Güncelleme Tarihi:
Ankara 1 No'lu DGM, Urfi Çetinkaya'nın da aralarında bulunduğu 9 kişinin yargılandığı davada, ''Sanıkların suça konu eroinleri ihraç ettikleri yerlerin belli olmaması nedeniyle, suç yerinin sanıkların yakalandıkları yer ve ikametgahlarındaki mahkeme olması gerektiğinden'' yetkisizlik kararı vererek, dosyayı nöbetçi İstanbul DGM'ye gönderdi.
Ankara 1 No'lu DGM'nin yetkisizlik kararında, Türkiye'den ihraç edildiği belirtilen uyuşturucuların, İspanya'da 1991 yılından 2000 yılına kadar ayrı ayrı tarihlerde ele geçirilmesi nedeniyle yapılan soruşturmalara bağlı olarak, kamu davası açıldığı bildirildi.
Urfi Çetinkaya'nın daimi ikamet adresinin ''Yeşilyurt Örgütlü Caddesi Pıtrak Sokak 8/5 Bakırköy/İstanbul'', sanık Cemal Nayır'ın ''Fuatpaşa Caddesi No:11/4 Bahçelievler/İstanbul'' ve diğer 7 sanığın da daimi ikamet adreslerinin İstanbul olduğunun anlaşıldığı ifade edilen kararda, ''Tüm dosya içeriğinde, yurtdışına gönderildiği belirtilen uyuşturucuların Türkiye'nin hangi gümrük kapısından ihraç edildiği hususunda bir delil elde edilememiştir'' denildi.
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (CMUK) 8. maddesinde, davaya bakma yetkisinin suçun işlendiği yerin mahkemesine ait olduğunun belirtildiği vurgulanan yetkisizlik kararında, CMUK'un 9. maddesinde ise suçun işlendiği yerin belli olmaması durumunda, sanığın yakalandığı yer, yakalanmamış ise ikametgahının bulunduğu mahkemenin yetkili olacağı hükmünün yer aldığı kaydedildi. Kararda, ''Sanık Türkiye'de ikamet etmediği takdirde ise yetkili mahkeme, yine sanığın Türkiye'de en son ikamet ettiği yer mahkemesidir'' denildi.
Kararda, CMUK'un 10. maddesinde belirtilen, ''yabancı memlekette işlenen ve Türkiye'de takibi gereken suçlarda'' da, CMUK'un 9. maddesinin uygulanacağının hükme bağlandığı ifade edildi.
İstanbul'da yakalandılar
''Sanıkların yurtdışına uyuşturucu madde ihraç etmek suçlarının niteliğine ve iddianamede olayların anlatış biçimine göre, suçu nerede işledikleri kesin olarak belli olmayan sanıkların, son defa İstanbul'da yakalandıklarının anlaşılması uyarınca, CMUK'un 9/1. maddesi hükmünce davaya bakma yetkisinin İstanbul DGM olduğu anlaşılmaktadır. Buna rağmen mahkememizde kamu davası açılmış olması nedeniyle, mahkememiz davanın esasına girmeden yetkisizlik kararı verilmesi yolunda kanıya varmıştır.''
Kararda, ''Sanıkların suça konu eroinleri ihraç ettikleri yerlerinbelli olmaması nedeniyle suç yerinin sanıkların yakalandıkları yer ve ikametgahlarındaki mahkeme olması gerektiğinden'' yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın nöbetçi İstanbul DGM'ye gönderilmesinin oybirliği ile kararlaştırıldığı bildirildi.
Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Talat Şalk tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Urfi Çetinkaya'nın ''Teşekkül oluşturmak suretiyle eroin imal ve ihraç ettiği anlaşıldığından'' Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''uyuşturucu madde ticareti'' başlıklı 403/1-2-6-7 maddelerinin 10 kez uygulanması suretiyle 225 yıldan 420 yıla kadar ağır hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İddianamede, sanık Cemal Nayır'ın da, aynı maddelerin 9 kez uygulanması suretiyle, 192 yıldan 384 yıla kadar ağır hapsi talep ediliyor.
TCK'nın ''aynı neviden muvakkat cezaların toplanması'' başlıklı 71. maddesinin, ''24 seneden aşağı olmamak üzere en az iki ağır hapis cezasına mahkumiyet halinde müebbet ağır hapis cezası tatbik olunur'' hükmü gereğince, sanıklar Çetinkaya ve Nayır'ın müebbet ağır hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.
Sanıklar Şahin Sekman, Ali İnal, Mahmut Atalay, Ayhan Taş, Ahmet Reha Yereşen, Bülent Nayır ve Hediye Sekman'ın da aynı maddelerin tatbik edilmesi suretiyle, 18'er yıldan 36'şar yıla kadar ağır hapisleri talep ediliyor
TEM döviz bürosu, TEM-MER Mermer Fbrikası ve TEM-MAR Denizciliğingemilerine el konulması, sanıkların cep telefonları ile bilgisayar disketleri, Nayır'ın para sayma makinası, TEM döviz bürosundan alınan 4 milyar 288 milyon 300 bin lira, 37 bin 901 ABD Doları 82 bin 635 Alman Markı, 2000 Belçika Frangı ve 100 Fransız Frangı'nın müsaderesi de isteniyor.