TÜSİAD'a Almanya'da Kılınç Paşa sorgusu

Türkiye'de farklı tartışmalarla gündem sık sık değişse de, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), bu yıl önüne değişmez gündem maddelerinden biri olarak Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelerin başlamasına dönük lobiyi koydu. TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan'ın öncülük ettiği bir ekip bu lobi çerçevesinde Kurban Bayramı'nı İspanya'da resmi görüşmelerle geçirdi. TÜSİAD, ‘‘AB, Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine bu yıl sonunda başlasın’’ lobisi için ikinci durak olarak Almanya'yı seçti.

TÜSİAD bu amaçla Almanya Sanayici Federasyonu'na (BDI), elbette içine hükümet ve parlamento temaslarını da katarak bir gezi düzenledi. Önceki gün Commerzbank'ın Berlin ofisinde başlayan görüşmeler, dün akşam Türkiye'nin Almanya Büyükelçisi Osman Korutürk'ün verdiği yemekle noktalandı.

TÜSİAD görüşmeler boyunca ‘‘Evet, Türkiye 2001'de çok ağır bir kriz yaşadı. Ancak, ekonominin dümeni Dünya Bankası eski Başkan Yardımcısı Kemal Derviş'e teslim edildi. Uluslararası Para Fonu'yla (IMF) üç yıllık bir program yapıldı. IMF'nin arkamızda çok ciddi desteği var. Bu yılın ikinci yarısında Türk ekonomisinde büyüme yeniden başlayacak. Türk özel sektörü olarak AB'nin Türkiye ile tam üyelik müzakerelerini bu yılın sonuna kadar başlatmasını talep ediyoruz. Almanya'daki dostlarımızdan da bu konuda destek bekliyoruz’’ mesajını verdi.

SİZİ ANLADIK YA ASKER

TÜSİAD'ın Almanya'daki görüşmelerine, geçen haftanın ana konularından biri olan MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın sözleri damgasını vurdu.

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Orgeneral Kılınç, ‘‘ABD'yi gözardı etmeden, AB'ye karşı Rusya ve İran'ı içine alan yeni bir arayışa girmek gerektiğini düşünüyorum’’ demişti.

Kılınç'ın bu sözleri TÜSİAD heyetine ilk olarak Commerzbank'taki çeşitli sektör temsilcilerinin katıldığı toplantıda soruldu. Commerzbank temsilcisi Michael Graf von Buquoy, ‘‘Siz özel sektör olarak AB'ye tam üyelikten yanasınız. Ancak gazetelerden Türk Silahlı Kuvvetleri'nin önemli isimlerinden birinin farklı arayışları içeren sözlerini okuduk. Bu ne anlama geliyor?’’ diye sordu.

Bu soru, görüşmeler boyunca değişik kişilerce sık sık tekrarlandı.

TÜSİAD heyeti üyelerinin bu soruya yanıtı kısaca şöyle oldu: ‘‘Her ülkede, her toplumda değişik görüşler ortaya çıkar. Bu çok doğaldır. Türkiye'de resmi görüş, AB'ye tam üyelik doğrultusundadır. Nitekim atılan bütün adımlar bunu gösteriyor. Sayın Kılınç, konuşmasını yaparken de şahsi görüşlerini dile getirdiğini söyledi zaten.’’

TÜSİAD BOMBARDIMANI

TÜSİAD heyeti dün gün boyunca BDI Başkanı Dr. Michael Rogowski, Dışişleri ve Ekonomi Bakanlığı yetkilileri, Meclis Başkan Yardımcısı (CDU'dan) Dr. Rudolf Seiters, SPD Genel Sekreteri Franz Müntefering ve Cem Özdemir başta olmak üzere Almanya Parlamentosu'ndan Türk milletvekilleri ile görüştü.

Tuncay Özilhan'ın başkanlığındaki TÜSİAD heyetinde Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Muharrem Kayhan, yönetim kurulu üyeleri Aldo Kaslowski (Başkan Yardımcısı), Cem Duna, Şadi Gücüm, Şerif Kaynar, dernek üyeleri Pekin Baran, Arnold Hornfeld, Selim Demiren, Levent Nart, Till Becker, Nevzat Bor, Hasan Yalınkaya, Genel Sekreter Haluk Tükel, Brüksel Temsilcisi Bahadır Kaleağası ve dış politika danışmanı Soli Özel ile TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi yer aldı.

Özilhan ve Kayhan görüşmelerde genel çerçeveyi çizerken, emekli büyükelçi Cem Duna Türkiye-AB ilişkilerini, Şadi Gücüm Türkiye'deki telekomünikasyon pazarını, Yavuz Canevi Türk ekonomisinin dinamiklerini anlattı. Türkiye'deki Siemens'in Türkçe konuşan Alman Genel Müdürü Arnold Hornfeld (şimdi Doğan Grubu'nda) ile Mercedes-Benz Türk A.Ş.'nin CEO'su Till Becker'ın görüşmelerdeki katkısını ayrıca vurgulamakta yarar var.

Kısacası TÜSİAD güçlü bir ekiple Almanya'da ‘‘Türkiye-AB müzakereleri yıl sonunda başlasın’’ bombardımanı yaptı.

Ancak, Almanya artık seçim sathı mahalline girmiş bulunuyor. 22 Eylül'de seçim var.

Yani, biz ne kadar bastırsak da Almanya işi ağırdan alacağa benziyor.

TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan ise, ‘‘Pes etmek yok, bastıracağız’’ diyor.

Entegrasyonun neresindeyiz?

Almanya'da 2.5 milyon Türk yaşıyor. Türk toplumunun Almanya'daki yapısını, konumunu bugüne kadar genellikle Faruk Şen'in başkanı olduğu Türkiye Araştırmalar Merkezi'nin (TAM) araştırmasından izledik.

Türkiye'nin Almanya Büyükelçisi Osman Korutürk de, ‘‘Entegrasyonun neresindeyiz?’’ diye tanımlanabilecek, ancak henüz adı konmamış bir araştırma yaptırıyor.

Eldeki verilere göre, 2.5 milyon Türk'ün 570 bini Alman vatandaşı olmuş. Bunların 350 bini seçimlerde oy kullanabiliyor. Yine 2.5 milyon Türk'ten 500 bini okula gidiyor. Bunların 23 bini üniversiteli.

Almanya'daki Türkler'in işlediği suç oranı aslında yüksek değil, ama yüksekmiş gibi bir izlenim yaratılıyor.

Korutürk'ün yaptırdığı araştırma Almanya'daki Türkler'le ilgili politikalar için önemli ipuçları verecek gibi görünüyor.

Ödevinizi yaparsanız destekleriz

İş ve siyaset çevreleri ile temaslarda bulunmak amacı ile Almanya'nın başkenti Berlin'e giden TÜSİAD heyeti, dün Federal Meclis Başkan Yardımcısı Rudolf Seiters ile biraraya geldi. Heyet başkanı Tuncay Özilhan, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, AB üyeliği için bir an önce müzakerelere başlanmasını istediğini, bu nedenle yıl sonuna kadar Kopenhag Kriterleri'ni yine getirmek arzusunda olduğunu söylediğini belirtti. Özilhan, Seiters'in ise Kopenhag Kriterleri'ni yerine getirdiği takdirde Türkiye'yi destekleyeceklerini, bu durumda Türkiye'nin AB üyeliğinin sorgulanamayacağını söylediğini kaydetti.