Türkler endişeli, Rumlar sessiz

Güncelleme Tarihi:

Türkler endişeli, Rumlar sessiz
Oluşturulma Tarihi: Aralık 05, 2004 00:00

KIBRISLILARI bile şaşırtan bir hava sıcaklığı var. Aralık ayında böyle sıcak pek hayırlı değildir. Magosa dökülüyor, çevre kirliliği de aynı şekilde. Otelimizin bitişiğinde, 1974’ten beri kapalı olan Maraş bölgesindeki otellerin görüntüsü eski Beyrut’u hatırlatıyor.Annan Planı’nı Rumlar kabul etseydi, bugün kapalı olan Maraş’taki oteller çoktan açılmış olacaktı. Aynı şekilde AB’nin vereceği 259 milyon Euro da KKTC’ye verilmiş ve altyapı çalışmaları için harcanmaya başlanmış olacaktı. Magosa Limanı uluslararası taşımacılığa açılacak, Ercan Havaalanı’na dış ülkelerden direkt uçuşlar yapılacaktı.Bunların hiçbiri gerçekleşmiş değil. 17 Aralık’ı Türkiye kadar Kıbrıs Türkleri de bekliyor. Bölgenin en büyük üniversitesi olan ve 15 bin öğrencinin okuduğu Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde dün 3. Kıbrıs Forumu çerçevesinde ilginç bir toplantı başladı. Kıbrıs Politikaları Merkezi’nin düzenlediği toplantıda ‘17 Aralık Sonrası Senaryolar’ başlığı altında ‘Kıbrıs bugün nerede ve ne yapılması gerekiyor’ sorularına yanıt arandı.Eski Dışişleri Bakanı Emekli Büyükelçi İlter Türkmen başta olmak üzere Türkiye’den Can Baydarol, Prof. Kemal Kirişçi, Doç. Melek Fırat, Doç. Gülden Ayman, Prof. Onur Kumbaracıbaşı ve Arı Hareketi Koordinasyon Kurulu üyesi Hakan Öncel’in katıldığı forumda ilk oturum Kıbrıs’la ilgili temel metinlerden hareketle düzenlendi. Dr. Kudret Özersay, KKTC Başbakanlık Uyum Komisyonu Başkanı Erhan Erçin ve Ticaret Odası Başkanı Ali Erel, Annan Planı’ndan yola çıkarak AB’nin Türkiye’nin önüne koymaya çalıştığı engeller üzerine çarpıcı konuşmalar yaptılar.ÇÖZÜM: BM DENETİMİNDE ANNAN PLANIKKTC Tarım ve Orman Bakanı Raşit Pertev de hükümet adına konuşurken, ilginç saptamalar yaptı:‘24 Nisan’daki referandumda Rumların ‘hayır’ı ile hüsrana uğradık. 1 Mayıs’ta Rumların AB’ye girişi ile sessiz bir gol daha yedik. Türkiye ile birlikte hüsrana uğradık. Rumlar, AB’nin tavırlarına yakışmayan tavır sergiliyorlar. Buna karşılık da bizim önemli adımlar atmamız gerekiyor.’Bakan Pertev, Rumların daha barışçı ve paylaşımcı olmasını istediklerini söyledi ve şunları ekliyor:‘Ne olursa olsun, iki bölgeli bir Kıbrıs’ta KKTC olarak şimdiden yasalarımızı AB normlarına ve müktesebatına uygun hale getirmemiz gerekiyor. Bu konularda geç kaldık. Çünkü AB içinde yasal bir çerçeveye oturtulamıyoruz.’Konuşmalarda özellikle vurgulanan esas konu, Ankara’da Avrupa Parlamentosu Başkanı Borrell’in ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımak zorundasınız’ çıkışına gösterilen tepkilerdi.Konuşmacıların üzerinde ittifak sağladıkları ortak söylem, ‘Türkiye’nin, Kıbrıslı Türkleri insan yerine koymayan Rumları tanımaya hakkı yoktur’ yönündeydi.1974’ten önce kurulduğundan ötürü Rumların muhatap aldığı KKTC Ticaret Odası Başkanı Ali Eren, bugünkü tabloyu ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nde otorite vardır, KKTC’de ise Türkiye’nin verdiği yetkiler. Artık ne denirse denilsin, Kıbrıs sorunu çözüme gidiyor. Çünkü Kıbrıs toprakları artık AB toprağıdır. Bu yüzden Annan Planı’nın görüşülmesi yeniden başlatılmalıdır. KKTC’deki üniversiteler Rumları kıskandırıyorEĞİTİM sektörü KKTC için en büyük ekonomik kaynak. Aynı zamanda Ada’nın dünyaya açılan tek kapısı. Beş üniversitede 34 bin öğrenci okuyor. Sektörün, 1 milyarlık KKTC bütçesine 300 milyon dolarlık girdisi var. Bu öğrencilerden 15 bini sadece Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde okuyor. Bir kamu vakfı üniversitesi olan DAÜ, kampus ve olanakları açısından bölgenin en büyük eğitim kurumu sayılıyor. 66 ülkeden 3 bin öğrenciye eğitim veriyor. İranlı öğrencilerin gözdesi aynı zamanda. Bunların sayısı 660’tan şubatta 860’a çıkacakmış. İran’daki mezunlar Tahran’da bir dernek bile kurmuşlar. Bahçeşehir Üniversitesi’nden memleketi Kıbrıs’a dönerek rektörlüğe getirilen Prof. Halil Güven, dışa açılma çabalarından kıskançlık duyan Rumlar’ın sürekli engel çıkardıklarını, buna karşılık 84 ülke ile öğrenci ve öğretim değişim programı başlattıklarını söylüyor. Prof. Güven ‘AB Üniversiteler Birliği’ne girmek için başvurduğumuzda yine Rumların engellemeleri ile karşılaştık. Çünkü Güney’de böyle bir üniversiteleri yok. Yüksek öğrenim yapan gençlerin oranı düşük. Bizde %67 iken onlarda %45. Orada liseyi bitirince hemen iş bulabiliyorlar, bizde ise gençlerimiz okuyor’ diyor.KEYİFLİ EĞİTİM Kıbrıs’ta eğitim sektörünü geliştirmek için beş üniversite olarak denetimsizliğe karşı hukuksal altyapıyı da oluşturmaya başladıklarını anlatan Prof. Güven, ‘Artık müfredat programımızı değiştirerek geliştiriyoruz. Öğrencilerimizin sosyo kültürel, mesleki, bilgi ve deneyimlerini arttırarak daha keyifli bir ortam hazırlıyoruz. Bunu SPİKE adlı yeni bir uygulamayla başlattık. Bu, eğitimde kaliteye katkıda bulunacak.’ NE DEDİLERKKTC Başbakanlık AB Uyum Komisyonu Başkanı Erhan Erçin: ‘Önemli günlerden geçiyoruz. AB’nin Kıbrıs Türkleri’nin üzerindeki izolasyonları kaldırması gerekiyor. 259 milyon Euro’nun kullanımını serbest bırakmalıdır. Çözüm, görüşmelerin Annan Planı temelinde ve BM gözetiminde başlatılmasıyla gerçekleşebilir.’Arı Hareketi Koordinasyon Kurulu üyesi Hakan Öncel: ‘AB’nin Türkiye ile müzakerelere başlamayı Kıbrıs şartına bağlaması tarihi bir hata olacaktır. Adadaki çözümsüzlüğün sorumlusu haline getirecektir.’Dr. Kudret Özersay: ‘Kıbrıs Türkleri’nin büyük beklentileri karşısında AB nasıl bir çözüm ortaya koyacağını bilemiyor.Konuşmalardan şu çıkıyor; Kıbrıs’ta herşey belirsiz.’ KKTC’de endişeler artıyor. Anlaşılan o ki sonuçta yine bizler zarar göreceğiz MESAJ PANOSUİSTANBUL trafiğinin biraz rahatlaması için bir öneri: İstanbul trafiğine kayıtlı tüm araçlara OGS zorunluluğu getirilsin. Tüm gişeler kapatılıp sadece yabancı plakalı araçlar için bir gişe konulursa İstanbul trafiği az da olsa rahatlayacaktır.Berkin DENİZSÜLEYMANİYE’de, son zamanlarda ahşap yapılarda birbiri ardına yangınlar çıkıyor. En son tarihi Helvai Tekkesi yanarak yok oldu. Çevredeki otoparkçılar ya da birileri bu evleri yakıyor. Tarihimizi yakanlar kulağından yakalanıp savcılığa verilmeyecek mi? Sevimgül CanGAZİANTEP’te sık sık kesilen elektrikler yüzünden ısınamıyoruz. Halk grip, nezle, astım ve bronşit hastalıklarından kırılıyor. 0 dereceye varan soğuklarda battaniyelere sarılarak evlerimizde oturuyoruz. ALO 186 TEDAŞ aradığımızda bilgi verecek bir muhatap bulamıyoruz. Gaziantep’te ne zaman elektrik kesilse, (her ne hikmetse) 186 nolu telefon sadece sinyal sesi veriyor. TEDAŞ çalışanları halkın bilgi edinme hakkına neden saygı duymuyor?Mümtaz ZANA
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!