Güncelleme Tarihi:
Hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanan Deniz A.’nın Emniyet’te kendisine fotoğrafı gösterilen teröristleri teşhis ederek, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesi olayına değindiği belirlendi.
Teröristin verdiği bilgiler doğrultusunda hazırlanan teşhis tutanağı, kendisi hakkında açılan dava dosyasına da eklendi. Deniz A., fotoğrafı gösterilen ‘Hakkı’ kod adlı Uğur Yakışır ile ‘Bahoz’ kod adlı Mahsum Gürkan'ın, 28 Kasım 2015’te polis memurları Ahmet Çiftaslan ve Cengiz Erdur'u şehit ettikten sonra basın açıklamasının yapıldığı sokağa kaçan teröristler olduğunu söyledi. Olayın yaşandığı gün farklı bir mevzide nöbet tuttuğu sırada ‘Şenda’ kod isimli teröristin telsizle, kendisini kamera alarak Dört Ayaklı Minare'nin bulunduğu sokağa çağırdığını anlatan Deniz A., iki terörist ile ‘Şenda’ kod isimli teröristin bulunduğu mevziye gittiğini belirtti.
KAMERAYA ALDIM
Deniz A., ifadesinde şu iddialarda bulundu: "Şenda bana Dört Ayaklı Minare'nin önünde bulunan grubu videoya almamı istedi. Bu görüntüleri Lice kırsalında bulunan terör örgütünün kampına göndereceklerini söyledi. Ben de kamerayı istemi doğrultusunda açarak bir süre görüntü aldım. Görüntü almaya devam ettiğim sırada sokağın başında koşarak 'Hakkı' ve 'Bahoz' kod adlı Yakışır ve Gürkan'ın Elçi'nin bulunduğu yöne doğru ateş ederek geldiklerini gördüm. Tam bu esnada Elçi'nin yere düştüğünü gördüm. Bu teröristler orada bulunan güvenlik güçlerini geçtikten sonra bizim bulunduğumuz mevziye girdiler. Bu teröristlerin mevzide savunmalarını 'Şenda'nın talimatıyla kamerayla aldım."
ÖLDÜRMEK İÇİN GİTTİLER
Elçi'nin öldürülmesinin terör örgütü tarafından provoke amaçlı planlanmış bir eylem olduğunu ileri süren Deniz A, ‘Şenda’ kod isimli teröristin kendisine "Bu eylem polisler tarafından yapılmış olarak bilinecek" dediğini aktardı. Teröristler Yakışır ve Gürkan'ın Elçi'yi öldürmek için bölgeye gittiğini öne süren Deniz A, ifadesinde şu iddialara yer verdi: "Bu örgüt mensupları sonradan polisler tarafından fark edilmeleri üzerine ateş ederek kaçıp Elçi'nin bulunduğu sokağa girerek eylemi gerçekleştirmişler. Ben olaya ilişkin görüntüleri 'Şenda' kod isimli örgüt mensubuna verdim. O da görüntüleri bilgisayar ile canlı görüşme yaptığı bir örgüt mensubuna internet üzerinden gönderdi. Ben görüntüleri birçok kez izledim. Elçi'nin 'Hakkı' kod adlı Yakışır tarafından vurulduğunu hem gözlerimle gördüm hem de olaya ilişkin aldığım kamera görüntülerinden izledim."