Güncelleme Tarihi:
Salı günü esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolan Sema Hunca'yı bulmak için Asayiş Şube Müdürlüğü özel bir ekip oluşturuldu.
Ayrıca bölgedeki kamera görüntülerine yoğunlaşıldı. Toplanan kamera görüntülerinde bir iz aranırken, Sema Hunca'nın cep telefonu Fatih Ormanları bölgesinden sinyal vermeye devam etti. Telefon sinyalinin geldiği ormanlık alanda arama yapan ekipler Sema Hunca'nın 34 SH 984 plakalı BMW X3 marka cipini yan yatmış halde, ormanın içerisinde buldu. Cip yoldan kayarak yaklaşık 5 metre aşağıya düşmüştü. Sema Hunca direksiyondaydı. Çarpmanın etkisiyle başına darbe almıştı ve hayatını kaybetmişti.
Olay yerine sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede Sema Hunca’nın hayatını kaybettiği belirlendi. Bir süre sonra Hunca’nın üvey oğlu ve yakınları da olay yerine geldi. Cumhuriyet savcısının yaptığı inceleme sonrası, Hunca’nın cansız bedeni cenaze aracına konularak Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.
Hunca’nın aracının uçtuğu yerden çıkarılması için de olay yerine vinç çağrıldı. Hunca’nın aracı vinç yardımıyla yaklaşık yarım saat süren çalışmaların ardından çıkarıldı.
"BUNU NASIL GÖREMEDİLER?"
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hunca ailesinin bahçıvanı İbrahim Atar, "Bunu nasıl göremediler? Terziye gittiğini biliyoruz. Terziden çıkmış. Eve gidiyorum demiş, terziye. Sonra haber alamadık. 3 gün oldu. Her yer arandı. Bu nasıl iş? Hep yalnız gidiyordu. Terzi ’Bana geldi, çıktı’ dedi. Otoparkçı ’Çıktı’ dedi buradan. Otoparkçıyı polisler sıkıştırınca söyledi. İlk söylemedi bize. Önce ’Gelmedi’ dedi. İnkar etti. Bu otoparkçının araştırılmasını istiyorum" diye konuştu.
Sema Hunca’nın üvey oğlu Tuncer Hunca ise "Babam hasta. Bilgisi olmaması daha iyi. Hissetmemesi daha iyi. Mekanı cennet olsun. Ben Emniyet değilim. Hiçbir şeyi yoktu" dedi.