Güncelleme Tarihi:
Üç yıldır yürürlükte olan ve birçok kez tadilat gören Trafik Yasası'ndan kimse memnun değil. Evladını trafik kazasında kaybeden babalar ve trafiğe duyarlı birkaç milletvekili ise meclis kapısında bekliyor. Ama trafik, en iyimser tahminle ekimde meclis gündemine girecek.
Kızı Selin'i Bağdat Caddesi'ndeki bir trafik kazasında kaybeden Boray Uras'ın yürüşüyü bitmek üzere. Çok yakında Ankara'ya varacak olan Uras'ı başkente yürüten neden ise Trafik Yasası. Daha doğrusu Yasa'nın alkollü araç kullanımı ve aşırı hızla ilgili hükümlerini düzenleyen ve hapis cezası öngören değişikliğin Meclis kapısında iki yıldır beklemesi. Meclis, bütün tepkilere rağmen Trafik Yasası'nda yapılması beklenen değişikliği en iyimser tahminle ekimden önce görüşmeye niyetli değil. Trafik, Meclis'in gündemine öncelikli yasalar arasında giremedi.
Ölümlü trafik kazalarının baş nedeni olarak gösterilen alkollü araç kullanmak ve aşırı hız konusundaki yasa değişikliği teklifini iki yıl önce DSP'li Hakan Tartan verdi. 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunu'n 4. Maddesi değiştirilerek trafik cezalarının ağırlaştırılmasını isteyen Tartan'ın öngördüğü değişiklik dört maddede toplanıyor. İlk madde alkollü olarak ölüm ya da yaralamaya neden olan sürücünün ağır hapis cezasıyla yargılanmasını ve cezanın paraya çevrilmemesini, ikinci madde, eğitime ağırlık verilmesini, üçüncüsü sürücü kursu denetimlerinin bir kurul tarafından yapılmasını, dördüncüsü ise fenni denetimlerin (araç muayenesinin) özel sektöre verilmesini ve devletin bundan gelir sağlamasını öngörüyor.
Peki, o günden bu yana trafik kazalarıyla hangi milletvekilleri ilgilendi? İlk milletvekili DSP'li Ahmet Tan oldu. Tartan'ın verdiği yasa teklifine destek veren ve trafik cezalarıyla ilgili bir dizi öneri sunan Tan'a kamuoyundan da geniş destek geldi. Trafikle ilgilenen bir diğeri DSP'li Bursa Milletvekili Ali Rahmi Beyreli'ydi. Beyreli, trafikle ilgili bir rapor hazırladı. Üçüncü DSP'li ise Anayasa Komisyonu Başkan Vekili Namık Kemal Atahan'dı. İçişleri Bakanı Sadettin Tantan tarafından cevaplanması için soru önergesi veren Atahan, karayolu taşımacılığını da masaya yatırdı. Bu arada trafikle ilgilenen tek ANAP'lı ise Aydın Ayaydın'dı. O da Meclis araştırması istedi.
Yasa yama tutmuyor
YÜRÜRLÜKTEKİ Trafik Yasası 1 Ocak 1997'de yürürlüğe girdi. Üç yıl içinde birçok noktasından tadilat gördü. Ancak kamuoyu varolan yasanın yetersizliği üzerine yıllardır tartışıyor. Yasa'nın özellikle alkollü araç kullanımı ve aşırı hızla ilgili hükümlerinde değişiklik yapılması isteniyor. Yasa'nın üç yılda katettiği yol ise şöyle:
Ocak 1997: 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası'nın bazı maddelerini değiştiren ve yeni hükümler getiren 4199 sayılı Trafik Yasası yürürlüğe girdi. Yasa kamuoyunda yetersiz bulunduğu için tartışma yarattı. Üstelik ilgili beş yönetmelik eksikti. Ama Yasa bu haliyle bile sürücüler üstünde şok etkisi yarattı. Çünkü alkollü araç kullanan sürücüye daha önce kesilen 440 bin lira para cezasını 7 milyon 200 bin liraya, 10 ceza puanını ise üç ay ehliyete el konmasına çevirmişti.
Şubat 1997: Çiçeği burnunda Trafik Yasası'nın getirdiği ağır para cezalarına rağmen, ilk bir ayda 31 bin 750 kaza meydana geldi. Yani kazalar bir önceki yıla göre yüzde 20 arttı. İlk bir ayda 281 kişi öldü, 6 bin 583 kişi yaralandı.
14 Nisan 1997: Trafik Yasası, kural ihlallerinde etkisini gösterdi. Alkollü araç kullanımı ve aşırı hızda önemli oranda azalma oldu.
2 Mayıs 1997: Fahri Trafik Müfettişliği yönetmeliği onaylanarak yürürlüğe girdi.
26 Mayıs 1997: Yasa'da ilk değişiklik yapıldı. Yenilikler şöyleydi: Ehliyetsiz araç kullanana üç aya kadar hapis cezası verilecek, ilkokul mezunları ehliyet alamayacak ve trafik polisinin yetmediği yerde duruma subay, astsubay ve uzman jandarma el koyabilecekti.
8 Haziran 1997: 10 yaşından küçük çocuklara ön koltukta oturma yasağı getirildi.
27 Şubat 1998: Trafik cezaları yeniden düzenlendi ve arttırıldı.
9 Mayıs 1998: Alkollü araç kullanımıyla ilgili bir değişiklik daha yapıldı. Son değişiklikte aşırı hız yaptığı için bir yıl içinde iki kez 100 puanı dolduran ve ehliyeti alınan sücürücülerin psikoteknik testten geçirilmesi öngörüldü.
Aralık 1998: Trafik Yasası'nda değişiklik yapmak üzere Meclis'e yeni bir tasarı sunuldu. Bu tasarının getirmek istediği değişiklikler şunlardı: Alkollüyken kaza yapan ve ölüme yol açan sanığa 4.5 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası verilmesi, birden fazla kişinin ölümüne neden olanın ise 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası alması. Ehliyetin iptali ve cezanın paraya çevrilmemesi (Bu yasa değişikliği hala Meclis gündeminde bekliyor).
Avrupalı’nın canı can
ABD ya da Avrupa'da alkollü araç kullanmak mangal gibi cüzdan istiyor. Üstelik sadece yaralama ya da zarar yoksa para cezası uygulanıyor. Aksi takdirde zaten sürücünün ehliyeti süresiz alınıyor ve ağır hapis cezasına çarptırılıyor. İşte birkaç örnek:
İNGİLTERE | 4 milyar 615 bin TL (Otomobilde çocuk varsa daha da artıyor) |
İSVİÇRE | 2 milyar 868 bin TL |
HOLLANDA | 2 milyar 528 bin TL |
NORVEÇ | Kaza yapanın maaşının 1.5 katı |
ABD | 100-5000 dolar arası (üçüncü kazada 150 bin dolar) |
TÜRKİYE | 34 milyon 800 bin TL |