‘Türkiye’nin önünü açın’
Güncelleme Tarihi:
İklim Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil eden heyetin başında bulunan Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı, Başmüzakereci Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele edebilmesi için uluslararası fonlara ihtiyacı olduğunu belirterek “Türkiye’nin önünü açsınlar” dedi.
POLONYA’nın Katowice kentinde 198 ülkenin katılımıyla yapılan İklim Zirvesi’nde sona yaklaşıldı. Yarın önemli bir kararın açıklanması bekleniyor. Türkiye’nin beklentisi büyük. Türkiye, gelişmekte olan ülke olmasına rağmen, gelişmiş ülkeler arasında gösterildiği için Yeşil İklim Fonu ve diğer yatırım desteklerinden faydalanamıyor. Türkiye’yi zirvede 5 bakanlıktan 60 kişilik bir heyet temsil ediyor. Ekibin başında bulunan Birpınar, Hürriyet’e şunları söyledi:
HEDEFİMİZİ KOYDUK
“1992’de yapılan bir hata var. Türkiye emisyon azaltımı yapması gereken ülke sınıfında. Finans yardımı alamayacak ülkeler arasında. Paris Anlaşması’nda bunu düzeltmeye çalıştık. Normalde 2030’da emisyonlarımız 1 milyar 200 bin tona çıkacak. Biz yüzde 21 düşürüp 900 milyon tonlara indirmeyi dünyaya taahhüt ettik. ‘Bizi gelişmekte olan ülkeler sınıfına sokun’ diyoruz. Çünkü gelişmiş ülkelerden finans alacaklar, Yeşil İklim Fonu’ndan. Hibe değil, kredi. Avrupa Yatırım Bankası da bölgesel yatırım projesi yapıyor. Yeşil İklim Fonu’nu yüzde 10 ortak yapıyor, yüzde 90’ını kendisi koyuyor. Özel sektör kaldıracı ile birlikte mesela 20 milyar dolarlık bir proje ortaya çıkıyor. Bu 20 milyar dolarlık projeden de Türkiye faydalanamayacak. Çok taraflı bankaların verdiği kredilerin de önü kesiliyor.
SÖZLERİ TUTMADILAR
Paris’te sözler verildi. Biz aslında Paris Anlaşması’nı kabul etmeyecektik. Hem Merkel, hem de Hollande Cumhurbaşkanımızı aradı. ‘Kendi başkanlığımızda bu işi çözeceğiz’ dediler. Cumhurbaşkanımız da bizi aradı, ‘Bunlar çözeceklermiş, bunu bozmayın’ dedi. Fransızlar yeterince destek vermedi ve çözüm üretemedik. Sözlerini tutmadılar. 198 ülkeye gittik. ‘Bu fonlara ulaşırsak daha fazla yenilebilir enerji yatırımı yapabiliriz’ dedik. Türkiye’nin çevre konusunda AB standartlarına ulaşması için kişi başına ortalama 1000 Euro gerekli. Bunu öz kaynaklarımızla sağlamamız mümkün değil. Uluslararası krediye ihtiyacımız var. Borç istiyoruz, kredi istiyoruz. ‘Bu fonlardan uzaklaşmak demek Türkiye iklim değişikliği ile mücadele edemeyecek demektir.”
SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ BİZİ DESTEKLESİN
Sivil toplum örgütlerine sesleniyorum. Bizi desteklesinler. Biz fonlara ulaşmayı iklim değişikliği ile daha iyi mücadele edebilmek için istiyoruz. Geçenlerde Meclis’te ‘offshore’u çıkardık. Denizin içine rüzgar enerjisi yapabilmek için kıyı kanununu değiştirdik. Ama bir rüzgar paneli 1 milyon dolara yapılıyor. Bunlar için de uluslararası krediye ihtiyacımız var. Yenilenebilir iklim değişikliği ile mücadele için gerekli olan krediler için Türkiye’nin önünü açsınlar. Kapatmasınlar. Açarlarsa Paris Anlaşması’nı bir dakikada Meclis’ten geçiririz. ‘Paris Anlaşması’nı geçirelim’ diyorlar. Bu bir günlük, bir saatlik bir iş. Sonrasında bu fonlardan biz yararlanamayacaksak o zaman iklim değişikliği ile mücadele edemeyeceğiz demek.