Uçağa kadar bilmiyorlardı

Güncelleme Tarihi:

Uçağa kadar bilmiyorlardı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2001 01:36

ABD yönetimi, kanıt kaseti dün basına verdi. 11 Eylül saldırılarının arkasındaki ismin, Usame bin Ladin olduğunu kanıtlayan video bandını, dünya nefesini tutarak televizyonlardan izledi.
 Ladin'in açıklamalarını izlemek için tıklayın

11 Eylül'ü Bin Ladin'in planladığını kanıtlayan kaset ABD'de ve bütün dünyada dün akşam yayınlandı. Kasette saldırılarla ilgili tüm ayrıntıları anlatan Bin Ladin, teröristlerin uçağa binene kadar hiçbir şey bilmediklerini ve birbirlerini tanımadıklarını anlatıyor.

Amerikan Savunma Bakanlığı, Usame bin Ladin'in 11 Eylül saldırılarında parmağı olduğunu kesin bir şekilde kanıtlayan video bandı dün nihayet yayınladı. Celalabad'daki bir evde ele geçirilen amatör kamerayla çekilmiş bantta Bin Ladin ve yanındakiler, hava korsanlarının 11 Eylül günü New York ve Pentagon'a yaptıkları saldırılardan bahsediyor ve ‘‘öleceklerini bilmedikleri için’’ uçaklardaki bazı militanların haline gülüyorlar.

Bu da sadece uçakları kullanan teröristlerin intihar eyleminden haberdar olduğunu gösteriyor. Hatta Bin Ladin, uçaklara binen bazı teröristlerin birbirini tanımadığını bile söylüyor.

İngilizce alt yazılı kasette Bin Ladin eylemden ‘‘Bir şehadet misyonu’’ olarak söz ediyor ve Muhammed Atta'nın ekip lideri olduğunu açıkça söylüyor.

Usame bin Ladin başka birinin gördüğü rüyaya atfen şunları söylüyor: ‘‘Rüyamda Amerikalılarla maç yapıyorduk ama, bizim çocuklar pilottu.’’

9 Kasım günü Kandahar'da çekildiği anlaşılan videobantta Bin Ladin, 11 Eylül günü, korkunç terör eylemiyle ilgili haberleri radyodan dinlediğini söylüyor ve ‘‘Dünya Ticaret Merkezi'nde ortaya çıkacak zararı küçümsemişim’’ diyor, ölü sayısını daha az tahmin ettiğini söylüyor.

Baştan sona Allah'ın adının zikredildiği bantta Kuran'dan ayetler okunuyor ve eylemin İslam adına yapıldığı mesajı verilmek isteniyor. Bant, ismi belirsiz bir Suudi şeyhinin konuşmasıyla başlıyor. Konuşmanın bu bölümü, Bin Ladin'e Suudi Arabistan'dan gelen desteği gösteriyor.

Muhammed Atta grubun başındaydı

Ladin:
Geçenlerde Ebu el Hasan el Masri, El Cezire televizyonuna çıkap Amerikalılara şöyle seslendi: ‘‘Erkekseniz, aşağı gelin, karşımıza çıkın.’’ Bana bir yıl önce şöyle demişti: ‘‘Bir rüya gördüm, Amerikalılarla futbol oynuyorduk. Ama, bizim takım tamamen pilotlardan müteşekkildi. Şaşırdım, bu futbol maçı mı, pilot maçı mı?’’ Ebu el Hasan, radyodan duyuncaya kadar eylem planından haberdar değildi. Dedi ki, maç oynandı ve biz onları yendik.

Şeyh: Allah razı olsun.

Bir ses: Abdülrahman el Gamri, operasyondan önce bir hayal görmüş. Bir uçak binaya çarpıyormuş. Hiçbir şeyden de haberi yokmuş.

Süleyman Ebu Geyt: Şeyhle (Bin Ladin) bir odada oturuyordum, sonra başka bir odaya geçtim, orada bir TV vardı. Büyük olayı yayınlıyordu. Bir Mısırlı aile görünüyordu. Sevinçten çıldırmışlardı. Alt yazıda şöyle deniyordu: El Aksa'nın çocukları adına intikam alındı. Usame bin Ladin Amerika'ya karşı operasyon yaptı. Tekrar odaya döndüm. Şeyh 50-60 kişiyle oturuyordu. Ona gördüklerimi anlatmak istedim. Bana ‘‘Biliyorum, biliyorum’’ anlamında bir el işareti yaptı.

Ladin: O, operasyonu bilmiyordu. Herkes bilmiyordu. Mısırlı bir aileden gelen Muhammed (Atta) grubun başıydı. Uçaklara bininceye kadar onlara planımızdan söz etmedik. Operasyonu yöneten kardeşler (İkinci kuleye çarpan Boeing 767'deki Marwan ve Mohaid el Şehri kardeşleri ve bu uçaktaki yönetimi kastediyor) bir şehadet operasyonuna çıktıklarını biliyorlardı. Hepsine Amerika'ya gitmelerini söylemiştik, ancak operasyondan haberleri yoktu. Tek bir mektup bile yazılmadı. Eğitim almışlardı, ancak uçağa binmelerine az bir süre kalana kadar onlara hiçbir şey söylemedik.

Uçuş eğitimi alanlar diğerlerini tanımıyordu. Ayrıca bir grubun da diğer gruptan haberi yoktu.

Atta'nın babası: Kaset düzmece

MISIRLI terörist Muhammed Atta'nın babası ise ortaya çıkan kasedin gerçek olmadığını iddia etti. Mısır'daki Muhammed El Emir El Sayed Avad Atta ile telefonda görüşen Amerikan ‘‘Associated Press’’ haber ajansı, baba Atta'nın, kaseti görmediğini, ancak sahte olduğuna inandığını bildirdi. Atta, ‘‘Bütün dünya, oğlumun ismini söylüyor. Bin Ladin bu ismi nereden duydu. Bin Ladin, bunu Amerika'dan aldı’’ dedi.


Amerika'ya darbe indirdik


Şeyh: Bize silah verdin, umut verdin. Allah senden razı olsun. Yaptıklarını herkes takdir ediyor. Geçmişte bize destek vermeyenler bile şimdi bizi destekliyor. Kabil'den geliyoruz, fazla vaktini almak istemiyoruz. Allah senden razı olsun. Bu Allah'ın rehberliğidir, cihadın mübarek meyvesidir.

Ladin: Allah'a şükürler olsun. Oradaki camilerde durum nasıl? (Suudi Arabistan'ı kastediyor)

Şeyh: Samimi söylüyorum, pek müsbet. Şeyh el Bahrani akşam namazından sonra çok güzel bir hutbe verdi. Banda da alındı, yanımda getirecektim ama, hemen ayrılmam gerekti.

Ladin: Olayların olduğu gün mü? (Hutbeyi kastediyor)

Şeyh: Tam Amerika'ya saldırının yapıldığı gün. Öğrencilerine şehadeti anlattı.

Ladin: Allah razı olsun.

Şeyh: Onlarla savaşın. Allah senin ellerinle onlara işkence edecek, zafer senin olacaktır. Allah bize mübarek ramazan ayında daha fazla zafer bahşedecektir. Allah'a şükürler olsun ki, Amerika ininden çıktı. Ona ilk darbeyi biz indirdik, ikinci darbe de müminlerin elinden olacak. Allah sana büyük bir mükafat hazırlıyor.


Uçak çarpınca mest olduk


İlk uçak çarpınca adamlarım zevkten mest oldu. Onlara ‘‘Sabredin’’ dedim. (Bir tane daha geliyor anlamında.) İlk uçakla ikincisi arasında 20 dakika fark vardı. İlk uçakla, Pentagon'a çarpan uçak arasındaki zaman farkı da bir saatti.

Düşmanın kulelerde vereceği kayıpların sayısını önceden tahmin etmiştik. Üç ya da dört katın vurulacağını düşünmüştük. İçlerinde en iyimser tahmini yapan ben oldum. (Tahminini söylemiyor. Ölü sayısı 3 bin 300)

Bir önceki perşembe gününden, olayın hangi gün olacağını artık biliyorduk.

Bu alandaki tecrübelerime dayanarak (Ailesinin inşaat işini kastediyor), uçaktaki gazdan çıkacak yangının binanın demir konstrüksüyonunu eriteceğini ve sadece uçakların çarptığı katlarla onların üstündeki katların çökeceğini düşünüyordum. Bütün umudumuz bu kadardı.''


Türkler kafir

BANTTAKİ konuşmaların bir bölümünde Suudi Şeyh, Türkler için ‘‘kafir’’ kelimesini kullanıyor. Şeyh, bu sözünü kendilerine karşı kurulan uluslararası koalisyondan söz ederken sarf ediyor: ‘‘El Rabbani'nin dediklerini hatırlıyorum. Türkler ve diğerlerinden oluşan bazı kafirler ve bir kısım Araplar'la birlikte bize karşı bir koalisyon kurmuşlar. Kış mevsiminde bizi Hz Muhammed zamanındaki gibi kuşattılar. Şu anda meydana gelen tam olarak budur. Fakat El Rabbani müritlerini teselli etmiş ve ‘Bu hareketleri geri teperek onları vuracaktır' demiş. İslamın sembollerinin ayaklanacağı günler yakındır ve tıpkı İslamın ilk yıllarındaki El Mücahidin ve El Ensar zamanları gibi müminler için zafer gelecektir. Eğer o zamanlar, Ebubekir, Osman, Ali ve diğerlerinin zamanlarındaki gibi olacak ve İslam tarihinin en büyük cihadı yaşanacaktır.’’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!