Güncelleme Tarihi:
TÜRYAK Başkanı Mete Bora, Türkiye´de nüfusun 10 milyonunun 55 yaşın üzerinde olduğunu, yaşlıların `yaşayan değerler' olarak toplumdaki rolünü etkinleştirmeyi ve yaşlılığın önemini benimsetmeyi hedeflediklerini söyledi.
Yapı Kredi Plaza'da ödüllerin verilmesinden önce “Dün Bugün ve Yarın Yaşlılık' konulu konferans verildi. Türkiye İşçi Emeklileri Derneği Hukuk Müşaviri Cafer Turan Yazıcıoğlu, Türkiye nüfusunun hızla yaşlandığına dikkat çekerek, “Bireylerin farklılıklarını ve yaşlarını görmezsek nasıl eşit oluruz. Yaşlılığın hukuksal bir kavram olarak ortaya konulmasından yanayız” dedi.
Yaşlılık Konseyi Derneği (TÜRYAK) Başkanı Mete Bora da nüfusun 10 milyonunun 55 yaşın üzerinde olduğunu, yaşlıların yaşayan değerler olarak toplumdaki rolünü etkinleştirmeyi ve toplumun tüm çevrelerini bir araya getirecek bir sinerjiyle yaşlılığın önemini gerçekten benimsetmeyi hedeflediklerini söyledi.
Bertan Üsküdarlı ve Kent Fasıl Grubu´nun müzik dinletisinin ardından TÜRYAK tarafından üçüncüsü düzenlenen ödül törenine geçildi. İlki 2007 yılında gerçekleştirilen `Örnek Kıdemli Vatandaş' ödüllerini bu yıl Ali Şen, Dimitri Karayani, Erol Günaydın, İnan Kıraç, Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş, Suna Kan, Turgay Şeren ve Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen aldı.
Ödülünü İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Yalçıntaş'tan alan Ali Şen, değişime direnen yaşlıların mutsuz olduğunu belirterek, “Yaşlılık belgem elimde. `Daha çok gençsin' diyenlere göstereceğim” dedi. Erol Günaydın da “İçimde hep bir çocuk vardır. O çocuk daima dışarı çıkıyor. Benim mesleğimde emeklilik yok, rol var” diye konuştu. Erol Günaydın, Galatasaray Lisesi'nden arkadaşları Turgay Şeren ve İnan Kıraç ile bir araya gelmekten de mutluluk duyduğunu söyledi.
Yaşlılığı kabul etmeyenlerden olduğunu belirten İnan Kıraç ise “Sevginin olduğu yerde insan olmak zorundadır. Dünyayı güzel tutmalıyız” dedi. Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş ise ödüle layık görülmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Prof. Dr. Yalçıntaş, “Yaş, kelimesi Türkistan'da genç anlamında kullanılır” dedi.
Suna Kan ödülünü alırken 9 yaşından beri sahnelerde keman çaldığını ve konuşmanın kendisi için zor olacağını belirtti. Suna Kan “Bundan sonra kendime kıdemli yaşlı diyeceğim” dedi.
Ali Şen'in yardımı ile ödülünü almak üzere sahneye çıkan Turgay Şeren ise unutulmamasının kendisine verdiği mutluluğu dile getirerek, “Benim adım aslında Türkay'dır. Bu ismi bana Atatürk vermiş. Değiştirmeyi hiç düşünmedim” dedi. Turgay Şeren, doğum gününden bir gün önce kendisine verilen ödülün çok anlamlı olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ise ödülünü alırken yaptığı konuşmada gençliğinde yaşlı olmaya özendiğini ve bu nedenle bıyık bıraktığını hatırlatarak “O bıyık hala yüzümde” dedi.