Güncelleme Tarihi:
UGSAD'dan yapılan yazılı açıklamaya göre mektupta, yasa girişiminin, insan haklarına, demokrasiye ve hukuk anlayışına son derece aykırı olduğu belirtildi. Bir ülke parlamentosunun başka bir ülkeyi ilgilendiren konularda tek taraflı değerlendirme yaparak karar almasının rencide edici olduğu ifade edilen açıklamada, Türk-Fransız dostluğuna gölge düşürecek böyle bir yasal düzenlemenin, tarihsel gerçeklerle hiçbir ilgisinin bulunmadığı kaydedildi.
Mektupta, şu görüşlere yer verildi:
“Batılı kaynakların belgelerine dayalı olarak yapılan bilimsel çalışmalarda da Ermeni iddialarının geçersizliği tamamen ortaya konulmuştur. Zaten 1914 öncesi var olanlar ile 1. Dünya Savaşı sonrasında mevcut Ermenilerin sayılarının karşılaştırılması bile 1 milyon 500 bin Ermeni'nin öldürüldüğü iddialarının tutarsızlığını açıklıkla ortaya koymaya yetmektedir.
Türkiye'nin tarihin irdelenmesine, bütün belgelerin ortaya konmasına, hatta sadece Türk ve Ermeni değil, hangi ülkenin arşivinde belge varsa o ülkenin arşivinin de araştırma, inceleme yapılmasını öteden beri savunmasına rağmen, Ermenistan'ın bundan sürekli kaçındığı gerçeği uluslararası kamuoyu tarafından bilinmektedir. Nitekim TBMM, yakın zamanda Türkiye ve Ermenistan'ın kendi tarihçilerinden oluşacak bir ortak komisyon kurarak araştırma yapılmasını ve sonuçlarının bütün dünyaya açıklanmasını Ermenistan'a önermiş, ancak yine olumlu cevap alamamıştır.”
Mektupta, Türkiye'nin yapmadığı, yaşatmadığı sözde Ermeni soykırımını hiçbir zaman tanımasının mümkün olmadığı ifade edilerek, tarihi gerçeklerin, yasalarla değiştirilemeyeceği vurgulandı.
Mektupta, “Bazı Fransız milletvekillerince verilen ve ifade özgürlüğünü doğrudan ortadan kaldıran bu yasa teklifinin kabul edilmeyeceğine ilişkin inancımızı korumak istiyoruz. Kabulü halinde, Türk-Fransız ilişkilerinin derinden etkileneceği, onarılmaz yaraların açılacağı çok açıktır” denildi.