Güncelleme Tarihi:
Gürpınar Belediye Başkanı Veliddin Küçük ve Tüm Tüketicileri Koruma Derneği Başkanı Mehmet Barak bölgede heyelan var diyen herkesi ‘‘rantiyelikle’’ suçladı. Rantiye çetesi diye suçlanan bilim adamı ve mühendisler ise, ‘‘Uzman olmaya gerek yok, heyelan gözle görülüyor’’ diyor.
Büyükçekmece Gürpınar beldesi Belediye Başkanı Veliddin Küçük ve Tüm Tüketicileri Koruma Derneği Başkanı Mehmet Barak, mühendisleri ‘‘rantiye’’ diye suçladı.
Gürpınar Camlıköşk'te, dün yapı kooperatiflerinin de katıldığı bir basın toplantısı düzenleyen Küçük ve Barak, Gürpınar'ın ilçe olması için beşbin imza toplandığını da açıkladılar. Başkan Küçük, rantiye çetelerinin Gürpınar'da heyelan senaryoları ürettiklerini iddia etti:
‘‘Heyelan söylentilerini ucuza arazi kapatmak isteyenler çıkartıyor. Her yıl Gürpınar'ın kaydığı yönünde haberler çıkıyor. Doğrudur Gürpınar bir deprem bölgesi ama heyelan yalnızca 600 dönümlük iki bölgede var. 20 bin konutun olduğu Gürpınar'da belediye olarak 77 bina yıktık. Heyelanı engellemek elimizde, ama deprem Allah'tan!’’
Küçük, bilim adamlarının raporlarında bölgede inşaat yapılamayacağına ilişkin ibare bulunmadığını öne sürdü. Küçük, ‘‘Gürpınar'ın ve benim şaibeli olduğum, oğlumun polis dövdüğü söyleniyor. Eğer Gürpınar şaibeli bir yerse ilçe olması herkesin yararına olacaktır. Kaymakamın, emniyet müdürünün gelmesi denetleme açısından da iyi olacaktır’’ dedi.
Dernek Başkanı Barak ise, Gürpınar'ın altın değerinde olduğunu söyledi:
‘‘Küçük'e saldıranlar rantiye çetesi ya da yandaşlarıdır. Biz başkanımızı konut babası olarak görüyoruz. Kıyı şeridinde 50-100 metrelik alanda heyelan var diye kimse bölgeyi tümüyle heyelan ve deprem bölgesi ilan edemez. Burada ev ve arsaları olanlar uzaklaştırılmak istenmekte. Kamuoyunu gerçek dışı haberlerle aldatanlara karşı açtığımız savaşta ilk raundu biz kazandık. Şu anda Gürpınar'ın ilçe olması talebimizi, TBMM'ye verdik. Milletvetkili Zafer Güler de mücadelemize iştirak ediyor.’’
Mühendisler tepki gösterdi
‘‘Rantiye Çetesi’’ suçlamasına maruz kalanlardan biri geçmişte Gürpınar'daki heyelan tehlikesiyle ilgili haberde Hürriyet İstanbul'un görüşüne başvurduğu, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe.
Gökçe, ‘‘Mehmet Barak'ın söylediklerinin tersini söylemesi gerekirdi. Oradaki tüketicileri korumaya çalışan biziz. Gürpınar, Yakuplu ve Kavaklı'da heyelan tehlikesi var ama uygun teknikte yapılan inşaatla bu tehlikeyi aşmanın da yolu var. Ne yazık ki Gürpınar'daki yapılar heyelana teslim edilmiş görünüyor. Oda olarak inşaatları incelemeye hazırız. İnceleme yapalım ve sağlam raporu verelim.’’
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mutlu Öztürk ise, tehlikeyi şöyle anlattı:
‘‘İki göl arasında kalan bu kesim aktif bir heyelan alanı. Bölgede Beylikdüzü dahil bir kitle hareketi var. Kısmi heyelana karşı önlem almak mümkün ama bir kitle hareketi varsa çok daha ciddi bir araştırmanın jeoloji mühendisleri tarafından yapılması gerekir. Bunlar da öyle pahalıya çıkar ki, inşaat yapmamamayı tercih edersiniz. Bölge birçok profesörün doçentlik tezine konu olmuştur.’’
Zemin etüdü ve drenaj şart
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Doç. Dr. Turgut Öztaş ise şöyle diyor:
‘‘Olay, Avcılar sahillerinde başlayıp neredeyse Tekirdağ'a kadar varıyor. Özellikle kıyıda kütle hareketi sözkonusu. Ayrıca Kuzey Anadolu fay hattının uzantısı da bölgeden geçiyor. Bölgede hergün insanların hissetmediği birçok yer sarsıntısı meydana geliyor. Buna kontrolsüz kazılar ve binaların yükü eklenince heyelan için gerekli şartlar tamamlanıyor.’’
Gürpınar'da her inşaatın sondajlı zemin etüdünün yapılması gerektiğini söyleyen Öztaş şunları anlatıyor: ‘‘Yer koşullarına göre bina modeli belirlenmeli. Mesela Deve Bağırtan bölgesi (villalar var) literatüre geçmiş bir heyelan bölgesidir. Bize bir müracaat olmuştu. İnşaat temeli kazarken önlerine bir metre yüksekliğinde, üç metre genişliğinde yer altına doğru genişleyen bir çukur çıkıyor. Kireçtaşının olduğu bölge eriyebildiği için bu tip çukurlar olabiliyor. Temel kazısını yarım metre yukardan yapsalar farketmeyeceklerdi bile. Sondajlı etüd teklif ettik, mal sahibi kabul etmedi. Betonla doldurup 10 katlı binayı yaptılar ama çözüm değil.’’
Gürpınar neden heyelan bölgesi?
Gürpınar Büyük ve Küçükçekmece göllerinin arasında kalan bir bölge. Toprağının üst katmanında kil bulunuyor. Güngören formasyonu denen bu kilin yüksekliği birkaç on metre. Bunun altında eriyebilen kumlu çakıllı, ‘‘çukur çeşme formasyonu’’ denen bir katman var. Bu katmanın altında, Gürpınar formasyonu denen ve bilinen derinliği 300-400, tahmin edilen derinliği ise 900 metreyi bulan ikinci bir kil tabakası var. Kum-çakıl tabakası su tutuyor. Tamamen suya doyduğunda alttaki tabakayı da harekete geçiriyor. Kil bölgeleri taşıma gücü düşük bölgeler olduğu için aşırı yükte zemin taşıyamıyor ve komple hareket oluyor. Gürpınar kili, suyla temas etmezse son derece katı bir zemin. Bu nedenle inşaatlarda çevre drenajı gerekiyor.