'Türkiye'yi uçurdunuz da engel mi olduk'

HEPİMİZİN SORUMLULUĞU VAR
“Bu anayasa değişikliği bir partinin değil hepimizin kaderini belirleyecek. Bu anayasa oylamasında tek tek hepimizin ülkemize, bayrağımıza, çocuklarımıza karşı sorumluluğumuz var. Neden ‘hayır’ oyu kullanılması gerektiğini anlatıyorum. Onlar neden ‘evet’ oyu kullanılması gerektiğini anlatamıyorlar. ‘Hayır’ oyu kullananlar teröristtir diyorlar. ‘Evet’ oyu kullanan da ‘hayır’ oyu kullanan da vatandaşımız.

Devlette çift başlılık yok. Kaç tane cumhurbaşkanı var? Bir tane. Kaç tane başbakan var? Bir tane. Bu değişiklik geçerse çift başlılık olacak. Çünkü hem cumhurbaşkanı hem partinin genel başkanı olacak, iki şapkası olacak, iki başlı olacak. Diyorlar ki ‘Bu çıkarsa Türkiye uçacak’... 15 yıldır hükümetteler, istedikleri kararı alıyorlar, kanunu çıkarıyorlar. Siz Türkiye’yi uçurdunuz da, karar aldınız da biz size engel mi olduk? Yok öyle bir şey. ‘Başbakan ayrı cumhurbaşkanı ayrı telden çalarsa...’ Ne zaman ayrı telden çaldılar? Bir araya gelir konuşurlar, doğru yolu bulurlar. Binali Bey’in ayrı telden çalacağını düşünüyor musunuz? Adamı güldürüyorlar. 500 metreden görse Erdoğan’ı, 80 düğmesini 8 saniyede ilikler. Devletin forsunu, uçaklarını, paralarını, imkânlarını kullanıyorlar ama vatandaşa neden evet demesi gerektiğini bir türlü anlatamıyorlar.

SOSYAL YARDIMLAR KESİLMEZ
Devletin forsunu, arabalarını, televizyonlarını, uçaklarını kullanmıyoruz; sadece ve sadece Allahımıza ve vatandaşımıza güveniyoruz. Propaganda yapıyorlar, ‘Hayır oyu çıkarsa sosyal yardım kesilir’ diye. Niye sosyal yardımlar kesilsin, hangi gerekçe ile kesilecek? Biz takipçisi olacağız, beş kuruşu dahi kestirmeyeceğiz.

Bizim tarihimizde hiçbir zaman tek adam olmamıştır. Ne diyorlar: ‘Atatürk de tek adamdı.’ Hayır arkadaşlar, Atatürk tek adam değildi. Yine Mustafa Kemal Atatürk’e Meclis’i fesih yetkisi verilmek istendi 1924 Anayasası görüşülürken. Oy çokluğuyla reddedildi. Diyorlar ki ‘Atatürk tek adamdı’, reddedildi gördünüz, tarih var, tanığı var. Diyorlar ya, ‘Meclis’i fesih yetkisi yoktur’ diye. Bunlar ne söylediklerini bilmiyorlar. Meclis’i fesih yetkisi var, bu TBMM’yi Saray’a bağlamak demektir.

Diyorlar ki, ‘TBMM’yi güçlendiriyoruz.’ Elinden yetkisi alınıp da güçlendirilen bir mekanizmayı ilk defa duyuyorum. 550 milletvekilini 600’e çıkartıyorlar, sayısal olarak güçlendiriyorlar, yetki olarak da indiriyorlar aşağı. Bu anayasa değişikliğiyle üstünlerin, egemenlerin hukukunu getiriyorlar. Yani parti devleti modeli getiriyorlar. Nerede olur bu, eski komünist düzenlerde olur. Herkes komünist partisi üyesidir. Şimdi bir parti devleti kuruyorlar. Diyorlar ki, cumhurbaşkanı tarafsız olmasın aynı zamanda partinin de başı olsun. Bu anayasa değişikliğine göre istersen amcasının oğlu ilkokul mezunu, Burdur’a vali yapabilir. Engel yok.”