Oluşturulma Tarihi: Nisan 08, 2009 10:44
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, bazı üniversiteleri, “çok büyüdükleri ve idareleri zorlaştığı için yeniden yapılandıracaklarını” bildirdi.
Bu konuda YÖK'te bir komisyon oluşturulduğunu belirten Özcan, özellikle öğrenci sayısı 40 binin üzerindeki üniversitelerin değerlendirileceğini belirtti.
YÖK Genel Kurulu toplantısında gündeme gelen “İstanbul, Marmara, Gazi, Selçuk ve Uludağ üniversiteleri ile nüfusu 40 bini geçen diğer bazı üniversitelerin bölünmesi” konusunda araştırma yapmak üzere oluşturulan komisyon, hangi üniversitenin kaça bölüneceği, isimlerinin aynı kalıp kalmayacağı gibi konular ile önerilerin dile getirildiği bir rapor hazırlayarak Genel Kurula sunacak. Konu üzerinde uzlaşma sağlanması halinde kanun teklifi hazırlanacak.
YÖK Başkanı Özcan, bazı üniversitelerin öğrenci nüfusu açısından çok büyüdüğünü, bu nedenle idarelerinin zorlaştığını belirterek, “Onları yeniden yapılandıralım istedik” dedi.
Bu konuda çalışma yapmak üzere YÖK bünyesinde bir komisyon kurulduğunu bildiren Özcan, komisyonun özellikle nüfusu 40 bini geçen üniversiteleri değerlendireceğini, hangi üniversiteyi uygun görürse bu konuda öneri getireceğini belirtti. Özcan, ilk aşamada 5 üniversiteyi düşündüklerini ifade ederek, “Bunlar kocaman üniversiteler. Öğrenci nüfusları fazla ve idare etmek çok zor oluyor. Ayrıca dağınıklar, şehrin her tarafına dağılmış durumdalar” diye konuştu.
“KENDİ BAŞLARINA BİR ÜNİVERSİTE OLACAKLAR”
Bölünecek üniversitelerin isimlerinin aynı kalıp kalmayacağı konusundaki soru üzerine Özcan, bu konudaki çalışmanın henüz tamamlanmadığına işaret ederek, şunları söyledi:
“Kendi başlarına bir üniversite olacaklar. Eskisi olduğu gibi kalacak. Ayrılana da yeni rektör seçilir, idari kademelerin hepsi olur. Yani yeniden teşkil edilecek. Yeni bir üniversite gibi düşünün. Mesela Paris'teki Sorbonne Üniversitesi-1, Sorbonne Üniversitesi-2 gibi Gazi-1, Gazi-2 de olabilir, başka isimler de verilebilir.”
Üniversitelerin görüşlerinin alınıp alınmayacağı sorusuna Özcan, “Bu üniversitelerin çoğu zaten kendileri istedi. Mesela Selçuk Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi bunu istedi” yanıtını verdi.
Özcan, çalışmanın “en kısa zamanda tamamlanacağını” kaydetti.
“KARŞIYIM”
YÖK Üyesi Prof. Dr. Fikret Şenses de YÖK Genel Kurulu'nda ilk etapta 5 üniversitenin bölünmesiyle ilgili çalışma başlatıldığını, ancak bölünme konusunda kesinleşmiş bir karar verilmediğini söyledi. Üniversitelerin bölünmesine karşı olduğunu ifade eden Şenses, Genel Kurul toplantısında bu konunun görüşülmesi sırasında da çekincelerini dile getirdiğini belirtti. Şenses, şöyle konuştu:
“Bu karar sadece öğrenci sayısına göre verilmez. ABD'de de bazı üniversitelerin öğrenci sayıları çok büyük ama tek bir yönetim altında tutuluyorlar. Tabii bu üniversitelerin, başında bu kadar genişlemelerine izin verilmemesi gerekirdi. Genişledikten sonra bölmek çok anlamlı bir şey değil. Öğrenciler var, mezunlar var, şehir var. Üniversitenin bölünmesi öyle çok kolay bir şey değil. Bütün bileşenlerine sorulması gereken bir şey.”
Öğrenci nüfusu 40 binin üzerindeki üniversitelerin bu kapsama girdiğine işaret eden Şenses, “Bu durumda bölünecek üniversiteler sadece 5 üniversite değil, başkaları da olabilir. Benim bu konuda çekincelerim var, şiddetle karşıyım” dedi.
“KENDİLERİ ARTIRDI”
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan da YÖK'ün bu konuda kendilerine bir bilgi iletmediğini söyledi. Ayhan, şunları kaydetti:
“Eski, klasik, köklü üniversitelerin kağıt üzerinde bölünmesi fevkalade hata olur. Hele Gazi Üniversitesi gibi fakülteleri iç içe geçmiş, birçok müşterek kullanım alanları olan bir üniversiteyi kağıt üzerinde bölmek fevkalade hatalı diye düşünüyorum. Kağıt üzerinde sadece sayılara bakmak suretiyle bir bölünme yapılırsa hem kurulacak, hem bölünen üniversite büyük zarar görür, verim alınamaz.
Türkiye'de üniversiteleşme oranının son derece düşük olduğuna inanlardanım. Ankara'da 4 devlet üniversitesi yeterli değildir, beşincisinin, altıncısının kurulması gerekir. Eğer Gazi Üniversitesinden bir üniversite kurma hazırlığı yapılması isteniyorsa, üniversitemiz buna hazırdır. Biz zaten Çubuk ilçesinde bir üniversite kurulması projesi başlattık.”
Üniversitelerinde ön lisans, lisans ve lisansüstünde yaklaşık 65 bin öğrenci ve 1800'ü aşkın öğretim elemanı bulunduğunu ifade eden Ayhan, “üniversitelerin öğrenci sayısı üzerinden bölünmesinin suni bir bölünme olacağını” söyledi. Ayhan “Bu suni bölme de Gazi Üniversitesi gibi Türkiye ve dünyada kendini kabul ettirmiş bir üniversitenin zayıflamasına, kurulacak üniversitenin de gelişme alanlarının sınırlandırılmasına yol açar. Ayrıca üniversitede öğrenci sayısının çok olması bizim tasarrufumuz değildi. YÖK geçen yıl kontenjanı artırdı, ardından af kanunu çıktı. Bu sebeple öğrenci sayıları tüm üniversitelerde arttı. Kendileri artırıp sonra da 'öğrenci sayınız çok fazla' demek mantıkla pek uyum göstermiyor” diye konuştu.