Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2001 00:00
ÜÇÜNCÃœ MÄ°LENYUMUN EŞİĞİNDEHEMŞİRELÄ°K MESLEĞİ Hani hastane duvarlarındaki resimlerde size 'sus' iÅŸareti yapan kızlar var ya. Türk filmlerinde kör olan jön aÄŸabeylerimizi bir an bile olsun terketmeyen iyi yürekli melekler. Beyaz elbiseli, doktorların yanında duran; hep iÄŸne yapabilir, kan alabilir diye korktuklarınız. Ä°ÅŸte bu hafta onların haftası. Biz de 'hemÅŸirelik haftası'nı fırsat bilip bu yazımızı birlikte hizmet verdiÄŸimiz iÅŸ arkadaÅŸlarımıza ayırmak istiyoruz. Tüm dünya dillerinde her zaman kötü gün dostu olarak yakın hissedilip, 'kardeÅŸ' (hemÅŸire, sister, schwester) olarak isimlendirilen hemÅŸireliÄŸin, uzun zaman önce profesyonel bir mesleÄŸe dönüştüğünün kamuoyunda pek bilinmediÄŸini düşünüyoruz biraz. SaÄŸlık hizmetlerinin modernleÅŸmesi ve dünya standartlarını yakalamasının, sadece geliÅŸmiÅŸ teknolojilerle deÄŸil topyekün eÄŸitilmiÅŸ saÄŸlık personeliyle gerçekleÅŸebileceÄŸini vurgulamak istiyoruz belki. Çünkü yeni konseptlerde artık hemÅŸirelik bir saÄŸlık disiplini ve ekip çalışması olarak tarif ediliyor. Bireyin, ailenin ve toplumun saÄŸlığını ve esenliÄŸini koruma, geliÅŸtirme ve hastalık halinde iyileÅŸtirme amacına yönelik hizmetlerin planlanması, örgütlenmesi, uygulanması, deÄŸerlendirilmesi ve bu hizmetleri yerine getirecek kiÅŸilerin eÄŸitiminden sorumlu, bilim ve sanattan oluÅŸan bir saÄŸlık disiplini.Bu noktaya nasıl gelindiÄŸini anlamak için yine kısa tarihçeyle baÅŸlayalım dilerseniz. Bütün dünyada modern hemÅŸireliÄŸin kurucusu olarak anılan Florence Nightingale, modern hemÅŸireliÄŸin temelini 1846 yılında ülkemiz topraklarında atmış, çoÄŸumuzun bildiÄŸi gibi. Tarihi kayıtlarda Miss Nightingale, deneyimlerinden yola çıkarak kendini eÄŸiten, savaÅŸ tıbbındaki ilerlemelere katkılarda bulunmuÅŸ, tıp istatistikleri konusunda ilk kayıtları kaleme alan ve ilk hemÅŸire okullarından birini kurmuÅŸ aristokrat bir öncü olarak betimleniyor. Biraz destansı bir üslupla olsa da... Resmi kayıtlara bakarsak..1872 yılında Amerika'da Louisa Schyler baÅŸkanlığındaki bir ekip hastanelerde iyi eÄŸitim görmüş hemÅŸireler olmadan hasta bakımının imkansız olduÄŸunu iddia ederek New York'da Hasta Yardım DerneÄŸini oluÅŸturuyor ve hemÅŸire yetiÅŸtirmeye baÅŸlıyor. 1873'de bu grup 23 bin Dolar fon bularak tüm muhalefete raÄŸmen Bellevue HemÅŸire Okulunu kuruyor. Amerika'da düzenli hemÅŸire eÄŸitimi, 1893 yılında yaygınlaÅŸmış. 1900 yılında da Amerikan hemÅŸireleri ilk dergilerini yayınlamaya baÅŸlamışlar. Türkler ilk gazetelerini okurken.20. yüzyıl baÅŸlarında mezunlar daha çok özel kliniklerde hasta bakımını üstlenmekte. Zaten peÅŸisıra gelen 1930 ekonomik krizi saÄŸlık alanını da vurmuÅŸ. HemÅŸireler iÅŸ bulamamaya baÅŸlamış. Bir çok okul kapanmış. O zaman IMF de yok tabii.1940 baÅŸlarında Ä°kinci Dünya Savaşı ile hemÅŸirelik yeniden popüler hale gelmiÅŸ. Roosvelt bir kanun çıkararak hemÅŸireler için zorunlu ordu hizmeti getirmiÅŸ. Tüm Amerika'daki hemÅŸirelerin % 31 i savaÅŸta görev almış. Böylece savaÅŸ filmlerinin deÄŸiÅŸmez öğelerinden olmuÅŸlar elbette. SavaÅŸ sonrası 'baby boom' çağında bu kez çocukların saÄŸlığı için hemÅŸirelerin devreye girdiÄŸini görüyoruz. Aşı ve koruyucu saÄŸlık hizmetlerinde yer almışlar. 1954 yılında çocuk felci için sadece Amerika'da 2 milyon çocuÄŸa aşı yapılmış.60'lı yıllardaki genel geçer politikalara paralel olarak hemÅŸireler de politize olmaya baÅŸlamışlar. 1966 Mayısında New York kentindeki hemÅŸirelerin yarısı kötü çalışma koÅŸulları ve maaÅŸları protesto etmek için yürümüşler. 70'lerde örgütlenme hareketi tamamlanmış. Amerikan HemÅŸire Dergisi bir çeÅŸit strateji belirleyen merci olarak tüm ülke hemÅŸirelerini bilinçlendirip yeni hakların tanınmasını baÅŸarmış. 1980'ler hemÅŸireliÄŸin dünyada profesyonel bir meslek haline geldiÄŸi yıllar. Ãœniversite eÄŸitimi iyiden iyiye ÅŸekillenmiÅŸ ve yaygınlaÅŸmış. 1990 sonrası ise uzmanlaÅŸma baÅŸlamış.Avrupa'daki hemÅŸirelik de Amerika'dakine paralel geliÅŸmiÅŸ. Ä°ngilizler hareketlere öncü olmuÅŸlar. Gelelim ülkemize..Türkiye'de hemÅŸirelik mesleÄŸinin doÄŸuÅŸu Birinci Dünya Savaşı öncesinde, 1912 Trablusgarp ve Balkan savaÅŸlarında yaralanan askerlerin bakımı için duyulan gereksinimle olmuÅŸ. Olumsuz sosyal etkiler Türk kadınının çalışmasına engel olduÄŸundan, hemÅŸirelik mesleÄŸi ülkemizde maalesef geç geliÅŸen mesleklerden.Kızılhaç'ın Washington kongresine katılan Dr. Besim Ömer PaÅŸa ve Dr. Nihat ReÅŸat Belger, hemÅŸireliÄŸin bir meslek olduÄŸunu, branÅŸlara da ayrıldığını gözlemiÅŸler.Yurda dönüşlerinde, Besim Ömer PaÅŸa Kızılay Cemiyetini (Hilal-i Ahmer) uyararak, ülkenin hemÅŸirelik mesleÄŸine olan gereksinimini dile getirmiÅŸ ve bir hemÅŸire okulunun açılmasının zorunlu olduÄŸunu belirtmiÅŸ. Kızılay Cemiyeti, bu öneri üzerine ilk defa Ä°stanbul'da Kadırga semtindeki hastanede 6 ay süreli gönüllü hastabakıcı kursu için ödenek ayırmış. Bu kursta ilk dersi Prof. Dr. Besim Ömer Akalın vermiÅŸ. Prof. Dr. Besim Ömer PaÅŸa'nın kiÅŸisel çabası, bu kursun Ä°stanbul'un en kültürlü çevrelerinde ilgi görmesini saÄŸlamış ve Balkan Savaşı ile birlikte Türk kadını hastanelerde çalışmaya baÅŸlamış. Bu ilgide hemÅŸire figürünün Avrupa ve Türk edebiyatında yüklendiÄŸi rolün de etkisi tartışılmaz. 1913-1914 yıllarında Ãœniversite konferans salonunda tertiplenen kurslara çok sayıda öğrenci katılmış. Bu öğrencilere hasta bakımı üzerine çeÅŸitli bilgiler verilmiÅŸ. Kursları bitiren Kerime Salahor, Safiye Hüseyin Elbi ve Münire Ä°smail; Çanakkale ve Balkan savaşında gönüllü hasta bakımı yapmışlar ve büyük fedakarlıklar göstermiÅŸler.1920 yılında, Amerikalılar tarafından, Amiral Bristol Özel SaÄŸlık Meslek Lisesi açılmış ve öğretim süresi ortaokuldan sonra 2 yıl 6 ay olarak belirlenmiÅŸtir. Cumhuriyet döneminin ilk hemÅŸire okulu 21 Åžubat 1925 yılında açılan Kızılay Özel HemÅŸire Okulu'dur. SaÄŸlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, kendisine baÄŸlı yataklı kuruluÅŸların hemÅŸire gereksinimini karşılamak üzere ilk kez 1946 yılında HemÅŸire -Laborant Okulu açmış ve bunu diÄŸerleri takip etmiÅŸtir. Ortaokula dayalı 3 yıl eÄŸitim veren hemÅŸire okulları, 1958 yılında meslek derslerinin yanında lise denkliÄŸi saÄŸlayacak kültür derslerine de ağırlık verilerek öğretim süresi 4 yıla çıkarılmıştır. Sonrasında hemÅŸirelik mesleÄŸini üniversite düzeyine çıkarmak, hastalara daha bilgili ve ehil bakım verebilmek, araÅŸtırmalar yapabilecek ve yurt saÄŸlık sorunlarına eÄŸilebilecek yetenekte elemanlar kazanmak, saÄŸlık meslek liselerinde öğretmen ve yönetici, saÄŸlık kurumlarında yönetici ve uzman hemÅŸire yetiÅŸtirmek amacı ile, "HemÅŸirelik Yüksek Okulları" açılmıştır. Lisans eÄŸitimi (4 yıllık üniversite eÄŸitimi) veren bu okullardan Ege Ãœniversitesi HemÅŸirelik Yüksek Okulu (1955), Hacettepe Ãœniversitesi HemÅŸirelik Yüksek Okulu (1961) yılında kurulmuÅŸtur. 1997'de Yüksek SaÄŸlık Åžurasında alınan kararla, HemÅŸirelik EÄŸitiminin sadece üniversitelerde sürdürülmesine karar verilmiÅŸ, böylece hemÅŸirelik eÄŸitimi verilen SaÄŸlık Meslek Liseleri, SaÄŸlık Yüksekokullarına dönüştürülmüştür. Günümüzde (1999'dan beri), hemÅŸirelik eÄŸitimi sadece üniversiteye dayalı 4 yıllık eÄŸitim olarak sürdürülmektedir. Yüksek lisans (master) eÄŸitimi 1968'de, doktora programları ise 1972'de baÅŸlatılmıştır. Böylece hemÅŸirelik kendini bilimsel bir disiplin olarak da ortaya koymuÅŸtur. Haziran 1998 verilerine göre HemÅŸirelik alanında 28 profesör, 36 doçent, 68 yardımcı doçent hemÅŸire görev yapmakta ve halen 891 yüksek lisans, 217 doktora programını tamamlamış hemÅŸire bulunmaktadır. SaÄŸlık Bakanlığı verilerine göre 1995 itibariyle ülkemizde 64 bin 243 hemÅŸire bulunmakta ve bunların % 61'i devlet hastanelerinde görev yapmaktadır. Bugün maalesef halen 1954 yılında yürürlüğe giren ve günümüz gereksinimlerini karşılayamayan "HemÅŸirelik Kanunu" geçerlidir. Günümüz koÅŸullarına cevap verecek ÅŸekilde 1992 de hazırlanan HemÅŸirelik Kanunu Taslağı ise halen yasama süreci içerisindedir. Görüldüğü gibi hemÅŸirelerimizin sorunlarına deÄŸinecek yer kalmadı. Zaten ÅŸu günlerde vatandaÅŸlarımıza sorun anlatmak da manasız gibi. Ãœstelik bu mutlu haftada canınızı sıkmak da olmaz. Size genel bir perspektif verebildiysek ne mutlu bize. SaÄŸlıklı Haftalar..Dr. Serdar GÃœNAYDIN - 14 Mayıs 2001, Pazartesi Â
button