Twitter'da yazarken bir kez daha düşünün!
Güncelleme Tarihi:
Sosyal paylaşım sitesi Twitter’da yer alan bir mesajı takipçileri ile paylaşan sanatçı Fazıl Say, 'Halkın benimsediği değerleri alenen aşağıladığı gerekçesiyle' 10 ay hapis cezası ile cezalandırıldı. Say'ın cezası 5 yıl ertelendi. Mahkeme kararında önemli de bir ayrıntı yer aldı. Mahkeme, eylemin yayın yoluyla işlendiğini belirterek cezayı yarı oranında arttırdı. Böylelikle, Twitter, Facebook gibi paylaşım siteleri de, gazete, televizyon, radyo gibi geleneksel yayın araçları arasında değerlendirilmiş oldu.
Uzmanlar, konu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bilişim suçları alanındaki çalışmaları ile bilinen Yrd. Doç. Dr. Murat Volkan Dülger, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesinin son derece açık olduğunu, Fazıl Say kararında mahkeme başkanının kanunu uyguladığını kaydetti. Av. Sinem Dökmeci ise kararın esasına ilişkin itiraz etti.
CEZA KANUNU TWİTTER’I DA KAPSIYOR
Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Volkan Dülger, Twitter üzerinde yazılan veya paylaşılan bir mesajın ‘yayın’ yolu ile işlenen suç kapsamına girdiğini ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Dülger, Türk Ceza Kanunu (TCK) 6’ıncı maddesinin ilgili fıkrasının ‘Elektronik kitle iletişim araçları’nı da kapsadığını hatırlatarak “Burada yoruma gerek duyulmayacak kadar açık bir hüküm var. Sizin, Twitter, Facebook üzerinde yazdığınız veya e-mail yolu ile birden çok kişiye gönderdiğiniz mesaj, ilgili madde kapsamına giriyor. Hâkim burada yorum da yapmıyor önündeki Kanun’u uyguluyor.”
Av. Sinem Dökmeci ise, Fazıl Say’ın, TCK 216/3 maddesi gereği cezalandırıldığını hatırlatarak şunları kaydetti: Fazıl Say'ın davaya konu edinilen Tweetlerine baktığımızda öncelikle herkesin zaten bildiği, bilmeyenlerin ise kolayca bilgi edinebileceği Ömer Hayyam'a ait şiirler olduğu açık. Dolayısıyla Fazıl Say'ın, dünyaca ünlü bir ozanın şiirlerini paylaşmasında halkın bir kesiminin dini inançlarını aşağılama kastının bulunmadığı açıktır. Bir an için böyle bir kastın varlığı kabul edilse bile kanun maddesinin ikinci şartı olan bu eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olması da imkânsızdır. Nitekim Fazıl Say, söz konusu paylaşımını Twitter yoluyla yapmış ve ancak kendisini takip eden takipçiler arasında paylaşımı mümkün olmuştur. Bir sanatçının başka bir sanatçının dizelerini kendi takipçileri ile paylaşmış olması halinde bu paylaşımı 'kamu barışını bozmaya elverişli bir eylem' olarak kabul etmek hukuk mantığıyla bağdaşmayan bir durumdur.
HABERE YORUM DA AYNI KAPSAMDA
Av. Zafer Tunca, Twitter, Facebook gibi sitelerin yanı sıra, herhangi bir haberin altında yazılan yorumun da TCK’nın ilgili maddesi kapsamına girdiğine işaret ederek şunları söyledi: “Bu durumda verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ancak, Fazıl Say açısından verilen hüküm hatalı. Eylemin ve paylaşılan şiirin aşağılama niteliği bulunmuyor. Suçun kanuni tanımı Fazıl Say'ın eylemi ile örtüşmüyor. Say'ın eylemi ‘kamu barışını bozmaya elverişli’ olmadığı için suçun kanuni unsurları oluşmuyor. Say'ın, CMK 223 gereğince ‘yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyle' beraat etmesi gerekirdi.”