Geçen yıl ölen büyük arkeolog Prof. Dr. Ekrem Akurgal, Hürriyet Pazar'da yayımlanan söyleşisinde Türkiye'nin arkeolojik servetini şöyle anlatıyordu:‘‘O kadar zengin ki Türkiye; Kültür Bakanlığı da o kadar fakir ki...’’İşte bu çelişki, arkeolojide özel sektör desteğini zorunlu hale getiriyor. Neyse ki son yıllarda toplumun yeraltındaki bu büyük servete gittikçe daha duyarlı hale gelmesi, sponsorluk bütçelerini bu alana kaydıran şirketlerin sayısını artırdı.Arkeolojik kazıların finans kaynağı nasıl sağlanıyor? Eğer bir kurtarma kazısı söz konusuysa, SİT alanını ‘‘mahvedecek’’ kurum parayı bastırıyor. Her yerde baraj kuran Devlet Su İşleri, sular altında yok olacak antik kentlerin kalıntılarını kurtarmak için birçok kazının mali desteğini sağlıyor. Bakü-Ceyhan petrol boru hattı nedeniyle yok olacak yerlerde de Botaş'ın bu desteği sağlaması bekleniyor.Bunun dışındaki kazıları Kültür ve Turizm Bakanlığı, kazıyı üstlenen üniversiteler finanse ediyor. Yabancı üniversiteler, yapacakları kazılara mali destek de buluyor. Ayrıca, İngiltere, Fransa, Almanya, Avusturya gibi ülkelerin Arkeoloji Enstitüleri bir gelenek olarak kazılara destek sağlıyor. Yabancı vakıf, kurum, fonlar da birçok kazıya para akıtıyor.PARA EMEN KUYULAR!Türkiye'deki en önemli arkeolojik SİT'leri 19. yüzyıl sonunda Batılı arkeologlar keşfetti. Batı'nın ilgisi o günden beri sürüyor. Günümüzde bile sponsorluklar arasında yabancı şirketler önemli bir paya sahip. Troya bunun iyi bir örneği. Bir Alman tarafından bulunan, Alman üniversiteleri tarafından kazılan antik kentte, sponsorluğu da Alman şirketleri sağlıyor.Şirketler, parasal desteklerini bir dernek ya da vakıf aracılığıyla yapıyorlar. Çoğu zaman, derneğin kuruluşuna da öncülük ediyorlar.Arkeolojik sponsorluk, hálá birçok şirketi ürkütüyor, çünkü bunun uzun vadeli, sürekli para emen bir kuyu olduğunu düşünüyorlar. Oysa, arkeologlar, içlerinden birinin dediği gibi bir ‘‘
yemek parasına bile’’ muhtaç. Bazı kazılarda küçük şirketler dev bir projenin parçalarına sponsor olabiliyor. Örneğin, Allianoi kurtarma kazısına, Öztüre Kireççilik gibi, bölgedeki küçük bir şirket araç gereç sağlayarak destek oluyor.Bazı şirketler, yatırım yaptıkları bölgedeki önemli bir tarihi mirası korumanın sosyal sorumluluk olduğunu düşünüyor. Philip Morris Sabancı'nın Torbalı'da sigara fabrikası kurduktan sonra bölgedeki kazılara destek olması gibi. Öte yandan reklam alanları yasalarla kısıtlanmış olan sigara şirketleri için arkeolojik projeler, iyi birer kurumsal imaj aracı. Ancak sponsor olan şirketlerin sayısının artmasını, asıl arkeolojinin Türkiye'de yükselen bir değer olması açıklıyor. Eskiden, kendi ülkelerindeki üniversitelere destek olmak için Türkiye'deki kazılara para ayıran yabancı şirketler, şimdi Türkiye'deki tüketicilerini etkilemek için sponsorluk üstleniyor. Türk şirketleri de onları izliyor.METROPOLİSSponsor Amerikan-Türk sigara şirketi Philip Morris-SabancıMiktar 1992'den beri 1 milyon dolarFabrika kurdukları yerde arkeolojik kazıyı da üstlendilerBaşkanlığını Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dokuz Eylül Üniversitesi adına Prof. Dr. Recep Meriç'in yaptığı İzmir'in Torbalı ilçesindeki Metropolis kazıları 1989'da başladı. İlk üç yıl Torbalı Belediyesi'nin desteklediği kazıya Philip Morris-Sabancı'nın desteği 1992'de başladı. Şirket, kendi öncülüğüyle kurulan MESEDER'e (Metropolis'i Sevenler Derneği) aktardığı 1 milyon doları aşkın katkıyla tek sponsor. Roma uygarlığı öncesi helenistik dönemin bir ürünü olan Metropolis kentinde bugüne kadar bir tiyatro, 70 metre uzunluğunda bir stoa (gezinti yeri) ve küçük bir meclis binası bulundu. Roma döneminden ise hamam ve konutlar gün ışığına çıkarıldı. Philip Morris-Sabancı İletişim Müdürü Atilla Yerlikaya 1991'de Torbalı'da yaptıkları fabrika açılışından hemen sonra kazıyı desteklemeye başladıklarını söylüyor. Kazıya ayrılan para her yıl ihtiyaca göre değişiyor, bazı yıllarda şirketin tüm sponsorluk bütçesinin yüzde 50'sine kadar ulaşabiliyor. ‘‘Philip Morris tüm dünyada uzun ömürlü projelere destek olmak istiyor. Kazı buna çok uygun bir alan. Ayrıca sponsorluklar, şirketin bulunduğu ülkelerin ihtiyacına göre belirleniyor. Türkiye arkeoloji cenneti ve devlet buna yetişemiyor. Bizim stratejimiz, içinde yaşadığımız toplumlara katkıda bulunmak. Bizimki uzun süreli bir destek; bir dönemin trendine uyarak arkelojik kazı destekliyor değiliz.’’NemrutAna sponsor AkbankTeknik Destek ENKAMiktar Akbank açıklamıyorNemrut’un heykelleri restore ediliyorAdıyaman'da bulunan Nemrut Dağı Tapınak Mezarları, 2000'de Dünya Anıtlar Vakfı tarafından, Korunması Gereken 100 Dünya Mirası listesine alındı. Dünya Anıtlar Fonu 2001'de desteklenecek alan olarak Nemrut'u seçti. Akbank'a götürülen teklifle banka sponsor olmaya karar verdi. 2001 sonunda Fon bu misyonu Uluslararası Nemrut Vakfı'na devretti. O tarihten bu yana restorasyon ve konservasyon çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın denetimiyle Uluslararası Nemrut Vakfı tarafından yürütülüyor. Akbank ana sponsorluğunu sürdürürken, Enka da teknik destek sağlıyor. Nemrut'ta çalışmaları sürdüren ekibin başında bulunan Amsterdam Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Herman Brijder, 2 yıldır süren çalışmaları şöyle anlatıyor: ‘Restorasyon ve onarım çalışmaları heykellerde özenle yapılıyor. Hiçbir şeyi aceleye getirmiyoruz. Bunun 10 yıllık bir program olması düşünülüyor.’’ Nemrut'ta bu yılın ilk hedefi olarak Restorasyon Evi kuruldu. Daha sonra içine, taş kabartma levhalar taşınmaya başlandı. Bunların en önemlilerinden Aslanlı Horoskop da bakımı yapılmak üzere eve taşındı. Kartal ve
Aslan heykellerinin kaideleri restore edildi. Akbank Entegre İletişim Müdürü Derya Bigalı şöyle diyor: ‘‘Akbank kültür sanata 30 yıldır destek veriyor. Zaten sanat tarihine yönelik kitaplar bastığımız için arkeoloji alanında da ihtiyaç olduğu tespit edildi. Aynı dönemde de arkeolojik kazı ekiplerinden sponsor olmamız için teklif geldi. Biz bu ihtiyaç doğrultusunda hareket ettik.’’ALLIANOISponsor Amerikan-Türk sigara şirketi Philip Morris-SabancıMiktar 2000’den beri 400 bin dolarEn büyük kurtarma kazısına daha çok sponsor gerekiyorİzmir'in Bergama ilçesinin 18 km kuzeydoğusunda bulunan antik Pergamon kentine bağlı, antik bir su terapisi merkezi olan Allianoi, yakında Yortanlı Barajı'nın suları altında kalacak. Dünyada az sayıda bulunan ‘asklepieion’lardan (sağlık merkezi) biri olan Allianoi'de 1998'den beri kurtarma kazısı yapılıyor. Kazıya önce sadece DSİ kaynak sağlarken 2000'den beri Philip Morris sponsor oldu ve Bergama Yortanlı Kurtarma Derneği'nin kurulmasına öncülük etti.1998'de başlayan kazıyı ayrıca Ayazkent ve Bergama belediyeleri ve Trakya Üniversitesi destekliyor. Öztüre Kireççilik araç gereç yardımı yapıyor. Kazı başkanı olan Trakya Üniversitesi'den Arkeolog Yard. Doç. Ahmet Yaraş, ‘‘Bir kurtarma kazısı olduğu için şu anda ne kadar yardım gelirse o kadar iyi’’ diyor. Ekonomik krizin kazı için olumlu bir yanı oldu. Kriz yüzünden baraj inşaatı yavaşlayınca ekip biraz daha zaman kazandı. Bu arada TBMM'ye Allianoi'nin kurtarılması için verilen önergeden olumlu sonuç alınırsa barajın yeri değişebilecek. Ahmet Yaraş hız kazanmak için diğer firmalarla da sponsorluk görüşmeleri yapıldığını söylüyor: ‘‘Zeugma'daki yardım seferberliğini buraya da taşımalıyız. Şu anda Türkiye'deki en büyük kurtarma kazısı burada. Ne kadar geniş alanda çalışabilirsek o kadar çok şey kurtarabiliriz.’’ANTANDROSSponsor AkbankMiktar Açıklanmıyor12 yıl boyunca sürüklenen kazı sponsor bulunca birden hızlandıAltınoluk-Edremit karayolunun üçüncü kilometresinde bulunan Antandros Antik Kenti MÖ 8'inci yüzyıldan başlayan ve Roma devrine kadar varlığını sürdüren bir yerleşim. Kentte ilk kazı çalışmaları 1989'da yapıldı. Kazı 2001'den itibaren Balıkesir Müzesi'nin öncülüğüyle Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Gürcan Polat'ın başkanlığında yürütülüyor.Akbank'ın ana sponsorluğu da 2001'de başladı. Buraya Antandros Şehrini Kurtarma, Koruma ve Yaşatma Derneği ve Altınoluk Belediyesi de destek veriyor. Kentte üç alanda kazılar devam ediyor. İyi korunmuş şekilde bulunan yamaç evlerinin mozaik ve duvarlarının restore edilerek önümüzdeki yıl turizme açılması planlanıyor. Önemli bir liman kenti olduğu bilinen kentte kazı çalışmaları bu yıl denizden de devam etti. ODTÜ sualtı topluluğu tarafından yapılan su altı taramasında antik bir mendirek keşfedildi. Edremit Çanakkale karayolu antik kentin üstünden geçiyor. Yolun altında da üstünde de buluntular var. Gürcan Polat ‘‘Akbank bize sponsorluk yapmasaydı bu kazı kesinlikle bu aşamaya gelemeyecekti. Zaten kazı izni almak için de sponsor göstermek zorundasınız’’ diyor. ÇATALHÖYÜKAna sponsorlarKoçbank ve BoeingUzun süreli sponsorlarShell, Thames Water, IBMDiğerleriVisa, Merko, British Airways, Glaxo-Wellcome, KoçSistem, Meptur, Pepsi, Arup, Eczacıbaşı, FiatMiktarKoçbank 1997'den beri 400 bin dolarBoeing 1998'den beri 300 bin dolarEn çok sponsora sahip kazıAnkara'nın 250 km güneybatısındaki Çatalhöyük 9 bin yıllık tarihiyle dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri. Bu yönüyle en çok sponsor çekiyor. Bugünkü kazılar Boeing ve Koçbank'ın ana sponsorluğuyla yürüyor. 1958'de başlayan kazının başkanlığını 1993'ten beri Cambridge ve Stanford Üniversiteleri adına Prof. Ian Hodder yapıyor. ‘‘Çatalhöyük'e bugüne kadar pek çok kurum ve kişi destek verdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı dışında Ankara'daki İngiliz Arkeoloji Enstitüsü, National Geographic Topluluğu, Dayton Vakfı, Avrupa Birliği, Kress Vakfı, Stanford Üniversitesi, Newton Trust, Mcdonald Arkeolojik Araştırma Enstitüsü,
Haber-Percy Trust, Amerikan Ulusal Bilim Vakfı, Flora Vakfı ve Polonya Bilim Akademisi son 10 yıldır Çatalhöyük'e destek veren kurumlar. Visa, Merko, British Airways, Glaxo-Wellcome, KoçSistem, Meptur, Pepsi, Arup, Eczacıbaşı ve Fiat ÅŸirketleri de 2002'ye kadar çeÅŸitli derecelerde destek verdi. Shell, Thames Water, IBM ve Çatalhöyük Dostları uzun süreli sponsorlar.’’ Hodder ticari sponsorların kendilerine çok daha fazlasını yapma imkanı tanıdığını belirtiyor. ‘‘Çatalhöyük gibi çok masraf gerektiren bir alanda son 10 yılda sponsorsuz çok az ilerleme kaydedebilirdik. Çok daha az ölçüde olsa da, 1960'lardaki kazılar da sponsorlar yardımıyla yürütülüyordu.’’ Çatalhöyük'te ana sponsor olan Koçbank'ın 1997'den beri kazıya verdiÄŸi destek 400 bin dolara yaklaÅŸtı. Koç Kültür Sanat Tanıtım Genel Müdürü Özalp Birol bunun Koçbank'ın sponsorluk bütçesinin ortalama dörtte biri olduÄŸunu söylüyor. Çatalhöyük kazılarının diÄŸer ana sponsoru Boeing'in Ticari Uçaklar Satış Direktörü Aldo Basile, Çatalhöyük'e 1998'den beri destek verdiklerini ve bugüne kadar 300 bin doların üzerinde maddi katkı saÄŸladıklarını belirtiyor. APOLLON SMINTHEUS TAPINAÄžISponsor Efes Pilsen Miktar AçıklanmıyorÇimento peÅŸinde koÅŸmaktan yorulan bilim adamları sponsorla rahatladıÇanakkale'nin Ayvacık ilçesi Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Tapınağı’nın kazı ve restorasyonu 1998'den beri Efes Pilsen'in sponsorluÄŸuyla Ankara Ãœniversitesi'nden Prof. Dr. CoÅŸkun Özgünel baÅŸkanlığında sürüyor.Ä°lk kazıları 1866'da yapıldıktan sonra unutularak üzerine zeytinyağı fabrikaları inÅŸa edilen tapınakta Ä°lyada Destanı'na ait kabartmalar var. Tapınak, MÖ 150'de ünlü mimar Alabandalı Hermogenes'in bir öğrencisi tarafından inÅŸa edilmiÅŸ.Gelecek yıl kazıdaki 25'inci yılını dolduracak olan Özgünel, tapınağın Efes Pilsen hariç gereken ilgiyi görmemesinden yakınıyor. ‘‘1980'de tekrar baÅŸlayan kazılara Kültür Bakanlığı kaynak saÄŸladı. 1988-1992'ye kadar Mercedes Türk katkıda bulundu. Ama sonra bütün güçlerini Troya kazısına verince bizi unuttular. Ä°ÄŸneyle kuyu kazdık ve bir de müze kurduk. Devlet bize bu sene 32 milyar lira verdi. Ama 4374 sayılı bütçe yasasıyla bir torba çimento almak için üç teklif almam lazım, köylünün karşısında bile gülünç duruma düşüyoruz. Kazı mı yapayım, çimento peÅŸinde mi koÅŸayım? Biz müteahhit deÄŸiliz ki. Efes Pilsen olmasa Gülpınar'daki restorasyon faaliyetlerini yapamazdık.’’Efes Pilsen Ä°letiÅŸim Müdürü Pınar Tamar ise bir Türk ekibinin kazısını tercih ettiklerini söylüyor. ‘‘Çünkü yabancılar daha kolay kaynak bulabiliyor. Efes Pilsen, 1995'ten beri Assos kazı ve onarım çalışmalarını, 1998'den beri de Gülpınar'ı destekliyor.’’ HATTUÅžASponsor Japon sigara ÅŸirketi Japan Tobacco International (JTI)Miktar Yılda 60 bin dolar70 yıldır Almanlar destekliyordu ÅŸimdi Japonlar devraldıHititlerin baÅŸkenti HattuÅŸa Çorum'un BoÄŸazkale ilçesinde. Kalıntıların Hitit Ä°mparatorluÄŸu'nun baÅŸkentine ait olduÄŸu 1906'da anlaşıldı. 1907'den beri aralıklarla süren kazıların baÅŸkanlığını Alman Arkeoloji Enstitüsü'nden Arkeolog Jürgen Seeher yapıyor. Kazılarda 31 tapınak bulundu. Åžehrin surlarından 70 metrelik bir bölümü Hititlerin yöntemiyle kerpiç üretilerek ayaÄŸa kaldırılıyor. 1931'den beri kazıların masrafını Alman Arkeoloji Enstitüsü üstleniyordu, bir yıldır Japan Tobacco International (JTI) ana sponsor oldu. JTI Kurumsal Ä°ÅŸler Direktörü Mehmet Ali Yula şöyle diyor: ‘‘Arkeolojik kazı insanlık borcudur. Cebinde parası olan herkes buna katkıda bulunmalı. Bizim buradan bir reklam saÄŸlamak hevesimiz yok. Tütün firması olarak sponsorluk yatırımı yapabileceÄŸimiz alanlar kısıtlı. Yıllık 60 bin Euro veriyoruz, ayrı projelerin masrafı da var. Bu destek bizim sponsorluklarımızın yarıdan fazlası. HattuÅŸa'da ekip gayet ciddi. DoÄŸru yere yatırım yaptığımızı düşünüyorum.’’EFES Sponsor 14 ayrı Avusturya ÅŸirketi Miktar Yılda yaklaşık 40 bin EuroAvusturyalılar arkeologlarını destekliyorEfes antik kenti kazılarındaki sponsorluk, Türk kamuoyunun arkeolojiyle hiç ilgilenmediÄŸi dönemin iyi bir örneÄŸi. SponsorluÄŸu hálá sürdüren ÅŸirketlerin çoÄŸunun Türkiye'yle bir iliÅŸkisi yok. Hepsi de, parayı Avusturya Arkeoloji Enstitüsü'nü desteklemek için veriyor. Çünkü 108 yıldır kazıları bu enstitü yapıyor. Kazı baÅŸkanı aynı zamanda enstitünün de baÅŸkanı olan Prof. Dr. Fritz Krinzinger. Kazı masraflarının yaklaşık yüzde 10'unu sponsor ÅŸirketler karşılıyor. Avusturya Merkez Bankası, Creditanstalt Bankası, RZB Bankası, Bank Austria, EVN, Vatech, Verbundplan, Kallinger Bau, Strabag, Treiber, Donau ve Generali Sigorta, Avusturya lotarya ÅŸirketi ve Siemens, Efes'te 2000'de yamaç evine yapılan çatının 12 bin marklık masrafının yüzde 50'sini karşıladı. Merkezi Ä°zmir'de olan Opel Türkiye ise Efes'e araç yardımı yapıyor.TROYASponsor Alman otomotiv ÅŸirketi DaimlerChrysler (15 yıllık desteÄŸini bir süre önce çekti) Alman elektronik ÅŸirketi Siemens (çatı yaptı), elektronik ÅŸirketi ABB.Miktar DaimlerChrysler toplam 1.5 milyon EuroDaimlerChrysler gitti Hektor’un kenti sponsorsuz kaldıÇanakkale'den 22 km uzaklıkta bulunan Troya, ilk yerleÅŸmenin MÖ 3000'de baÅŸladığı, Batı Anadolu'daki en önemli ilk Tunç Çağı kentlerinden biri. Homeros'un Ä°lyada destanı sayesinde herkesin tanıdığı Troya'yı 19. yüzyılda Almanlar bulmuÅŸtu. O günden beri bu antik kente olan ilgileri eksilmedi. Hatta sponsorlar bile Alman ÅŸirketler arasından çıktı.1988'de kazıyı Tübingen Ãœniversitesi'nden Prof. Dr. Manfred Korfman devraldı. Kazının giderlerinin yüzde 80'ini Tübingen Ãœniversitesi, Alman AraÅŸtırma Fonu ve Troya Dostları adı altında bir araya gelen özel bağışçılar karşılıyordu. Daimler Benz ise (daha sonra ÅŸirketin adı DaimlerChrysler oldu) kazının 15 yıl boyunca ana sponsoruydu ve geriye kalan yüzde 20'lik gideri karşılıyordu. Bu yıl Daimler'in sponsorluÄŸu son buldu.Kazı BaÅŸkanı Korfman'ın yardımcılığını yapan Tübingen Ãœniversitesi doktora öğrencisi Arkeolog Rüstem Aslan, kazının yıllık masrafının yaklaşık 200 bin Euro olduÄŸunu ve henüz yeni sponsor bulunamadığını söylüyor. Bu arada bir baÅŸka büyük Alman ÅŸirketi Siemens, ortaya çıkarılan eserlerden megaronun korunması için tasarlanan çatının yapımını büyük oranda üstlendi. ABB (Asea Brown Boveri) ÅŸirketi de çatı yapımına destek oldu. Ama kazı ÅŸimdilik sponsorsuz olarak diÄŸer kaynaklarla yürütülüyor. Kazı ekibi, sponsor bulunmazsa gelecek yıllarda kaynağın yetersiz kalabileceÄŸini söylüyor. Siemens Kurumsal Ä°letiÅŸim Direktörü Alp Yörük toplumun arkeolojiye duyarlılığının artmasının ÅŸirketleri arkeolojik kazılara destek olmaya yönelttiÄŸini söylüyor. ‘‘55 yıldan beri Türkiye'deyiz, bir Türk firması olarak da Anadolu mirasına sahip çıkmak istiyoruz. Troya çok farklı bilim dallarına bir arada çalışma olanağı saÄŸlıyor. Ayrıca yerel yönetim de bu konuda çok destekleyici davranıyor.’’ BÄ°R BAÅžKA MODEL: AFRODÄ°SÄ°ASGeyre Vakfı 2 milyon dolar topladıAydın'ın, Karacasu Ä°lçesi'nin Geyre Belediyesi sınırlarında yer alan Afrodisias antik kenti, Yunan ve Roma dönemine ait arkeolojik SÄ°T'lerin en önemlilerinden biri. Kent 520 hektarlık bir alana yayılıyor. 1979'da açılan eski müzenin kapasitesi yetersiz olduÄŸundan, 15 yıldır elde edilen buluntular bir depoya konuluyor. 1987'de Ä°stanbul'da kurulan Geyre Vakfı, Afrodisias'ın kurtarılması, yeni bir müze kurulması için kaynak yaratmaya çalışıyor. BaÅŸkanlığını Sevgi Gönül'ün yaptığı vakfın kurucularından modacı Vural Gökçaylı aktivitelerle para topladıklarını belirtiyor.‘‘Benim defilelerimle, konser ve çeÅŸitli aktivitelerle para topluyoruz. Sevgi Gönül'ün 100 bin dolar, ErdoÄŸan Gönül'ün 60 bin dolar bağışı olmuÅŸtu. Bize kimse sponsor olmadı ancak biz aktivitelerden kazandığımız parayı oraya koyduk. Müze için 10 milyon dolar lazım, bankada benim tahminim yaklaşık 2 milyon dolar var. Belki temel atıldıktan sonra sponsor bulabileceÄŸiz. Kazı baÅŸkanlığını New York Ãœniversitesi'nden Birth Smith, 10 büyük bilim adamı ile birlikte yapıyor. New York, Paris, Londra ve Ä°zmir'de Afrodisias Dostları adı altındaki dernekler de kaynak saÄŸlıyor.’’PROF. DR. MEHMET ÖZDOÄžANÄ°stanbul Ãœniversitesi Prehistorya Bölüm BaÅŸkanı Devletin sponsorlara vergi indirimi saÄŸlaması lazımYabancı firmaların zaten böyle bir alışkanlığı vardı. Büyük kazılar zaten hep sponsorla yürüyordu. Ancak 5-6 yıldır genel olarak Türkiye'de kültür tarihine ilgi arttı. Eskiden arkeologlar birileri gelip kapılarını çalsın diye bekliyordu. Belediyeler de arkeologları ‘hasım’ görüyordu. Åžimdi yerel yönetimler, kazıların kendi bölgelerine kimlik kazandırabildiÄŸini anlamaya baÅŸladı. Artık STK'lar sponsor bulmakta yardım ediyor. Firmalar da bunun reklamda kullanılabileceÄŸini gördü.Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın kaynaklarını işçi, fotoÄŸraf malzemesi, kağıt almak için kullanırsın, ama öğrenci ekibini beslemeyezsin, yol parası veremezsin. Ödenek sadece kazı süresi için verilir, oysa asıl iÅŸ kazı bittikten sonra baÅŸlar. Kazı sadece kazma kürekle yapılmıyor. Buluntuların yaşını belirlemeye yarayan karbon 14 analizi 5 bin dolara yaptırılıyor. Kazı öncesi toprak altında yüzeyden tarama iÅŸlerini yapan arkeojeofizikçilerin günlüğü 20 bin Euro'dur. Yasal mevzuatın kolaylık saÄŸlayıcı olması lazım. Mevcut yasalara göre kazıya bağış yapılabilmesi için kazının bir kurum olması gerekiyor, kazıya yapılan sponsorluktan vergi indirimi de saÄŸlanmıyor. Bu saÄŸlansa sponsorları daha da teÅŸvik edebilir.Â
button