Uçak kurbanlarında bir ceset karıştı, bir ceset kayıp
Güncelleme Tarihi:
Neşet KARADAĞ- Sema ENGEZ- Ali GÜLERYÜZ/ ADANA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 15, 2007 15:02
IRAK'taki Belet kenti yakınlarındaki Anaconda üssüne inerken düşen Moldavya'dan kiralanan ‘Antonov-26' tipi uçakta ölen 28 Türk işçisinden, ailelerine teslim edilip toprağa verilenlerden birinin cesedinin doğru teşhis edilememesi, bir cesedin kayıp olması nedeniyle bu konudaki incelemeler sürüyor.
IRAK'taki Belet kenti yakınlarındaki Anaconda üssüne inerken düşen Moldavya'dan kiralanan ‘Antonov-26' tipi uçakta ölen 28 Türk işçisinden, ailelerine teslim edilip toprağa verilenlerden birinin cesedinin doğru teşhis edilememesi, bir cesedin kayıp olması nedeniyle bu konudaki incelemeler sürüyor. Kayıp cesedin tamamen yanmış olabileceği ya da bir torba içinde getirilen parçaların, cesedi kayıp işçiye ait olabileceği sanılıyor. Bu karışıklığın yarın sonuçlanması beklenen DNA testi sonucu giderileceği belirtildi. Moldavyalı ve Rus olan 5 kişinin kimliklerinin belirlenmesi için istenen kan örnekleri yerine sadece kan gruplarının savcılığa fakslanması nedeniyle, yabancıların kimlik saptaması tamamlanamadı.
Uçağın füze veya roket saldırısına uğrayıp uğramaması ile ilgili önemli verilerden biri olan, cesetlerde taramalar da sonuçlandı ve metale rastlanmadı. Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü incelemeler kapsamında bir yandan cesetlerin kimliği saptanırken, diğer yandan 34 Türk ve yabancının ölüm nedenleri araştırıldı. Ölümlerin yanma, çarpma, parçalanma ile meydana geldiği belirlenirken, tüm cesetler ‘metal tarama’ testine tabi tutuldu. Ancak, vücutlara saplanmış, roket ve füze mermisi anlamında metale rastlanmadığı açıklandı.
TEŞHİSTE SON DURUM
Irak'ta 9 Ocak'ta nasıl düştüğü henüz kesinlik kazanmayan ve değişik senaryolar üretilen uçakta 28'i Türk işçisi 1'i ABD’li 5'i Moldavyalı olan 34 kişinin ölümüyle ilgili Adana Cumhuriyet Savcılığı soruşturmayı sürdürüyor. Türkiye'ye 33 tabut içinde getirilen cesetlerden 21 Türk işçisinin cesetleri, klasik otopsi yapılmadan aileleri tarafından ellerindeki yüzük, saat, bıyık, ayaklarındaki kına, altın dişleri, eski ameliyat yaralarından teşhis edilip teslim edilerek toprağa verildi. 5 Moldavyalı ise sünnetsiz olmaları, yüzleri ile giysilerinden tanınıp ülkelerindeki yetkililere teslim edilmek üzere Çukurova Devlet Hastanesi’nde bekletiliyor.
CESETLER KARIŞTI MEZARLAR AÇILDI
Son olarak DNA test sonuçları alınan 5 Türk işçinin daha kimliği belirlenip ailelerine teslim edilip toprağa verildi. Ancak, eldeki bir cesedin DNA sonucuna karşın kimliği teşhis edilemedi. Bu cesedin daha önce aileleri tarafından DNA testi yapılmadan teslim edilip toprağa verilen cesetlerle karışmış olabileceği sanılırken, bir cesedin kayıp olduğu ortaya çıktı. Kayıp ceset ile eldeki kimliği belirsiz cesedin Türk işçilerinden Ramazan Altıkulaç ya da Rifat Demir'e ait olduğu sanılıyor.
Karışan ve kayıp cesetlerin teşhisi için, Cumhuriyet Savcılığı, daha önce aileleri tarafından teşhis edilip DNA testi yapılmaya gerek görülmeden teslim edilerek toprağa verilen 19 kişinin mezarlarını açarak DNA testi yapılmak üzere parça aldı. Bu cesetler tekrar toprağa verilirken, yakınlarından da kan örnekleri alındı. Ceset parçaları ve kan örnekleri ile Irak'tan bir poşet içinde getirilen kol, bacak ve bazı vücut parçaları da DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. DNA sonuçlarının birkaç gün içinde belli olacağı, karışan ve kayıp olan cesetlerin tespit edileceği belirtildi. DNA testi sonucunda, poşet içindeki parçaların kayıp olduğu iddia edilen cesede ait çıkma ihtimalinin yüksek olduğu öne sürülürken, kaza sırasında tamamen yanmış olabileceği de sanılıyor.
KAN ÖRNEKLERİ YERİNE GRUPLARI GELDİ
Düşen uçakta ölen Moldavyalı 5 uçak mürettebatının kimlik tespitleri için Adana Cumhuriyet Savcılığı, Moldava Hükümeti'nden geçen hafta ölenlerin yakınlarından kan örnekleri istedi. Ancak, kan örnekleri yerine kan gruplarının fakslanması savcılık yetkililerini şaşırttı. Yapılan görüşmeler sonunda, ölen Moldovyalılar'ın yakınlarından DNA testi için yeniden kan örnekleri alınması istendi. Önümüzdeki günlerde Moldavyalı yetkililerin ölenlerin yakınlarıyla Adana'ya gelip, kimlik teşhisinde bulunup DNA testi için kan verecekleri belirtildi. DNA karşılaştırılması sonucu bu cesetler de yakınlarına teslim edilecek.
‘AĞABEYİMİN CESEDİNİ İSTİYORUZ’
Uçak kazasında ölen ve cenazesi teslim edilmeyen Ramazan Altıkulaç'ın kardeşi Erim Altıkulaç, savcılığın DNA testi yapmadan yakınlarının teşhisi doğrultusunda cenazeleri vermesine tepki gösterdi. Farklı şehirlerden gelen çok sayıda akrabalarının günlerdir cenaze beklediğini ve mağdur olduğunu belirten Erim Altıkulaç tepkisini şöyle dile getirdi:
“Cenazelerin geldiği ilk saatlerde bize ‘34 ceset geldi' dediler. Daha sonra 34'ten az sayıda cenazenin geldiği söylendi. Her kafadan bir ses çıktı. O saatlerde ben teşhis için cenazelere baktım.
Ağabeyimin cenazesini teşhis edemedim. Ancak hiçbiri teşhis edilecek gibi değildi. Diğer cenaze sahipleri kıyafetinden, yüzüklerinden tespit ettiğini söyleyip cenazeleri aldı. Bana kalırsa birçok kişi de duygusal davranıp, emin olmadan cenazeleri aldı. Savcılık hatayı en başta yaptı. Kişisel ve duygusal beyanlara bakmadan, DNA testi doğrultusunda cenazeler teslim edilmeliydi. Şimdi Adli Tıp Kurumu morgundaki ceset ve ceset parçasının kime ait olduğunu bilmiyorlar. Belki de bu cesedin sahibi bizim cenazemizi alıp gömdü, belki de bizim cenazemiz tamamen yandı. Bizi mağdur etmeye kimsenin hakkı yok. Bir an önce DNA testi yapılıp ağabeyimin cesedinin tespit edilmesini istiyoruz.”
Uçağın füze veya roket saldırısına uğrayıp uğramaması ile ilgili önemli verilerden biri olan, cesetlerde taramalar da sonuçlandı ve metale rastlanmadı. Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü incelemeler kapsamında bir yandan cesetlerin kimliği saptanırken, diğer yandan 34 Türk ve yabancının ölüm nedenleri araştırıldı. Ölümlerin yanma, çarpma, parçalanma ile meydana geldiği belirlenirken, tüm cesetler ‘metal tarama’ testine tabi tutuldu. Ancak, vücutlara saplanmış, roket ve füze mermisi anlamında metale rastlanmadığı açıklandı.
TEŞHİSTE SON DURUM
Irak'ta 9 Ocak'ta nasıl düştüğü henüz kesinlik kazanmayan ve değişik senaryolar üretilen uçakta 28'i Türk işçisi 1'i ABD’li 5'i Moldavyalı olan 34 kişinin ölümüyle ilgili Adana Cumhuriyet Savcılığı soruşturmayı sürdürüyor. Türkiye'ye 33 tabut içinde getirilen cesetlerden 21 Türk işçisinin cesetleri, klasik otopsi yapılmadan aileleri tarafından ellerindeki yüzük, saat, bıyık, ayaklarındaki kına, altın dişleri, eski ameliyat yaralarından teşhis edilip teslim edilerek toprağa verildi. 5 Moldavyalı ise sünnetsiz olmaları, yüzleri ile giysilerinden tanınıp ülkelerindeki yetkililere teslim edilmek üzere Çukurova Devlet Hastanesi’nde bekletiliyor.
CESETLER KARIŞTI MEZARLAR AÇILDI
Son olarak DNA test sonuçları alınan 5 Türk işçinin daha kimliği belirlenip ailelerine teslim edilip toprağa verildi. Ancak, eldeki bir cesedin DNA sonucuna karşın kimliği teşhis edilemedi. Bu cesedin daha önce aileleri tarafından DNA testi yapılmadan teslim edilip toprağa verilen cesetlerle karışmış olabileceği sanılırken, bir cesedin kayıp olduğu ortaya çıktı. Kayıp ceset ile eldeki kimliği belirsiz cesedin Türk işçilerinden Ramazan Altıkulaç ya da Rifat Demir'e ait olduğu sanılıyor.
Karışan ve kayıp cesetlerin teşhisi için, Cumhuriyet Savcılığı, daha önce aileleri tarafından teşhis edilip DNA testi yapılmaya gerek görülmeden teslim edilerek toprağa verilen 19 kişinin mezarlarını açarak DNA testi yapılmak üzere parça aldı. Bu cesetler tekrar toprağa verilirken, yakınlarından da kan örnekleri alındı. Ceset parçaları ve kan örnekleri ile Irak'tan bir poşet içinde getirilen kol, bacak ve bazı vücut parçaları da DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. DNA sonuçlarının birkaç gün içinde belli olacağı, karışan ve kayıp olan cesetlerin tespit edileceği belirtildi. DNA testi sonucunda, poşet içindeki parçaların kayıp olduğu iddia edilen cesede ait çıkma ihtimalinin yüksek olduğu öne sürülürken, kaza sırasında tamamen yanmış olabileceği de sanılıyor.
KAN ÖRNEKLERİ YERİNE GRUPLARI GELDİ
Düşen uçakta ölen Moldavyalı 5 uçak mürettebatının kimlik tespitleri için Adana Cumhuriyet Savcılığı, Moldava Hükümeti'nden geçen hafta ölenlerin yakınlarından kan örnekleri istedi. Ancak, kan örnekleri yerine kan gruplarının fakslanması savcılık yetkililerini şaşırttı. Yapılan görüşmeler sonunda, ölen Moldovyalılar'ın yakınlarından DNA testi için yeniden kan örnekleri alınması istendi. Önümüzdeki günlerde Moldavyalı yetkililerin ölenlerin yakınlarıyla Adana'ya gelip, kimlik teşhisinde bulunup DNA testi için kan verecekleri belirtildi. DNA karşılaştırılması sonucu bu cesetler de yakınlarına teslim edilecek.
‘AĞABEYİMİN CESEDİNİ İSTİYORUZ’
Uçak kazasında ölen ve cenazesi teslim edilmeyen Ramazan Altıkulaç'ın kardeşi Erim Altıkulaç, savcılığın DNA testi yapmadan yakınlarının teşhisi doğrultusunda cenazeleri vermesine tepki gösterdi. Farklı şehirlerden gelen çok sayıda akrabalarının günlerdir cenaze beklediğini ve mağdur olduğunu belirten Erim Altıkulaç tepkisini şöyle dile getirdi:
“Cenazelerin geldiği ilk saatlerde bize ‘34 ceset geldi' dediler. Daha sonra 34'ten az sayıda cenazenin geldiği söylendi. Her kafadan bir ses çıktı. O saatlerde ben teşhis için cenazelere baktım.
Ağabeyimin cenazesini teşhis edemedim. Ancak hiçbiri teşhis edilecek gibi değildi. Diğer cenaze sahipleri kıyafetinden, yüzüklerinden tespit ettiğini söyleyip cenazeleri aldı. Bana kalırsa birçok kişi de duygusal davranıp, emin olmadan cenazeleri aldı. Savcılık hatayı en başta yaptı. Kişisel ve duygusal beyanlara bakmadan, DNA testi doğrultusunda cenazeler teslim edilmeliydi. Şimdi Adli Tıp Kurumu morgundaki ceset ve ceset parçasının kime ait olduğunu bilmiyorlar. Belki de bu cesedin sahibi bizim cenazemizi alıp gömdü, belki de bizim cenazemiz tamamen yandı. Bizi mağdur etmeye kimsenin hakkı yok. Bir an önce DNA testi yapılıp ağabeyimin cesedinin tespit edilmesini istiyoruz.”