cemal Nayır ile birlikte yakalandı. Çok sayıda bilgisayar disketi, hesap defterleri ve çete liderlerine ait döviz bürolarının hesaplarına el konuldu. Polis, uyuşturucu çetesinin ilişki kurduğu kamu görevlilerini de yakın takibe aldı.
2 YILDIR PEŞLERİNDEYDİK
Ankara'dan gelen 12 kişilik özel bir ekiple, İstanbul polisinin ortak yaptığı operasyon Muğla ve Kütahya'ya kaydırıldı. Çetinkaya'nın suç ortakları Murat Atalay, Mahmut Atalay, Şahin Selim, Dursun İnal, Ayhan Taş, Sezer Taş, Hatice Özen, Ali İnal, Hüseyin İnal,Çemal'in kardeşi Bülent Mayır, Cemil Cömert, Ahmet Reha Yereşen, Yavuz Battal, Hilmi Barbaros ve Soner Talas da yakalandı. Sanıklar önce İstanbul'a daha sonra Ankara’ya gönderildi.
Operasyon üzerine İstanbul'a gelen Ankara DGM Savcısı Talat Şalk, ‘‘Tatilimi yarıda kesip geldim. Bu kişinin 2 yıldır peşindeydik. Delillerin büyük bir kısmı toplandı. Soruşturmayı Ankara yürütecek’’ diye konuştu.
Avrupa'yı eroine boğmuşlar
Ele geçirilen uyuşturucu şebekesinin bugüne kadar yaptıkları bilinen faaliyetleri şöyle:
21.04.1999 İspanya'da 442 kilo eroin, 75 kilo kokain, 28.540.000 İspanyol Pesetası ve 44.000 Fransız Frangı.
26.10.1999 İspanya'da 12.150.000 DM ve 13.000.000 Esqudo.
30.10.1999 Ankara'da 299.200 Gulden ve 50 DM.
03-05.11.1999 İspanya'da 201 kilo eroin ve 4.500.000 DM.
14.11.1999 İspanya'da 702.000 DM.
18.01.2000 İstanbul'da 1.001.000 DM ve 913.000 Gulden.
03.02.2000 Portekiz'de 132 kilo eroin.
28.02.2000 Hollanda'da 30 kilo eroin.
30.04.2000 İstanbul'da 80 kilo eroin.
08-09.2000 Hollanda'da 131 kilo eroin.
24.05.2000 Almanya'da 492.000 DM.
30.05-01.06.2000 Portekiz'de 54 kilo eroin, 1.000.000 DM ve 1 silah.
İkinci Susurluk mu
EMNİYET'in ‘‘Matador operasyonu’’ ile ilgili açıklamaları, olayın boyutlarının DYP milletvekili Sedat Bucak, polis müdürü Hüseyin Kocadağ ve Abdullah Çatlı'nın bindiği Mercedes'in kaza yapmasıyla ortaya çıkan Susurluk skandalı kadar ‘‘büyük olabileceği’’ yorumlarına yol açtı. İşte suç örgütü hakkında Emniyet'in, Susurluk'u hatırlatan bazı korkunç saptamaları:
Suç örgütü üyeleri toplumun her kesiminden kişilerle ve kamu görevlileri ile samimi ve menfaat amaçlı ilişkiler içindedir.
‘Güçlü ilişkileri’ nedeniyle yurtiçinde ve yurtdışında birçok uyuşturucu madde kaçakçılığı olayının failleri olmalarına rağmen haklarında hiç bir sağlıklı araştırma yapılmamıştır.
Yine, bu suçlarla ilgili yargılama amaçlı delil temin etmek için istinabe (davanın görüleceği mahkemeye gönderilmek üzere, başka yerde bulunan bir tanığın o ülkedeki mahkemede alınan ifadesi) talebinde de bulunulmamıştır.
Suçluları koruyan bu kalkanın kırılması için Emniyet iki yıl önce çok gizli bir operasyon başlatmıştır.
Elde edilen bilgiler sadece bir DGM savcısının koordinesi altında çok gizli bir şekilde depolanmıştır.
Buna rağmen, organizasyon lideri Örfi Çetinkaya ve sağ kolu Cemal Nayır'a haklarındaki tahkikatlarla ilgili bazı bilgiler ulaştırılmıştır.
Ancak oluşturulan ekibin gösterdikleri ‘‘azami duyarlılık, gizlilik ve profesyonellik’’ sayesinde operasyon başarıya ulaşılmıştır.