Güncelleme Tarihi:
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, kendisinin 2B arazisinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğunu iddia edip ispat edemeyenin, “şerefsiz” olduğunu savunarak, ”Papağan gibi aynı şeylerin tekrarlanmasıyla gensoru önergesi verilmez. Yoğun medya baskısı ve karalama kampanyasından dolayı Allah bana sabır versin” dedi.
Bakan Unakıtan'ın, AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Işık'ın ayağa kalkarak ve diğer AK Parti milletvekillerinin alkışlarıyla kürsüye gelmesi üzerine, CHP'liler “ayağa kalkın” diye bağırdı.
Sözlerine, “Alışkanlık oldu herhalde, ayda bir karşınıza çıkıyorum” diyerek başlayan Unakıtan, son 6 ay içinde kendisi hakkında 3 gensoru önergesi verildiğini, bunlardan 2'sinin ise son 1 ayda olduğunu anımsattı.
“Gensoru önergesinin suyunu çıkardınız, yüzünüze gözünüze bulaştırıyorsunuz” diyen Unakıtan, bugüne kadar bir bakan hakkında 3 gensoru önergesi verilmediğini söyledi.
“Gensoru önergesi ciddi konularda verilir, verildiğinde bakan yerinde duramaz” diyen Unakıtan, “Papağan gibi aynı şeylerin tekrarlanmasıyla gensoru önergesi verilmez ki...” dedi.
“MİLLETE 3 TRİLYONA MAL OLUYOR”
Bakan Unakıtan, iddiaların ciddi konular olmadığını, tutarsız ve karalamaya dönük olduğunu savunarak, ileri sürülen iddiaların son 1 ayın konusu olmadığını ifade etti. Unakıtan, “Niye ötekilerine koymadınız bu iddiaları da orada açıklayayım? Aklınız neredeydi sizin? Maksat, arka arkaya bir şeyler bulacaklar. (Yeter ki karalayalım) mantığı var ya... 3 yıl önce olmuş hadise, yeni olmuş gibi getiriliyor” diye konuştu.
CHP'lilerin, gensoru önergesini verme işini “kötü bir alışkanlığa” dönüştürdüklerini öne süren Unakıtan, “Şu gördüğünüz çatı, devamlı suretle sizin getirdiğiniz boş önergelerle mi uğraşacak_ TBMM'nin bir günlük çalışması, millete 3 trilyona mal oluyor” dedi.
CHP'li milletvekillerinin, Unakıtan'ın sözlerine karşılık vermesi üzerine araya giren TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, 75 dakika boyunca milletvekillerinin iddialarda bulunduğunu, şimdi de Unakıtan'ın bunlara yanıt vereceğini söyledi.
“3. ÖNERGEDE GÜLMEYE BAŞLADIM”
Kemal Unakıtan, 3. önerge geldiğinde gülmeye başladığını, milletin de güldüğünü kaydederek, “Birileri (CHP muhalefet yapamıyor) diyor. Bunun üzerine de CHP'liler panik içinde (Nasıl muhalefet yapalım, Bakan hakkında önerge verelim) diyor. Sizden rica ediyorum, 4. önergeyi de kısa zamanda bekliyorum” diye seslendi.
Unakıtan, 15 Şubat'taki gensoru önergesinin gündeme alınmasının reddedildiğini, ancak bunun ardından şahsı üzerinden, AK Parti aleyhinde “yoğun bir nifak, karalama kampanyası” başlatıldığını söyledi. Her gün yeni bir iddianın gündeme getirildiğini, “körler sağırlar, birbirini ağırlar” şeklinde, koro halinde aynı şarkılara devam edildiğini ifade eden Unakıtan, şöyle konuştu:
“Bu yoğun medya bombardımanının ardından, gensoru müessesesinin özüne uymayan biçimde, anamuhafelet partisinin temsilcisi tarafından gensoru önergesi getirilmiştir. Yoğun medya baskısı ve karalama kampanyasından dolayı Allah bana sabır versin, kimsenin de başına vermesin. Bu kadar yalan ve iftiralarla dolu, karalama kampanyasına maruz kalan, herhalde ender kişilerden birisiyim. Organize şekilde yürütülen karalama kampanyasını bir yerlerden hatırlıyoruz. Bu tür çabalar, Türkiye'nin eski siyaset anlayışının devamı. Bu siyaset anlayışına sahip olanlar, bu tür çabaların prim toplayacağını sanıyorlar.”
“BU KADAR BÜYÜK YALAN GÖRMEDİM”
Bakan Unakıtan, gündeme getirilen iddiaları, “yalan ve iftira” olarak değerlendirerek, “Allah'a şükürler olsun, bir bakan olarak, ne hesabını veremeyeceğim meselem vardır, ne de AK Parti Grubu bu kadar açık kampanyaya karşı prim verecek durumdadır” diye konuştu. “Sizinle uğraşacak halim mi var benim? Ama yine de açıklayayım” diyen Unakıtan, şöyle konuştu:
“Buraya gelip, çok büyük yalan söyleyen bir sözcü var. Benim 2B'deki arazimin, Başbakan'a ait olduğunu söyleme cüretini gösteriyor. Bu kadar büyük yalan, hayatımda görmedim. (Bunu iddia edip de ispat edemeyen, şerefsizdir) diyorum. Bunu iddia ediyorsan, gönlün yetiyorsa, göster belgesini; iddia edip ispat edemiyorsan, şerefsizsin.”
CHP milletvekillerinin, sıralara vurarak tepki göstermesi üzerine Unakıtan, eliyle boğazını gösterip “Buraya kadar getirdiniz” dedi. Yakut da araya girerek, Unakıtan'ı, “Sayın Bakan, sizi temiz bir dille konuşmaya davet ediyorum” diyerek uyardı.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, kızının teknik bilgi almak ve ürünlerini tanıtmak için Telsim ile görüştüğünü belirterek, “Kızımın bir şirkete aracılık ettiği çirkin ve yalan bir iddiadır. Bunu ispat edemeyen adi bir müfteridir” dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, CHP'nin hakkında verdiği gensoru önergesine ilişkin iddiaları yanıtlayan Unakıtan, Libananco Şirketi'nin açtığı davayı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın takip edeceğini, ancak Hazine avukatlarına itiraz etme hakkı verildiğini belirterek, “Bu yolsuzluk mu, usulsüzlük mü, kötü bir şey mi?” diye konuştu.
Eşine araç tahsisine değinen Unakıtan, diğer bakanlara olduğu gibi kendisine de İstanbul'a gittiğinde araç tahsis edildiğini belirterek, ”Oradaki programlarıma yürüyerek gidecek halim yok. Ben toplantıya giderken bir araç da eşimi eve bırakmış. Aslı astarı olmayan şeyleri getirip, koskoca Büyük Millet Meclisi'ni meşgul etmenin anlamı var mı?” diye sordu.
Kızıyla ilgili iddialara yanıt veren Unakıtan, kızının 14 Kasım'da değil, 5 Eylül'de teknik bilgi almak ve ürünlerini tanıtmak üzere randevu alarak Telsim'e gittiğini ve görüşme yaptığını anlattı.
CHP'lilerin “Ne işi var kızının orada” diye laf atması üzerine Unakıtan, “Kızımın bir şirkete aracılık ettiği çirkin ve yalan bir iddiadır. Öyle bir senaryo yaratılıyor ki kızım siyah bir BMW ile Telsim'e gitmiş ve 'Vadafone'cular geldi mi' diye sormuş, sonra yukarı çıkıp aracılık yapmış. Onun gittiğini iddia ediyor musunuz, etmiyor musunuz? Böyle bir çirkin, yalan iddia olamaz. Böyle edepsizce iddia olamaz. Bunu ispat edemeyen adi bir müfteridir. Gönlünüz yetiyorsa söyleyin” diye konuştu.
Birleşimi yöneten Başkanvekili Sadık Yakut, Unakıtan'ı kullandığı ifadeler yüzünden uyardı. Yakut'un “Sayın Bakan, ifadelerinizin kastını aştığını söyleyip özür dileyin” demesi üzerine Unakıtan, kelimelerini seçerek kullandığını belirterek, “Ben kimseye o lafları söylemedim. İddia edip ispat edemeyenlere söyledim. Kızım bir tane mal satmış mı, teklifi var mı gösterin. Oraya giden 150 adam var” dedi.
“YUMURTA DEĞİL, SANKİ UÇAK SATIYORLAR”
KDV indirimiyle çocuklarına menfaat sağladığı iddialarına değinen Unakıtan, KDV indirimini 2004 yılında sadece yumurtada değil, temel gıda ve kırtasiye ürünlerinde de yaptıklarını ifade etti.
“Eski defterleri karıştırıp duruyorlar, züğürt tüccar gibi...” diyen Unakıtan, hem yumurta hem de pastörize yumurtanın KDV'sini yüzde 8'e indirdiklerini, tekstildeki KDV indiriminin de kendi çocuklarıyla ilişkilendirildiğini kaydetti.
Unakıtan, “Babalarıyla ilgili bir şey bulamadılar, çocuklarıyla uğraşıyorlar. İki kutu yumurtayla Türkiye'nin gündemini bağladınız. Sanki çok büyük iş yapıyorlar. Bakın bakalım, bu mütevazı şirket Türkiye'nin ilk 100, 500, bin şirketi içinde mi? Yumurta değil, sanki uçak satıyorlar. Hata edip reklam vermişler, onu da kestik” diye konuştu.
“BENİ SUÇLARKEN GENEL BAŞKANINIZA BAKIN”
Lojmanda oturduğunu, ancak lojmanının bakanlığı döneminde yapılmadığını; kendisinden önce bakanlık yapan Zekeriya Temizel'in de lojmanda oturduğunu belirten Unakıtan, yasalar çerçevesinde ve kirasını ödeyerek lojmanı kullandığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a, “Bakanlığınız döneminizde size tahsis edilen lojmanda doktor olan oğlunuzu oturttunuz mu oturmadınız mı?” diye sordu. Unakıtan, kendisine tepki gösteren CHP'li milletvekillerine, “Beni suçlarken Genel Başkanınıza bakın bakalım. Bu kanuna da etiğe de aykırı. Bunu gazeteler yazınca apar topar çıkıyor lojmandan” diye konuştu.
Baykal'ın evinin bulunduğu Angora Evleri'nin fotoğrafını gösteren Unakıtan, kooperatif tasfiye olmadan da tapu alındığını, ancak Baykal'ın almadığını kaydederek, şöyle konuştu:
“Angora Evleri'nde kamuya ait yeri işgal ettiniz mi etmediniz mi? İşgal ettiğiniz yeri boşalttınız mı? Orayı boşaltmadınızsa gaspçısınız, gaspçı... Kaçak yaptığınız havuzu yıktınız mı yıkmadınız mı? Baykal'ın evine gidip tespit yapmayı, ben Maliye Bakanı olarak kendime yakıştırmam.
Gazi Erçel, bir gecede Türk Lirası'ndan dolara döndüğü için başına gelmedik iş kalmadı. Baykal parasını çevirdi mi, çevirmedi mi? Benim bildiğim servet beyanında kişi; kendisine, eşine ve çocuklarına ait varlıkları açıklar. Ama Olcay Hanım'ın üzerindeki servet açıklanmadı. Onun üzerinde mal var mı yok mu? Ben açıkladım, siz de açıklayın. Baykal'ın yasaklı döneminde avukatlıktan elde ettiği geliri beyan edip etmediğini kamuoyu merak ediyor.”
Unakıtan, CHP'nin, sık sık tepkilerini sıra kapaklarına vurarak gösterdiği konuşmasını, “4. gensoruyu tez zamanda bekliyorum” diyerek tamamladı.
“TERBİYESİZLİK YAPMA” TARTIŞMASI
Öte yandan, CHP İstanbul Milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu, Unakıtan'ın konuşmasında kendisine sataştığı gerekçesiyle söz istedi. Kürsüye gelirken AK Parti'li bir milletvekilinin kendisine laf atması üzerine Kumkumoğlu'nun “terbiyesizlik yapma” demesi, Genel Kurul'da tartışmalara yol açtı.
Başkanvekili Yakut, Kumkumoğlu'ndan sözlerini geri almasını istedi. Kumkumoğlu, sözlerini düzelterek konuşmaya başladı. Kumkumoğlu, “Unakıtan'ın 2B arazisini Başbakan için aldığı” iddiasının, önceki gensoru görüşmelerinde Anavatan Genel Başkanı Erkan Mumcu tarafından gündeme getirildiğini belirterek, “Eğer böyle bir iddia varsa muhatabı ben değilim. Önceki görüşmede gündeme getirendir” dedi.