Uyuşturucu değil, satılan evin parası

FRANSA’da Paris Adliyesi 31 numaralı İstinaf Mahkemesi’nde görülen 18 sanıklı toplu PKK Davası’nın 2’nci gününde dosya içeriğine geçildi. Akşam geç saatlere kadar süren duruşmanın ilk 2 gününde terör örgütünün Avrupa’daki kasası Nedim Seven, Brüksel’deki önemli ismi Canan Kurtyılmaz, avukat Atilla Balıkçı, Hacı Karakoyun, Muhittin ve Nihat Aslan başta olmak üzere 16 sanık hazır bulunurken, Irak’ta olduğu dile getirilen Rıza Altun ile Ahmet Kaya Kültür Merkezi temsilcisi duruşmaya katılmadı. Sanıkları 15’e yakın avukat  savundu. Özellikle tutuklu sanık Nedim Seven salona girince duruşmayı izlemeye gelenlerin ayağa kalkarak selam vermeleri dikkat çekti.
Seven’le telefon görüşmeleri saptandı
Duruşmanın ilk 2 gününde davanın başlamasına neden olan ve bir döviz bürosunda 5, 10 ve 20’şer dolarlık küçük banknotlar halindeki 200 bin Dolar’ı Euro’ya çevirmek isterken yakalanan iki sanık dinlendi. Telefon dinlemelerinde de bu işlemle ilgili olarak 2 kişinin Nedim Seven ile telefonla bağlantıya geçtiğinin tespit edildiği vurgulandı. Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının ‘gözaltı süreleri ile gözaltında avukat bulundurma şartının’ yerine getirilmemesi nedeniyle bu işlemlerin iptali talebini reddederek duruşmaya başladı. Ardından tek tek sanıklara ilişkin suçlama ve delilleri okuyarak ifade aldı.
600 bin Euro’luk uyuşturucu parası
Ardından Mahkeme Başkanı, “Şubat 2007’de bir döviz bürosunda eroin ve kokain satışından elde edilen yüzbinlerce Euro’luk bir paranın 197 bin Euro ve 114 bin Euro’luk bir bölümü iki turda likide edilmeye çalışılırken tespit edildi, bu paraların Hollanda üzerinden yapılan uyuşturucu satışından elde edildiği, evlerde yapılan baskınlarda bu paraların bir bölümünün ele geçirildiği belirtiliyor” dedi. Hakim, “Sanıkların AB tarafından terörist olarak tanımlanan PKK üyesi oldukları, örgüte para toplamak için haraç toplayıp, uyuşturucu satmak gibi yasadışı yollara başvurdukları ve kara para akladıklarını, yakalanan iki kişinin Nedim Seven ile telefon görüşmelerinin tespit edildiğini” de ekleyerek ilk ifadelerini sordu.
‘Uyuşturucu değil, ev sattık’
Döviz bürosunda bozuk paralardan oluşan yüzbinlerce Euro ile yakalanan sanıklardan Muhittin Aslan, “Ben eroin falan satmadım. İstanbul’dan Hikmet Serdar adlı kişi beni aradı, İstanbul’daki evini Hollanda’da yaşayan birine sattığını, o parayı ismini ve adresini vereceği şahıstan alıp, kardeşine iletmemi söyledi. Bunun üzerine o parayı ev satış belgesiyle beraber aldım” dedi. Şükrü Kozludere ise kendisinin bir inşaat işçisi olduğunu, 1700 Euro aylıkla geçindiğini, bütün bu iddialarla bir ilgisi olmadığını dile getirdi. Mahkeme hakimi iki sanığa da sık sık, “Bu anlattıklarınız inanılır gibi değil. Para yüklü çanta senin evinde bulunmadı mı? Daha açık anlatın” uyarısında bulundu.
Seven: Dosya boş dava tamamen siyasi
İlk iki gün dinlenen sanıklar, davanın siyasi olduğunu belirterek iddiaları reddettiler. Canlı bölmeden duruşmayı izleyen tutuklu sanık Nedim Seven, “Bu dosya boş, bizi boşuna getirdiler. Bu gözaltılar politiktir” diye konuştu. Bu arada Paris Adliyesi’ne yakın Chatelet semtinde toplanan bir grup Kürt de mahkemeyi protesto etti.
Karar 6 Temmuz’da
Duruşmanın ikinci haftasında, 28 Haziran’dan itibaren, aralarında Akın Birdal’ın ve bazı Avrupa milletvekillerinin bulunduğu 6 kişi tanık olarak dinlenecek. Dava hakkındaki karar 6 Temmuz’da verilecek.