TÜSÄ°AD: Ä°stikrar bozulmasın

Güncelleme Tarihi:

TÜSİAD: İstikrar bozulmasın
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 02, 2003 00:00

TÃœSÄ°AD BaÅŸkanı Tuncay Özilhan, ekonomik istikrara gidildiÄŸini ve siyasi istikrarsızlık olmaması gerektiÄŸini söyledi ve "erken seçim bunlardan bir tanesi" dedi.Anadolu Grubu Ä°cra BaÅŸkanı da olan TÃœSÄ°AD BaÅŸkanı Tuncay Özilhan, Efes Pilsen'in bira fabrikasının açılışı nedeniyle geldiÄŸi Rusya'nın Rostov kentinde basın mensuplarının çeÅŸitli konulardaki sorularını yanıtladı.     Özilhan, önümüzdeki döneme iliÅŸkin olumsuz senaryoların bulunup bulunmadığının sorulması üzerine, ''EÄŸer bu programı çok iyi bir ÅŸekilde uygularsak, bütçe disiplinini koyarsak, enflasyon trendini tutturursak büyümeyi saÄŸlarız ve Türkiye 2004'ü problemsiz, sıkıntısız geçirir. Sapma olabilir ama kendi içinde çözülebilir'' dedi. Faizlerin düştüğüne iÅŸaret eden ve daha da düşeceÄŸi kanaatini dile getiren Özilhan, şöyle devam etti: ''Biraz daha ÅŸu hadiseler olmasaydı, faiz bugün çok daha fazla düşmüştü, düşecekti. Dolayısıyla biz bu reel faizi ne kadar aza indirirsek, Hazine o kadar az faiz ödeyecek, özel sektör çok daha az faiz ödeyecek. Dolayısıyla da hem büyümeye çok önemli katkısı olacak, hem de borçların çevrilmesine...    Önümüzde dengeleri bozacak, bizi rahatsız edecek çok mayınlar görmüyorum. Yeter ki siyasi istikrarsızlık olmasın. Erken seçim bunlardan bir tanesi. Erken seçim deseniz bile 4-5 ay...4-5 ayda tekrar faizlerin yükselmesi, ÅŸunların bunların olması...Yani Türkiye'nin buraya tahammülü yok.'' ''SÄ°YASÄ° Ä°STÄ°KRAR OLUÅžTU, EKONOMÄ°K Ä°STÄ°KRARA GÄ°DÄ°YOR''     Türkiye'nin yol haritasının belli olduÄŸunu ve önünü yavaÅŸ yavaÅŸ görmeye baÅŸlayabilecek yapıya geldiÄŸini ifade eden Özilhan, ''Siyasi istikrar oluÅŸtu, ekonomik istikrara gidiyor'' dedi.     Özilhan, herkesin geliÅŸmelerden, ticaretten, aldığından sattığından, ürettiÄŸinden ve ihracatından 6 ay 1 yıl öncesine göre tadaldığını belirterek, ''Çok farklı...Ne diyeyim ÅŸimdi? Kötü mü diyeyim! Çivi de çakılacak'' diye konuÅŸtu. Bir basın mensubunun, ''En büyük mayın olarak erken seçim, siyasi istikrarsızlığı mı görüyorsunuz?'' sorusu üzerine Özilhan, ''En önemli sıkıntı onu görüyorum'' yanıtını verdi.       8.5 MÄ°LYAR DOLARLIK KREDİ Özilhan, bir baÅŸka soru üzerine, 8.5 milyar dolarlık kredinin önemli bir para olduÄŸunu, Türkiye ekonomisini rahatlatacağını vurguladı ve  ''Bir sebepten hükümet asker göndermezse veya parayı almakta sıkıntı olursa, bana göre herÅŸeyin sonu deÄŸil. Türkiye 8.5 milyar dolarsız da devam edebilir'' ifadesini kullandı.     Türkiye-ABD iliÅŸkilerinin çok önemli olduÄŸuna ve bu iliÅŸkilere katkıda bulunmak üzere ABD'ye gittiklerini hatırlatan Özilhan, ''Son çıkışınız sanki ABD'den Avrupa cephesine kayıyormuÅŸsunuz gibi bir izlenim yarattı'' denilmesi üzerine, ÅŸu görüşleri dile getirdi: ''(ABD radarından çıkalım, Avrupa radarına girelim) diye bir ÅŸey olmadı. Tesadüfen öyle düştü. Bizdeki bilgiler ABD'nin bu konuda BM'ye gidip BM katkısıyla yapılmasından yana. ABD'nin 130-140 bin askeriyle çözemediÄŸi ortam, 10 bin Türk askeriyle çözülmez. Herkesin buraya katkıda bulunması lazım. ABD bu bilinçte, ama AB'de bu konularda bir yakınlaÅŸma ÅŸu ana kadar olmadı.''    Dünya konjonktürüne bakıldığında, ''Türkiye'nin ÅŸu an Ä°nönü dönemi yaÅŸadığı'' tespitinin doÄŸru olup olmadığının sorulması üzerine Özilhan ÅŸunları söyledi:     ''DeÄŸil. Ben öyle deÄŸerlendirmiyorum. Türkiye-AB iliÅŸkisine çok önem veriyoruz. Türkiye'nin o bütünün bir parçası olmasının Türkiye'yi çok önemli deÄŸiÅŸikliklere uÄŸratacağını, önünü açacağını, bölgede yalnız kalmayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla böyle bir bütünün parçası olmak Türkiye açısından çok verimli olur diye düşünüyoruz. ABD ile olan iliÅŸkinin de geliÅŸmesi, devam etmesi lazım.''     ''BAÅžBAKAN ÇOK DAHA LÄ°BERAL'' Özilhan, geçtiÄŸimiz hafta bir açılışta BaÅŸbakan ErdoÄŸan'ın giydiÄŸi Coca Cola ÅŸapkasına itiraz edip etmediÄŸi yönündeki bir soru üzerine de ÅŸunları söyledi:    ''Hayır. Tayyip bey yabancı sermayeyle ilgili görüşlerini, yatırımcıya nasıl baktığını söyledi. Çok önemli mesajlar verdi. Burada hükümetin baÅŸbakanı, herkesten çok daha liberal, çok daha açık görüşlü, yatırımın önemini kavramış vaziyette.''      Birçok bakanın da bu paralelde düşündüğünü ifade eden Özilhan, ''Merkezi yönetimleri de bu noktaya getirmek lazım. Bu, firmaya olan saygısıdır. Açıkça söyledi (Bizim yerli-yabancı ayrımımız yok) diye.''"YARGI ÇOK GEÇ Ä°ÅžLÄ°YOR"Özilhan, Türkiye'ye yabancı sermaye gelmemesinin en önemli nedenlerinden birinin yargının çok geç, yavaÅŸ ve farklı iÅŸlemesi olduÄŸunu, aynı konuda iki farklı karar çıkabildiÄŸini söyledi.    Yargının çok yönlü olarak ele alınması gerektiÄŸi görüşünü dile getiren Özilhan, ÅŸunları kaydetti: ''Yorumlar farklı olduÄŸu için de hakim farklı karar verebiliyor. Son dönemde bir tabir var, -katiyen suçlamanında söylemiyorum- (sistem cüzdanla vicdan arasına sıkıştı). Türkiye'nin muhakkak yargıyı ele alması gerekiyor. Türkiye'de bir yargı reformunun gerçekleÅŸtirilmesi elzem. Türkiye'nin bu geliÅŸen yapısına yeterli deÄŸil. Orada birtakım güvensizlikler var. Yabancı yatırımcı yargıya güvenemiyor. Mesela Mercedes Karapınar'da takıldı kaldı, nelerle uÄŸraÅŸtı.'' Yargıtay'ın DEHAP kararını anımsatarak, seçimlerden önce itirazda bulunulduÄŸunu ve 1 yıl sonra Yargıtay'ın karar verdiÄŸini belirten Özilhan, mahkemelerin çok yükü bulunduÄŸunu ve geç gelen cezanın da hiçbir iÅŸe yaramadığını söyledi. Köklü bir ÅŸekilde ele alınarak masaya yatırılması gereken yargı için gerekli bütçenin ayrılmasının önemine dikkat çeken Özilhan, şöyle devam etti: ''Türk milleti olarak maalesef iÅŸimizi, torba delik, oraya bir yama atıp tamir ederek yapmaya çalışıyoruz. Yani sistemi başından sonuna köklü bir ÅŸekilde ortaya koyup birçok faktörüyle çözüm, düşünce sistematiÄŸimize yetmiyor. Yani yamalı bohça, at bir yama, sonra bakarız... AB bunun için bir avantaj. AB'yi savunmamızın ana sebeplerinden bir tanesi de sistemin reforme edilmesi. Bir ÅŸey olduÄŸunda, AB yasaları bu konuda ne diyor, alıp onlar inceleniyor ve mukayese yapılıp Türkiye'nin ihtiyaçlarına göre ayarlanabiliyor.''     Türkiye'nin çok kaynak ayırması gereken konulardan bir tanesi eÄŸitim, bir tanesi saÄŸlık ise diÄŸerinin de yargı olması gerektiÄŸini vurgulayan Özilhan, yargı sistemi geç, çok ağır çalışan bir ülkenin kendini birinci lige hiçbir zaman hazırlayamayacağını söyledi. Tuncay Özilhan, ''Yolsuzluk diyoruz, temelinde yargı çıkıyor. Hukuk devleti diyoruz, temelinde yargı var. Yargı özel olarak ele alınmalı. Türkiye'nin önünü tıkayan noktalardan bir tanesi. Hükümet bu konuda çalışıyor.''    Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in bu konunun üzerinde yoÄŸun olarak durduÄŸunu, Bakanın TÃœSÄ°AD ile yakın diyalogu bulunduÄŸunu belirten Özilhan, Çiçek'e birtakım raporlar hazırlayıp yolladıklarını bildirdi.      ASKER GÖNDERME Özilhan, bir basın mensubunun ''Asker gönderme konusu TÃœSÄ°AD'da ciddi bir sıkıntıya yol açtı mı?'' sorusu üzerine ÅŸunları söyledi: ''Herhangi bir sıkıntıya yol açmadı. Medya geçen sefer de bu seferde bu konuyu çok alevlendirdi. 1 Mart tezkeresine (evet) dedik. 1. tezkerede ABD askerleri Türkiye üzerinden Irak'a gidecek, silah teçhizatı Irak'a gidecek, Türkiye kuzey Irak'a girecek ve dolayısıyla orada kalacak, aÅŸağıya inmeyecek. ABD'nin kuzeyde bir cephe açmasını bu ÅŸekilde saÄŸlamış olacak. Bize (savaÅŸ çığırtkanlığı yapıyor) dediler. AnlaÅŸmadan sonra açıklandı. Türk askerinin orada herhangi bir savaÅŸa gitme durumu yok.     Asker göndermeyle ilgili metinler çok dikkatli hazırlanmış. Orada (Ä°ÅŸ kritik bir aÅŸamada, Irak'ta sorunlar çözülmedi. Çok etnik gruplar var ve bu kaostan dolayı Amerikan, Ä°ngiliz askerleri öldürülüyor. EÄŸer BM çerçevesinde gidilirse, çok daha güvenli ve iÅŸgalci bir kuvvet olarak deÄŸil, oraya insani yardım götüren, demokratikleÅŸmesine katkıda bulunacak bir yapı olur, çok daha kolay olur. Öbür türlü Türkiye sıkıntı çeker) dedik. SöylediÄŸimiz bu. (Göndereceksek de çok dikkatli,çok iyi araÅŸtırarak gönderelim. Nereye göndereceÄŸimizi iyi bilelim ve orada bir bataklığa saplanmayalım) Bunda da (Biz külliyen göndermeyeceÄŸiz) demedik.''    Tuncay Özilhan, Turgut Özal döneminin başının iyi olduÄŸunu belirtirken de, ''Herkes alkışlıyordu, Batı da alkışlıyordu. Türkiye iyi bir deÄŸiÅŸim tablosu yakalamıştı. Özal'ın birinci döneminde yakaladı. Ondan sonraki dönemde tekrar patinaja düştü'' dedi. Özal'ın bunu plansız, projesiz, yıkarak yaptığını anlatan Özilhan, ''Åžimdi artık o yapılan da Türkiye'ye dar geliyor. Åžu ÅŸansımız var; AB. Türkiye bundan dolayı tekrar kanunlarını elden geçirmek mecburiyetinde. Ä°nÅŸallah bunu düzgün, inanarak yaparız ve Türkiye'nin önünü açarız'' dedi.     TÃœRK BÃœROKRASÄ°SÄ°NDEN YAKINMA Tuncay Özilhan, Efes İçecek Grubu'nun Rusya'daki faaliyetleri hakkında bilgi verirken de, Moskova bira fabrikasının kapasitesini 450 milyon litreye çıkaracaklarını, Rusya'da toplamda 700 milyon litreye ulaÅŸacaklarını belirterek, böylece Türkiye'deki rakamı yakalayacaklarını söyledi.     Yapacakları birtakım operasyonlarla önümüzdeki yıl Amstra bira fabrikasını büyüteceklerini aktaran Özilhan, yeni fabrika arayışlarının devam ettiÄŸini bildirdi. Özilhan, ''Rusya, bizim için enternasyonal iÅŸlerimizde devamlı büyüyebilecek ve geliÅŸebilecek bir yapı. Onun için bizim yapımıza uygun fabrika bulursak alacağız'' dedi.     Rusya'da bürokrasiyi hissetmediklerini ifade eden Özilhan, ÅŸunları kaydetti: ''Bizim Türkiye'deki ÅŸikayetimiz ne? Mukayese kabul edilmeyecek kadar Rusya'da bürokrasi az. Biz Rostov bira fabrikasına baÅŸladık, 10-15 gün içinde bütün izinleri aldık. Bu Türkiye'de aylar sürüyor. Anlayamadığım, liberal bir ekonomisi olan Türkiye burada ayak sürüyor.''     Tuncay Özilhan, sadece Rusya'nın deÄŸil, eski DoÄŸu Bloku ülkeleri Çek Cumhuriyeti, Polonya, Romanya, Macaristan, Slovenya ve Bulgaristan'ın Türkiye'yi geçtiÄŸini belirterek, ''Yani akıl, fikir alacak gibi deÄŸil. Komünist sistem içinde yetiÅŸmiÅŸ insanlar, bizim bürokratlarımızdan, bazı politikacılarımızdan daha liberal düşünceli hale geldiler'' dedi. YALVARIYORUZ, AÇIN BU YOLU Kafaları deÄŸiÅŸtirmek gerektiÄŸini vurgulayan Özilhan, devletin yatırım yapma imkanı bulunmadığına dikkat çekerek, ''Bunu özel sektör yapacak. Yani yalvarıyoruz, yakarıyoruz, bırakın açın bu yolu'' diye konuÅŸtu. Türkiye'de her yıl iÅŸ piyasasına giren 700 bin gence iÅŸ bulunamadığına iÅŸaret eden Özilhan, ÅŸu görüşleri dile getirdi: ''Kahvelere, ideolojilere itiyoruz. DiÄŸer taraftan yatırım yapmak isteyen insanlar var. Yabancı sermaye hakikaten gelmek istiyor. Biz bunları bıktırıyoruz. Öyle ki bu kulaktan kulaÄŸa duyuluyor. 1-2 yatırımcının çektiÄŸi eziyeti diÄŸer yatırımcılar hemen bütün dünyada duyuyor. Esasında geldikten, bu bürokrasiyi aÅŸtıktan sonra büyüyorlar, para kazanıyorlar, mutlu oluyorlar. Ama girene, bunu oluÅŸturana kadar öyle bir sıkıntı çekiyorlar ki herkesin burnundan geliyor.   Hep beraber medya, özel sektör, politikacılar bu konuda kampanya yapmamız lazım. Yani özel sektör düşman deÄŸil, hırsız deÄŸil. Özel sektör bu ülkeye iÅŸ imkanı getirecek. Özel sektör de iÅŸsizliÄŸi azaltmak, büyümeyi rekabeti saÄŸlamak için gerekli yatırımı yapacak. Dolayısıyla bu yolları açmak lazım.''Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!