Güncelleme Tarihi:
TÜBİTAK'ın düzenlediği Uluslararası Bilim ve Araştırma Günleri kapsamında Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi'nin (JRC) tanıtımı yapıldı.
Toplantının açılışında konuşan Devlet Bakanı Aydın, yeterli ve güvenilir bilgi altyapısına sahip olmadan, teknolojiyi kullanmayı küresel bir sorumluluk içinde ele almadan, sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel zorlukların üstesinden gelinemeyeceğini kaydetti.
TÜBİTAK'ın düzenlediği Uluslararası Bilim ve Araştırma Günleri gibi etkinlikleri önemsediklerini ve desteklediklerini, desteklemeye de devam edeceklerini ifade eden Aydın, bilim ve teknoloji için çok önemli bir yıl yaşandığını, TÜBİTAK'a proje başvurularının rekor düzeye yükseldiğini belirtti.
İlk kez kamu kuruluşlarının arge projelerine de destek verilmeye başlandığını, arge atılımı için ayırdıkları 416 milyon YTL ödeneğin 143 milyon YTL'sinin arge projelerine tahsis edildiğini, bunun 34.5 milyon YTL'sinin de üniversitelere ayrıldığını söyledi.
Bilim insanı yetiştirme, sayı ve niteliği artırmak amacıyla hükümetin ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın teşvik ve himayesiyle son 2 yılda önemli bir mesafe alındığını, bu konuya ciddi kaynaklar ayırmaya devam edeceklerini bildiren Aydın, TÜBİTAK'ın verdiği burs sayısının arttığını, ayrıca Türkiye'nin AB'nin 6. Çerçeve Programı'nda büyük bir ivme yakaladığını anlattı.
Aydın, Türkiye araştırma alanının Avrupa araştırma alanıyla bütünleştirici ve her iki taraf için büyük bir potansiyel içermesi nedeniyle bu programa büyük önem verdiklerini bildirdi. Bakan Aydın, ”Hedefimiz AB ve uluslararası bilim camiasıyla daha sıkı, daha organize ve daha verimli işbirlikleri kurarak kaliteli araştırma yapmak, üretmek ve birlikte yaşama çabasına, dünya barışına bilerek, isteyerek, severek ve ahlaki sorumluluk içinde düşünerek katılım sağlamak, katkı sağlamaktır” diye konuştu.
Bakan Aydın'ın konuşmasının ardından TÜBİTAK Başkan Vekili Prof. Dr. Nüket Yetiş'in oturum başkanlığı yaptığı panele geçildi.
Yetiş, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin ortak iş yapmayı daha da geliştireceğini, Türkiye'nin uluslararası alanda iş yapmada en büyük partnerinin AB olduğunu kaydetti.
Daha etkin bir araştırma altyapısı oluşturarak başta AB olmak üzere uluslararası bağlantıları güçlendirmek istediklerini anlatan Yetiş, Türkiye'de argeye ayrılan payı da AB standartlarına yükseltmeyi hedeflediklerini ifade etti.
AB GENEL SEKRETER VEKİLİ ACET'İN KONUŞMASI
Avrupa Birliği Genel Sekreter Vekili Ahmet Acet, bugüne kadar AB ile siyasi uyum ne kadar öncelikli olarak gündemde yer aldıysa, bundan sonra buna koşut olarak teknik ve sektörel alanlarda AB müktesebatına ulaşmanın o kadar ön planda yer alacağını söyledi. “Bu hedefe varmak için şimdiden heyecan duymaktayız” diyen Acet, hızlı değişim sürecinin odağında ulusal araştırma merkezlerinin bulunduğunu belirtti.
Araştırma ve teknolojik gelişmelerin dünya ekonomisindeki itici rolüne işaret eden Acet, özellikle üretim ve istihdama olumlu katkıların görüldüğünü, arge alanlarına yapılan yatırımın ekonomiye katkısının yadsınamayacağını, buna önem veren ülkelerin dünya ekonomisindeki sahip oldukları farklı konumun ortada olduğunu vurguladı.
Araştırma ve gelişmenin ulusal kalkınmanın stratejik araçlarından birisi olduğu düşüncesiyle bu alana ayrılan kaynağın artırılması için son dönemde önemli adımlar atıldığını, mevcut göstergelerin Türkiye'nin bu alandaki katma değerinin geliştiğini gösterdiğini belirten Acet, arge kaynaklarının KOBİ'lere yönelik hizmet edecek mahiyete kavuşturulması gerektiğini bildirdi.
Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecindeki öncelikleriyle örtüşen AB çerçeve programlarına özel önem verildiğini, bu alanda Türkiye'nin önemli bir ivme yakaladığını anlatan Acet, istenilen düzeye ulaşmak için herkesin yoğun çabasının gerektiğini dile getirdi. Acet, AB'nin politikalarının oluşturulması ve uygulanması ile AB Komisyonu'nun karar alma sürecine etkili olan JRC'nin çevre, sağlık, tarım gibi alanlardaki araştırmalarına Türkiye'nin de katılmasının önemine dikkati çekti.
TÜRKİYE'YE YARDIMA HAZIRIZ
JRC'nin Genel Müdür Vekili Roland Schenkel ise Türkiye'nin AB'ye başarılı bir şekilde katılımı için yardımcı olmak istediklerini belirtti.
Türkiye'ye destek ve tecrübelerini önerdiklerini ifade eden Schenkel, Türk araştırmacılarla birçok alanda ortak projeler yürütüldüğünü, kurumlarında şu anda 10 Türk araştırmacının çalıştığını, işbirliği yapılarak Türkiye'nin AB araştırma alanına katılımının sağlanabileceğini kaydetti. Schenkel, daha sonra JRC'nin çalışmaları hakkında bir tanıtım yaptı.
DENEMEÇ'İN KONUŞMASI
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, AB'nin arge dışındaki birçok konuda başarılı olamadığını, nüfus yapısı, kalkınma hızı ve rekabet gücünde sorunlar bulunduğunu, Türkiye'nin bu konularda bir sıkıntısı bulunmadığını ifade etti. Üretilen ürünlerin üzerine yüksek katma değer koyabilmenin önemine işaret eden Denemeç, bunun için teknoloji ve arge yapmak gerektiğini vurguladı.
Türkiye'nin argeye son dönemde önemli kaynak ayırdığını, 2010 yılında bu payın yüzde 2'ler düzeyine ulaşmasını hedeflediklerini anlatan Denemeç, Türkiye'nin bu alanda sağlayacağı başarıyla daha ileriye gidebileceğini belirtti.
AB Türkiye Delegasyonu Holger Schroeder de Kasım ayında yayınlanacak ilerleme raporunda Türkiye'nin bilim ve araştırma alanında elde ettiği başarılı sonuçlara değinileceğini bildirdi.
BASIN TOPLANTISI
Panelin ardından TÜBİTAK Başkan Vekili Prof. Dr. Yetiş ile JRC'nin Genel Müdür Vekili Schenkel ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'deki bilim ve araştırma topluluğuna destek vermekten mutluluk duyacaklarını ifade eden Schenkel, tarama sürecinde Türkiye'ye bilim ve teknoloji konularında yardım edeceklerini belirtti.
Schenkel, bu konuda atölye çalışmaları yapacaklarını, Türkiye'den uzmanların laboratuvarlarında eğitim görmelerini sağlayacaklarını, çerçeve programlarıyla oluşturulan ağlara katılım ve eğitim konularında destek olacaklarını ifade etti.
Schenkel, müzakerelerde bilim ve araştırma alanında hangi sorunların ortaya çıkabileceğine ilişkin soru üzerine, bunun için henüz erken olduğunu, taramanın ardından, bir yıl sonra hangi konularda daha fazla çaba sarf edilmesinin gerektiğinin ortaya çıkacağını kaydetti.
Yetiş ise tarama sürecinde zorluklarla karşılaşılacağını düşünmediklerini, Türkiye'nin zaten AB'nin çerçeve programlarına katıldığını, ayrıca müktesebat anlamında fazla düzenleme olmadığını belirtti.