Güncelleme Tarihi:
Åžendur tedavisi mümkün olan halk dilinde (kemik erimesi) olarak bilinen hastalığın son derece yaygın bir hastalık olarak toplumda dikkati çektiÄŸini,Âhastalığın önlenmesinde ilaç ve cerrahi yöntemlerden çok eÄŸitime önem verdiklerini belirtti.Â
Türkiye'de ilk kez ADÃœ bünyesinde açılan Osteoporoz Okulu'nda haftada bir gün hastalıkla ilgili eÄŸitici ders verdiklerini belirten Åžendur, soru-cevap ve sohbet ÅŸeklinde geçen derslere kadın ve erkek dönüşümlü olarak 25 kiÅŸinin katıldığını belirtti.Â
Åžendur, şöyle konuÅŸtu:Â
''Osteoporoz hastalığı iskeletin kaynaklarını yıllar boyunca çalar. Aslında hipertansiyon sessiz bir katilse, osteoporoz da sessiz bir hastalıktır. Bunu hastalara aşılamaya çalışıyoruz. Yıllar boyunca kemikten çalan hastalık zamanla vücudun kemik kırığına karşı koyamaz. Osteoporoz nedeniyle ülkemizde yılda 1,5 milyon kırık, 300 bin kalça çıkığı, 250 bin el bileÄŸi kırığı oluÅŸmaktadır.''Â
Kemik kaybının normal ÅŸartlarda kadınlarda yılda,Âyüzde 0.25-1 arasında, erkeklerde ise yaÅŸam boyunca yüzde 20-30 olduÄŸunun altını çizen Åžendur, kemik kütlesindeki her yüzde 10'luk kaybın, kırık riskini 2 katına çıkardığını belirtti.Â
   Â
ALKOL VE SÄ°GARA ALANLAR RÄ°SK ALTINDA
   Â
Osteoporoz Okulu'nda hastaları alkol ve sigara içmemeleri konusunda uyardıklarını belirten Åžendur, hastalık riski taşıyanların başında, alkol ve sigara kullananların yanı sıra, düşük kalsiyumla beslenenler, kısa boy, beyaz ten ve açık göz renginde olanlar ile kolalı içecek tüketenlerin başı çektiÄŸini bildirdi.Â
Åžendur, sözlerini şöyle sürdürdü:Â
''Kemik erimesi görülen hastalar, yaÅŸam kalitesinde bozulma, sosyal yaÅŸamdan uzaklaÅŸma gibi psikolojik sorun yaratan sonuçlarla karşılaÅŸabilirler. Bu hastalığı önlemek insanların kendi elindedir. Bu konuyu hastalarımıza hep iÅŸliyoruz. Kemiklerin kalitesini artırmak hiçbir zaman geç olmadığı gibi, doktora kavuÅŸmakta geç deÄŸildir. Basit egzersizlerle, güneÅŸten yararlanarak hastalığı önleyebilirsiniz.''Â