'Türkiye'nin Yunanistan'ı fotoğraflamasında usulsüzlük yok'
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 22, 2007 10:21
AB Komisyonu’nun Bölgesel Politikalardan Sorumlu Üyesi Danuta Hübner, Yunanistan’ın hava fotoğraflarının alınması projesine bir Türk şirketinin de dahil olmasında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını, projeyle ilgili uluslar arası ihalenin açık bir şekilde yapıldığını bildirdi.
Hübner, Avrupa Parlamentosu’nun Yunan Üyesi Yorgo Karacaferis’in, söz konusu projeden duyduğu kaygıları içeren yazılı soru önergesini yanıtladı. Karacaferis önergesinde, Yunanistan’ın, ülkenin uydu fotoğraflarını işletme hakkını, ihaleyle "Inta Space Turk" adlı Türk şirketine vermesiyle Yunan kamuoyunda oluşan yankıları gündeme getirdi.
Önergeye göre projeyle ilgili ihalelerden birincisi, Kara Kuvvetleri Coğrafya Servisi adına açıldı. "Enformasyon Toplumu" adlı kurum, 2006 yılının Haziran ayında, "Kara Kuvvetleri Coğrafya Servisi için yeni ürünler üretimi konusunda uydu fotoğrafları tedariki" konusunu ihaleye çıkardı.
İhale bedeli 1 milyon 500 bin euro oldu ve 2006 yılının Kasım ayında, 1 milyon 350 bin euro bedelle Space Consulting AŞ'ye verildi.
İhale şartları ve imzalanan sözleşmeye göre, ülke bazında 25 derecede bir metrelik fotoğraf analizleri gibi uzmanlık gerektiren uydu fotoğrafları çekilmesi öngörülüyordu. Bu koşullar da "İkonos" adlı bir tek uydunun olanaklarını tanımlıyordu. İkonos uydusu, sözleşmelerin de imzalandığı, biri merkezi Ankara'da olan "Inta Space Turk" adlı Türk şirketi ve diğeri de merkezi Münih'te olan "European Space Imaging" adlı şirket olmak üzere iki şirket tarafından işletiliyordu.
Bu normlar tercih edilerek, Avrupa'da bir İtalyan şirketi tarafından işletilen "Quickbird" uydusu ihaleden çıkarıldı. Yunan basını ihaleyi alan şirketin Türk Milli Savunma Bakanlığı’nın teşvikiyle kurulduğu iddiasını da ortaya attı. Uydudan fotoğrafları alınacak yerler arasında, Salamin ve Suda deniz üsleri, Skiros, Limni ve diğer hava üsleriyle tersanelerin bulunması Yunanistan’da bazı çevrelerde duyarlık yarattı ancak birçok kişi de ihalenin Türk firmasına verilmesini destekledi.
Yunan vekil Karacaferis, önergesinde şu soruları sordu:
“Komisyon, Türk Savunma Bakanlığı tarafından kurdurulduğu ancak bir özel sektör şirketiymiş gibi maskelendiği belirtilen şirkete, Topluluk fonları tedarik edilmesi olayının içinde bulundu mu, yoksa bu durumdan Yunanistan’la Topluluk Destek Çerçevesi’nin yöneticileri mi sorumlu? Komisyon, üçüncü bir ülkenin (özellikle, agresif tutumu açık ve ilan edilmiş olan Türkiye gibi bir ülkenin) Topluluk fonlarından da yararlanarak Yunan askeri üslerinin haritalarının çıkarılmasına dahil edilmesinin yarattığı risklerden haberdar mı?”
HÜBNER: İHALE AÇIK, USULSÜZLÜK DE YOK?
AB Komisyonu’nun Bölgesel Politikalardan Sorumlu Üyesi Danuta Hübner ise önergeye verdiği yanıtta, AB üyesi ülkelerin yapısal fonlarla finanse edilen her proje için AB Komisyonu’nu bilgilendirmesinin “gerekmediğini” bildirdi. AB Komisyonu’nun ihalelerin ve firmaların seçimi ya da sözleşmelerin günü gününe izlenmesine, sözleşme türü ne olursa olsun karışmadığını anlatan Hübner, AB’nin merkezi yönetiminden bağımsız sayılan Yapısal Fonlar’ın harcanmasıyla ilgili sorumluluk ve yetkinin üye devletlere ait olduğunu bildirdi.
AB Komisyonu’nun sadece denetim raporları sonucu ortaya konmuş, Üye Devlet yetkilileri tarafından tam olarak çözülemeyen ihale, anlaşma ya da yönetimle ilgili usulsüzlükler sonrasında devreye girebileceğini kaydeden Hübner, “Sayın Üye tarafından gündeme getirilen bu özel konuda usulsüzlük belirtisi yoktur. Proje uluslar arası açık bir ihale sonrasında başlatılmıştır” dedi.
Önergeye göre projeyle ilgili ihalelerden birincisi, Kara Kuvvetleri Coğrafya Servisi adına açıldı. "Enformasyon Toplumu" adlı kurum, 2006 yılının Haziran ayında, "Kara Kuvvetleri Coğrafya Servisi için yeni ürünler üretimi konusunda uydu fotoğrafları tedariki" konusunu ihaleye çıkardı.
İhale bedeli 1 milyon 500 bin euro oldu ve 2006 yılının Kasım ayında, 1 milyon 350 bin euro bedelle Space Consulting AŞ'ye verildi.
İhale şartları ve imzalanan sözleşmeye göre, ülke bazında 25 derecede bir metrelik fotoğraf analizleri gibi uzmanlık gerektiren uydu fotoğrafları çekilmesi öngörülüyordu. Bu koşullar da "İkonos" adlı bir tek uydunun olanaklarını tanımlıyordu. İkonos uydusu, sözleşmelerin de imzalandığı, biri merkezi Ankara'da olan "Inta Space Turk" adlı Türk şirketi ve diğeri de merkezi Münih'te olan "European Space Imaging" adlı şirket olmak üzere iki şirket tarafından işletiliyordu.
Bu normlar tercih edilerek, Avrupa'da bir İtalyan şirketi tarafından işletilen "Quickbird" uydusu ihaleden çıkarıldı. Yunan basını ihaleyi alan şirketin Türk Milli Savunma Bakanlığı’nın teşvikiyle kurulduğu iddiasını da ortaya attı. Uydudan fotoğrafları alınacak yerler arasında, Salamin ve Suda deniz üsleri, Skiros, Limni ve diğer hava üsleriyle tersanelerin bulunması Yunanistan’da bazı çevrelerde duyarlık yarattı ancak birçok kişi de ihalenin Türk firmasına verilmesini destekledi.
Yunan vekil Karacaferis, önergesinde şu soruları sordu:
“Komisyon, Türk Savunma Bakanlığı tarafından kurdurulduğu ancak bir özel sektör şirketiymiş gibi maskelendiği belirtilen şirkete, Topluluk fonları tedarik edilmesi olayının içinde bulundu mu, yoksa bu durumdan Yunanistan’la Topluluk Destek Çerçevesi’nin yöneticileri mi sorumlu? Komisyon, üçüncü bir ülkenin (özellikle, agresif tutumu açık ve ilan edilmiş olan Türkiye gibi bir ülkenin) Topluluk fonlarından da yararlanarak Yunan askeri üslerinin haritalarının çıkarılmasına dahil edilmesinin yarattığı risklerden haberdar mı?”
HÜBNER: İHALE AÇIK, USULSÜZLÜK DE YOK?
AB Komisyonu’nun Bölgesel Politikalardan Sorumlu Üyesi Danuta Hübner ise önergeye verdiği yanıtta, AB üyesi ülkelerin yapısal fonlarla finanse edilen her proje için AB Komisyonu’nu bilgilendirmesinin “gerekmediğini” bildirdi. AB Komisyonu’nun ihalelerin ve firmaların seçimi ya da sözleşmelerin günü gününe izlenmesine, sözleşme türü ne olursa olsun karışmadığını anlatan Hübner, AB’nin merkezi yönetiminden bağımsız sayılan Yapısal Fonlar’ın harcanmasıyla ilgili sorumluluk ve yetkinin üye devletlere ait olduğunu bildirdi.
AB Komisyonu’nun sadece denetim raporları sonucu ortaya konmuş, Üye Devlet yetkilileri tarafından tam olarak çözülemeyen ihale, anlaşma ya da yönetimle ilgili usulsüzlükler sonrasında devreye girebileceğini kaydeden Hübner, “Sayın Üye tarafından gündeme getirilen bu özel konuda usulsüzlük belirtisi yoktur. Proje uluslar arası açık bir ihale sonrasında başlatılmıştır” dedi.