Güncelleme Tarihi:
Davutoğlu, İtalya'nın Başkenti Roma'da düzenlenen 2. Libya Temas Grubu toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, son dönemde Libya'yla ilgili temasların yoğunlaştığını belirterek, Türkiye'nin ortaya koyduğu yol haritası ile ilgili faaliyetlerin arttığını söyledi.
Doha'daki toplantıda bu yol haritasının ana unsurlarını taraflarla paylaştıklarını anlatan Davutoğlu, bugüne kadar da uluslararası toplumla bu yol haritasının detaylarını görüştüklerini ve belli bir mutabakat sağladıklarını ifade etti.
Yol haritası etrafında hem Libya Geçici Ulusal Konseyi hem de Muammer Kaddafi ile görüşmelerde bulunduklarını hatırlatan Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bu yol haritasının ana unsurlarını biraz daha detaylandırılmış şekilde Salı günü dünya kamuoyuyla paylaştığını vurguladı.
Bugünkü toplantıda bu yol haritasının bütünü hakkındaki görüşlerini aktardığını kaydeden Davutoğlu, "Ayrıca bizimle temas halinde Geçici Konsey de bir çalışma yapmıştı onlar da yol haritalarını açıkladılar. İki yol haritası arasında çok büyük bir fark yok. Dolayısıyla biz bu yol haritası etrafındaki çalışmalarımızı sürdüreceğiz" dedi.
Davutoğlu, bu yol haritasının iki aşamasından birinin ateşkesin ve insani yardımların girişinin sağlanması olduğunu belirterek, "Biz en kısa sürede, mümkünse 1 hafta ile 10 gün içinde ateşkesin ana unsurlarının devreye sokulması gerektiğini söylüyoruz" diye konuştu.
Libya halkının güvenli bir dönemin başladığını hissetmesinin ardından ikinci aşama olan siyasi sürecin başlaması gerektiğini anlatan Davutoğlu, Kaddafi'nin yönetimi tamamıyla bırakmasının ve ardından Libya'daki bütün tarafların ve şehirlerin katıldığı bir siyasi sürecin başlaması gerektiğini söyledi.
Davutoğlu şöyle konuştu:
"Bugün bir çok katılımcı, Türkiye'nin yol haritasının en uygulanabilir, en doğru yol haritası olduğu kanaatinde fikir beyan ettiler. Zaten Geçici Konseyin yol haritasının bizimkiyle çok paralellik taşıması bizden sonra ortaya konmuş olmasına rağmen, bu çizgide bir mutabakata doğru yol alındığını gösteriyor. Dolayısıyla son derece kapsamlı ve faydalı bir toplantı oldu."
Bundan sonraki toplantının Birleşik Arap Emirlikleri'nde yapılacağını kaydeden Davutoğlu, bir sonraki toplantının ise bir NATO ülkesi olarak Türkiye'de yapılmasını kararlaştırdıklarını ifade etti.
Türkiye'deki toplantıya kadar yol haritasının ana unsurlarının ortaya çıkmasını umduklarını belirten Davutoğlu, Türkiye'deki toplantının barışın tesis edildiği bir toplantı olması için yoğun bir çaba göstereceklerini söyledi.
CLINTON GÖRÜŞMESİ
Davutoğlu, Roma'da ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile de kapsamlı bir ikili görüşme yaptıklarını kaydederek temelde Libya'daki süreç ve Türkiye'nin yol haritası, Suriye başta olmak üzere bölgedeki diğer gelişmeler, uluslararası terörizm ve Bin Ladin sonrası ortaya çıkabilecek tablo ile ilgili unsurlar ve Filistinli taraflar arasındaki uzlaşı konularını ele aldıklarını belirtti.
Clinton'a Filistin uzlaşısının alacağı yön konusundaki kanaatlerini anlattığını dile getiren Davutoğlu, bu anlaşmaya ilişkin uluslararası desteğin önemini vurguladığını belirtti.
Görüşmede, İsrail'in tutumunun da ele alındığını kaydeden Davutoğlu, şunları söyledi:
"İsrail'in uzlaşmaz görüntüden çıkıp bunu bir şans olarak görmesi gerektiğini ve Filistin uzlaşısı ile hem Filistinli taraflar arasında yeni bir ortam doğacağını, hem açık ve şeffaf bir seçim yapılması durumunda Orta Doğudaki demokrasi sürecine büyük bir katkıda bulunacağını, Mısır ve Tunus'taki seçimlerle birlikte, hem de Ortadoğudaki barış sürecinin yeni bir ivme kazanacağını söyledim ve dolayısıyla İsrail'in bütün bu unsurları göz önüne alarak engelleyici tutumdan vazgeçmesi gerektiğini de ifade ettim. Çünkü İsrail'in şu ana kadar Orta Doğu barış sürecinde ayak sürümesinin sebeplerinden biri Filistin'in iki bölünmüş taraf olduğu argümanıydı. O argüman ortadan kalkıyor, artık kimsenin yeni bahanelerin ardına sığınmaması lazım. Barış isteyenlerin masanın etrafında biraraya gelmesi lazım."
Davutoğlu, Roma'da ayrıca, Libya Geçici Ulusal Konseyi, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayid el Nahayan ve Avusturalya Dışişleri Bakanı Kevin Rudd ile de görüşmeler yaptığını belirtti.
Davutoğlu, gazetecilerin İtalyan basınında Türkiye'nin Libya'ya yönelik tutum değişikliğine gittiğine ilişkin yorumlar çıktığını belirtmeleri üzerine de, "Tavır değiştirmedik. Baştan itibaren Libya'da anayasal demokrasinin kurulması gerektiğini söyledik. Ve bunun en kansız yolla olması gerektiğini söyledik. Bu hedefe ulaşmak için biz kendimiz en uygun zamanlamayı yapmaya çalışıyoruz. Yani gösterilen tutumun doğruluğu kadar doğru zamanda gösterilmesi önemli. Bu konuda bütün çabaları yaparak ilerlemeye çalışıyoruz. Yoksa bir tavır değişikliği yok" dedi.
"Başbakanımızın en başta Kaddafi'ye söylediği ile dün kamuoyu önünde söylediği arasında bir tavır farklılığı yok" diyen Davutoğlu, neticeyi elde etmek için uygun zamanlamayı yapmaya çalıştıklarını söyledi.
İSYANCILARA MALİ DESTEK
Libya'daki son durumunun değerlendirildiği Roma'daki toplantıya Türkiye ve ev sahibi İtalya'nın dışında NATO, BM, AB, Arap Birliği, Afrika Birliği ile ABD, Ürdün, Fas, Katar, İngiltere, Fransa ve Almanya'dan temsilciler katıldı.
Toplantıda, Libya'da önümüzdeki döneme ilişkin atılacak adımlar ile muhaliflere mali olanak sağlanması değerlendirildi.
Toplantının ardından konuşan Katar Başbakanı Hamad bin Casim bin Cabir El Tani, nakit sıkıntısı içindeki Libyalı muhaliflere Kuveyt'in 180 milyon dolar yardım taahhüdünde bulunduğunu, ülkesinin de 400 ila 500 milyon dolar katkı sağlayacağını söyledi.
DÖRDÜNCÜ TOPLANTI TÜRKİYE'DE
Zirvede ayrıca Libya Temas Grubu'nun dördüncü toplantısının Türkiye'de düzenlenmesine karar verildi. Sonuç bildirgesinin okunduğu toplantıda BAE Dışişleri Bakanı El Nahyan, Libya Temas Grubunun üçüncü toplantısının BAE'de, dördüncüsünün ise Türkiye'de yapılmasına karar verildiğini söyledi.
Grubun önceki toplantısı, muhaliflerin kurduğu Ulusal Geçiş Konseyi'ni İtalya ve Fransa ile tanıyan birlikte üç ülkeden biri olan Katar'ın başkenti Doha'da yapılmıştı.