Ulucanlar Davası'na devam edildi

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde (Ulucanlar Cezaevi) 26 Eylül 1999'da gerçekleşen ve 10 tutuklu ve hükümlünün öldüğü olaylarla ilgili olarak, aralarında yarbay, binbaşı ve yüzbaşı rütbelerindeki subayların da bulunduğu 161 jandarma görevlisinin yargılanmasına devam edildi.

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü ikinci duruşmasına, Ankara İl Jandarma Alay Komutanlığı'nda görevli Yarbay Ali Öz ve Binbaşı Zahit Engin, Çankaya İlçe Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Muhittin Ateş, Jandarma Okullar Komutanlığı'nda görevli Yüzbaşı Nevfel Denizyılmaz'ın da aralarında bulundu 32 jandarma evlisi ile müdahil avukatları katıldı. Duruşmaya sivil olarak katılan jandarmada görevli olan sanıklar ile müdahil avukatları arasında çevik kuvvet polislerince güvenlik çemberi oluşturuldu.

YARBAY ÖZ'ÜN SAVUNMASI

Kimlik tespitleri ve iddianamenin okunmasının ardından savunmasını yapan Yarbay Ali Öz, cumhuriyet savcılığının 25 Eylül 1999 tarihli talebi üzerine, 26 Eylül 1999 sabahı cezaevinde arama yaptıklarını ifade ederek, mahkumların direnişi karşısında jandarma erine zimmetli uzun namlulu silahı alarak ''uyarı ateşi'' yaptığını söyledi. Öz, hazırlık soruşturması sırasında verdiği ifadeyi tekrarladığını kaydetti.

Binbaşı Zahit Engin, mahkumların devlete karşı 'isyan' halinde olduklarını, bazı koğuşları 'işgal ettiklerini' ifade ederek, cezaevinde huzur ve sükunu sağlamak amacıyla operasyon yapıldığını kaydetti. Mahkumların, tüpleri silah olarak kullandığını, direnişle karşılaştıklarını ve kendilerine içerden ateş edildiğini belirten Engin, uyarı amacıyla silah kullandığını söyledi.

Yüzbaşı Muhittin Ateş, cezaevinde kimyasal silah kullanılmadığını,sadece göz yaşartıcı bomba atıldığını kaydetti. Ateş, silah kullanmadığını ifade etti.

Duruşmada savunma yapan diğer sanıklar da hazırlık soruşturması sırasında verdikleri ifadeleri tekrarladıklarını belirterek, operasyon sırasında görevleri nedeniyle silah kullanmadıklarını kaydettiler. Sanıklar, operasyonun cezaevinde huzur ve sükunu sağlamak amacıyla yapıldığını savundular.

ERTELEME KARARI

Mahkeme Başkanı Mehmet Berber, Ankara dışında görev yapan sanıkların savunmalarının alınması için bulundukları yer ağır ceza mahkemelerine talimat yazılmasına karar verildiğini bildirdi.

Berber, olay sırasında Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde olan ancak daha sonra değişik cezaevlerine nakledilen ve F tipi cezaevleri protesto etmek amacıyla başlatılan ölüm oruçları sırasında ölen Hatice Yürekli, Fatma Hülya Tümgan ve Caffer Tayyar Bektaş'ın da aralarında bulunduğu şikayetçi ve mağdurların iddia ve delillerinin alınması amacıyla bulundukları yerlere talimat yazılmasına karar verildiği bildirdi.

Berber, dosyadaki diğer eksikliklerin tamamlanmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

İddianamede, 161 jandarma görevlisinin, ''Kanunun bir hükmünü veya yetkili merciden verilip infazı vazifeden zaruri olan bir emri ifa suretiyle ölüme ve yaralamaya sebebiyet verdikleri'' bildirilerek, haklarında Türk Ceza Kanunu'nun ''kanunu veya emri icra-meşru müdafaa,zaruret hali'' başlıklı 49/1. maddesinin uygulanması isteniyor. Bu madde de, ''Kanunun bir hükmünü veya salahiyettar bir merciden verilip infazı vazifeten zaruri olan bir emri icra suretiyle, işlenilen fiillerden dolayı faile ceza verilemez'' hükmünü içeriyor. (aa)