Okan KONURALP / MERSİN
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 16, 2011 00:00
Mersin mitinginde Başbakan Erdoğan’a yüklenen CHP Lideri Kılıçdaroğlu “Yürekli adamsan yolsuzluğa bulaşan bakanlarını tek tek millete anlat. Kürşad Tüzmen, Hilmi Güler, Kemal Unakıtan, çıkın konuşun” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin mitinginde, Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Kameraya kim meraklı, kasete kim meraklı biliyoruz. Mesaisinin büyük bir kısmını ona ayırıyor” sözleriyle yüklendi. Kılıçdaroğlu, eski bakanlar Kürşad Tüzmen, Hilmi Güler ve Kemal Unakıtan’a “Konuşun” çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu, partisinin Mersin mitinginde konuşmasına, “Mersin her zaman önemli değişimlere imza atmıştır. 28 yıl sonra Mersin İdmanyurdu şampiyon oldu. Şimdi sıra Mersin’de CHP’nin şampiyonluğunda” sözleriyle başladı. Üstünde “68 ruhuyla halkın iktidarını kuracağız” yazılı “Deniz Gezmiş ile kendisinin ‘Che’ bereli portreden posterinin asılı olduğu alanda konuşan Kılıçdaroğlu, “Recep Bey’in ezberini bozdum, şifresini çözdüm şimdi itiraflar dönemine başladı. ‘Ben bazı bakanları listeye almadım. Çünkü onlar yolsuzluk yaptı’ diyor; işte itiraf dönemi. Allah büyüktür itiraf ettirtir” dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Tek tek bakanları anlat
“Yürekli adamsan, ‘Kul hakkı yemedim’ diyorsan, o yolsuzluğa bulaşan bakanlarını tek tek millete anlat. Yüreğin yeterse anlat. Anlatabilir mi? Söyleyebilir mi? Ya onlar çıkıp, ‘Ben sana şunları söyledim sen de bana şunları, hani birlikte bölüşmüştük’ derlerse. O zaman ne olacak, Türkiye sarsılacak o zaman. Adı yolsuzluğa bulaşan bakanlara sözüm var. Sessiz kalırsanız, millet sizi yolsuzluğa mahkum edecektir. Kürşad Tüzmen, Hilmi Güler, Kemal Unakıtan, çıkın konuşun; ‘Yolsuzluk yaptınız mı, yapmadınız mı?’ Ben söylemiyorum söyleyen Recep Tayyip Erdoğan, o söylüyor ‘Bunlar yolsuzluk yaptı’ diye.
Yatak odası gözlüyor
Hükümetin gündemiyle, bizim gündemimiz farklı. Onların gündeminde rant var, yandaş var, bizim gündemimizde vatandaş. Onların gündeminde ‘Nereden nasıl bir vurgun vururum, nasıl köşeyi dönerim’ var, bizim gündemimizde, yarattığımız zenginliği nasıl hakça bölüşürüz, var. Arkadaşlarımızdan birinin de elinde ‘Mutfakta yangın var başbakan yatak odasını gözlüyor’ pankartı var.
Kavgayı bitireceğim
Türkiye’de huzur içinde, barış içinde yaşamak istiyoruz. Türkiye’ye sözüm var. Kardeş kavgasını bitireceğim. Özgürlüğü getireceğim. Kimsenin telefonlarının dinlenmediği, herkesin özgürce konuştuğu, telefonları dinleyenlerin de cezalandırıldığı Türkiye’yi kuracağız.
Yandaş kaybedecek
Öyle bir düzen kurdular ki yandaş düzeni, rant düzeni. Bu ülkenin çiftçisi, işçisi, esnafı kazanıyor mu? Bu düzenden kim kazanıyor? Siz biliyorsunuz kimin kazandığını. Bu düzeni değiştireceğiz. Bu düzeni tersine değiştireceğiz. Önce halk kazanacak. Kim kaybedecek? Yandaşlar kaybedecek.
Umutlarıyla oynadılar
1 milyon 700 bin çocuğumuzun umuduyla oynadılar. Anneler, çocuklarınızın umutlarıyla oynayan bir siyasal partiye oy verecek misiniz? Anneler sizin çocuğunuzun umutlarıyla oynayan AKP iktidarına oy verecek misiniz? Adaletten yanaysanız, doğru siyasetten yanaysanız, çocuklarınızın hakkından yanaysanız AKP’ye sandıkta cevabını verin.
İman gücüyle savunuruz
Gençlere özgür bir Türkiye vaat ediyoruz; her düşüncenin özgürce dile getirildiği, kimsenin kimseyi kırmadığı bir Türkiye yaratacağız. Gençler üniversiteden mezun olduklarında da askerliklerini bitirmiş olacaklar. Çıkıp ‘Bu memleketi kim savunacak’ diyorlar. Biz savunacağız dişimizle tırnağımızla, iman gücümüzle. Yeri geldiğinde ülkeyi savunmak için 9 ay değil 9 yıl da askerlik yaparız.
2B’ye bakışımız farklı
Bizim 2B’ye bakışımızla AKP’nin bakışı arasında fark var. ‘2B’yi veririm ama rayiç bedeli üzerinden satarım. İhaleye çıkarım gir al’ diyor. Biz ise ‘Toprak işleyenin, su kullananın’ diyoruz. Yani, 2B sizin olacak. Kent merkezindeyse emlak vergisi bedeli üzerinden, orman köylüsüyse hiçbir bedel alınmadan sizlere teslim edilecek. Onlar ranta, biz halka çalışıyoruz.”
Necip Fazıl ve Mahzuni Şerif’le onur duyuyoruz
KEMAL Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş’ta Hafız Ali Meydanı’nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmasına, “Bir şey söyleyeceğim ama Recep Bey yine kızacak, yine de söyleyeceğim. Allahına kurban Kahramanmaraş” diye başladı. “Siz Kemal kardeşinizi iyi tanıyın” diyen Kılıçdaroğlu, “Ben çiftçinin dostuyum, emeklinin dostuyum, esnafın dostuyum, çöpten kağıt toplayan vatandaşın dostuyum, ben halkın dostuyum. Siyasete atılırken bir söz verdim; ‘milletime yalan söylemeyeceğim’ dedim. Temiz siyaseti getireceğim. Bu coğrafyada tek bir çocuk yatağına aç girmeyecek. Barış içinde yaşamalıyız. Kahramanmaraş hem Necip Fazıl’ı hem Mahzuni Şerif’i yetiştirdi. İkisiyle de onur duyuyoruz” dedi.
Ustayı çırağı göstereceğim
Erdoğan’a TV’ye çıkma önerisi tekrarlayan Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: Dünyanın tüm demokratik ülkelerinde liderler televizyona çıkar ve tartışır. İnsanlar da ona göre değerlendirme yapar. Kendisi usta ben ise çırak olduğum için televizyona benimle çıkmayacağını söylüyor. Benim kamera düşkünlüğüm olduğunu söylüyor ama benim böyle bir düşkünlüğüm yok. Senin düşkünlüğün var, gizli gizli bizleri gözlüyorsun. Bir kez daha seni istediğin televizyona çağırıyorum. Kim usta, kim çırak ben sana göstereceğim.