Ulucanlar sanıklarına 'cep' fırçası

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde (Ulucanlar Cezaevi) 26 Eylül 1999'da gerçekleÅŸen, 10 kiÅŸinin öldüğü olayların ardından, aralarında 1 yarbay, 1 binbaşı ve 2 yüzbaşının da bulunduÄŸu 161 jandarma görevlisi hakkında açılan davaya devam edildi.Â

MAHKEME BAÅžKANINDAN SANIKLARA AZAR
  Â
Sanıkların savunma yaptıkları sırada, Karaaslan'ın cep telefonu çaldı. Bunun üzerine, Mahkeme BaÅŸkanı Berber,"Lütfen telefonlarınızı kapatın. Telefonun nerede kullanılacağını bilmeniz lazım" diyerek sanıkları azarladı.Â

SANIKLAR DÄ°NLENDÄ°

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruÅŸmasına, 9 sanık ile bir müşteki, bir maÄŸdur ve avukatları katıldı.Â
Mahkeme BaÅŸkanı Mehmet Berber, sanıkların savunma yapacaklarını söylemesi üzerine tek tek söz vererek, ifadelerini aldı.Â
Etimesgut Ä°lçe Jandarma Komutanlığı'na baÄŸlı Merkez Karakol Komutanı olduÄŸunu ifade eden Nuh Karaaslan, cezaevine operasyon düzenlenmeden önce kendilerine harekat emri verildiÄŸini söyledi. Karaaslan, bu emir doÄŸrultusunda operasyonu gerçekleÅŸtirdiklerini belirtti.Â
Kıdemli ÃœstçavuÅŸ Ceylani Ãœnal, operasyon gecesi emrindeki askerlerle, 5. koÄŸuÅŸa girecek birliklere koÄŸuÅŸun yolunu gösterme görevini üstlendiÄŸini ifade etti.Â
Savunmalarını yapan diÄŸer sanıklar da, kendilerine verilen emir doÄŸrultusunda operasyona katıldıklarını, silah kullanmadıklarını belirttiler.Â
  Â
MaÄŸdur Filiz Uzal da, olayın olduÄŸu 26 Eylül 1999 gecesi tutuklu olarak Ulucanlar Cezaevi'nde olduÄŸunu söyledi. Sabah saat 04.00'da güvenlik kuvvetlerinin ateÅŸ ederek ve gaz bombaları atarak koÄŸuÅŸlarına girdiÄŸini öne süren Uzal, koÄŸuÅŸlardan çıkarıldıklarını ve iÅŸkencelere maruz kaldıklarını savundu. Sanık Ãœnal'ın, kendisine iÅŸkence yapanlardan olduÄŸunu iddia eden Uzal, sanıklardan ÅŸikayetçi olduÄŸunu ifade etti.Â
Müdahil avukatlarından Zeki Rüzgar'ın talebi üzerine BaÅŸkan Berber, sanıklara cezaevine hangi silahlarla girdiklerini sordu. Cop, kalkan ve robocop donanımıyla içeri girdiklerini ifade eden sanıklar, cezaevi dışında bekleyen ekipte ise uzun namlulu silah bulunduÄŸunu kaydettiler.Â
  Â
'KENDÄ° ARKADAÅžLARI VURDU'
  Â
   Sanıkların operasyon sırasında silah ve gaz bombası kullanmadıklarını ifade etmelerinin ardından söz alan Cemal DoÄŸan,  ölenler içinde teslim olmak isteyenler bulunduÄŸunu, ancak bu kiÅŸilerin kendi arkadaÅŸları tarafından vurulduÄŸunu söyledi. Sanıklardan Atilla GüçlüoÄŸlu da teslim olmak isteyen iki kiÅŸinin arkadaÅŸları tarafından vurulduÄŸunu ifade etti.Â
  Â
MÜŞTEKİLER, DİNLENDİ
  Â
Bu arada, Sincan F Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki müştekiler Mehmet Kansu Keskinkan, Nihat Konak, Ä°lhan Emrah, Ä°lhan Özgür Bahar, Gürkan Hizmay, Özgür Saltık ve Emrullah ÅžimÅŸek, duruÅŸmaya getirildi.Â
Duruşmada iddiaları sorulan müştekiler, cezaevinde olayın nasıl başladığını ve neler yaşandığını dile getirerek, olay günü uzun namlulu silahlarla ateş edildiğini, gaz bombası kullandığını, üzerlerine su ve köpük sıkıldığını ileri sürdüler. Müştekiler, şikayetçi olduklarını söyledi.
BaÅŸkan Berber, Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde meydana gelen olayla ilgili tutuklu ve hükümlüler hakkında Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden dava ile bu dava arasında baÄŸlantı olması, birisine verilecek kararın diÄŸerini etkileme durumu olmasından, 5. Ağır Ceza Mahkemesi dosyası üzerinde birleÅŸtirilme kararı verilmesi konusunda bu mahkemeden mukavemet istenmesine karar verildiÄŸini bildirdi. Berber, sanıklar ile maÄŸdurların adreslerinin tespiti, savunma ve ÅŸikayetlerinin alınması için yazılan talimat cevaplarının beklenmesine ve dosyadaki eksikliklerin tamamlanmasına karar vererek, duruÅŸmayı erteledi.Â
Ä°ddianamede, 161 jandarma görevlisinin, 'Kanunun bir hükmünü veya yetkili merciden verilip infazı vazifeden zaruri olan bir emri ifa suretiyle ölüme ve yaralamaya sebebiyet verdikleri' ifade edilerek, Türk Ceza Kanunu'nun kanunu veya emri icra-meÅŸru müdafaa, zaruret hali' baÅŸlıklı 49/1. maddesinin uygulaması isteniyor. Bu maddenin 1. fıkrası, 'Kanunun bir hükmünü veya salahiyettar bir merciden verilip infazı vazifeten zaruri olan bir emri icra suretiyle, iÅŸlenilen fiillerden dolayı faile ceza verilemez' hükmünü içeriyor.Â