"Türkiye'nin AB üyeliğinin önündeki en büyük engel..."

Danimarka’nın Avrupa Birliği (AB) dönem başkanlığının sona ermesine bir ay kala, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Danimarka Krallığı AB İlişkileri Bakanı Nicolai Wammen, İstanbul Kültür Üniversitesi’nde bir araya geldi.

Küresel Siyasal Eğilimler Merkezi’nin (GPOT) düzenlediği “Danimarka Dönem Başkanlığı’nda Türkiye-AB İlişkileri” başlıklı konferansa katılan iki bakan, 2002 ve 2012’de AB dönem başkanlığı yapan Danimarka’nın deneyimleri ışığında, Türkiye-AB ilişkilerinin 10 yıl içindeki seyrini analiz etti.
 
Danimarka AB İlişkileri Bakanı Wammen, konuşmasında, ülkesinin 2002’deki dönem başkanlığı sırasındaki demir perde ülkelerini bile kapsayan genişleme sürecinde, Türkiye ile de müzakerelerin başladığını hatırlattı.

 
“İLİŞKİLERİ TEKRAR CANLANDIRMAYA ÇALIŞIYORUZ”
“Geçen son altı ayda, Türkiye ile ilişkileri tekrar canlandırmak istedik. Türkiye, AB’ye dâhildir ve üye ülke olmasını çok istiyoruz” diyen Wammen, ‘Pozitif Gündem’i, ilişkilerin canlanması ve işbirliği amacıyla ortaya attıklarını ifade etti.
 
Türkiye’nin büyüyen bir ekonomi, çekici bir yatırım alanı olduğunu vurgulayan Danimarkalı Bakan, “10 yılda Türkiye’de çok şey değişti, olumlu gelişmeler oldu” dedi.
 
“BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ÇOK ÖNEMLİ”
Kıbrıs Rum Yönetimi’nin AB’de bulunmasının ve bir sonraki dönem başkanı olmasının, AB ile Türkiye arasındaki aşılması zor sorunlardan biri olduğunu belirten Wammen, Türkiye’nin AB üyeliği için halletmesi gereken en önemli sorunlardan birinin, basın özgürlüğünün kısıtlılığı olduğunu belirtti.
 
“Basın özgürlüğü çok önemlidir. Gazetecilerin yargılandığı birçok dava için AB çok endişeli” diyen Wammen, Kürt sorununa ve yeni anayasa hazırlıklarına da özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
 
“TÜNELİN SONUNDA IŞIK GÖRÜYORUM”
AB’nin üye sayısının 10 yılda 15 ülkeden 27 ülkeye yükseldiğini söyleyen Wammen, Türkiye’nin üyeliği içinse, “Tünelin sonunda ışık görüyorum, Türkiye’nin üyeliği açısından, geçmişteki sorulanları aştığımıza inanıyorum, iyimserim. Bağış ve ben, önemli adımlar atmak için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
 
Önümüzdeki haftalarda da yakın çalışmaya devam edeceklerini açıklayan Wammen, “büyüyen bir ekonomi olarak Türkiye’nin çevresel sorunlar yaşamaya başladığını” da hatırlattı.
 
“Birbirimize sunacak ve birbirimizden öğrenecek çok şeyimiz var” diyen Bakan, “Türkiye, sadece AB’ye üye olmak isteyen bir ülke değil, pek çok alanda etkisi olan büyük bir ülkedir” diye konuştu.
 
“DANİMARKA AB BAŞKANLIĞI BİZE HEP UĞUR GETİRDİ”
Değerlendirmelerine, “AB ile Türkiye ilişkilerinde ihtiyaç duyulan, birbirimize çok net ve direkt davranmamızdır” sözleriyle başlayan Bağış ise Danimarka dönem başkanlığının, 2002’de de, bu yıl da, Türkiye’ye hep uğur getirdiğini söyledi.
 
“2002’DE AB İLK KEZ KENDİNİ BAĞLAYAN BİR KARAR ALDI”
2002’deki süreci, “Hedefimiz olan net bir tarih yerine, bir tarih tarifi almıştık. Bu tarif, kritik kriterlerin aşılması gerektiği şeklindeydi. Hepimiz hem yorgunduk hem de bu karar keyfimizi kaçırmıştı. Oysaki AB ilk kez kendini bağlayan bir karar almıştı. Ondan sonra iktidar-muhalefet el ele verdik ve reformları gerçekleştirdik” diye anlatan Bağış, 2012 dönemiyle ilgili sıkça tartışılan konulara değindi.
 
“2012 DÖNEM BAŞKANLIĞINDA POZİTİF GÜNDEMİ İCAT ETİK”
“Kıbrıs Rum Kesimi’nin AB başkanlığında, Türkiye-AB ilişkileri ne olacak?”, “Reformlardan vaz mı geçiliyor?”, “Türkiye, AB defterini tamamen kapatacak mı?” gibi sorulara cevaben, ‘Pozitif Gündem’i icat ettiklerini belirten Bakan Bağış, bazı ülkelerin haksızca Türkiye’nin önüne koyduğu engellerin etrafından dolaşabilmeyi sağlayacak olan bu program kapsamında, siyasi nedenlerle kapalı olan sekiz ayrı fasıl ile ilgili çalışma grupları oluşturmaya başlandığını ifade etti.
 
“AÇILMAYAN FASILLARIN KONULARI ELE ALINACAK”
Türkiye’nin 13 faslı resmen açmış olmasına rağmen, Kıbrıs Rum Kesimi’nin etkisiyle bazı fasılların açılamıyor oluşuna dikkati çeken Bağış, çalışma gruplarında, enerji, uluslararası güvenlik, terörle mücadelede işbirliği gibi konuların ele alınacağını; teknik ekiplerin çalışmaya başladığını dile getirdi.
 
“DÜNÜN TABULARI, GÜNLÜK HAYATIN PARÇASI OLDU”
AB’ye girmenin sadece bazı fasılları açmaktan ibaret olmadığını belirten Bağış, yapılan reformlara dikkati çekti ve “Dünün tabuları bugün günlük hayatımızın bir parçası oldu” diye konuştu.
 
Türkiye’de reformlar yavaşladı diyen yabancı yetkililere cevaben de “Son üç yılda gerçekleştirdiğimiz reformlar derecesinde reform yapabilen AB ülkesi var mı? İğneyi kendinize, çuvaldızı başkasına batırın” dedi.
 
Bağış sözlerini, “İnşallah önümüzdeki süreçte iktidar-muhalefet el ele verir, reformlara devam ederiz” temennisiyle sonlandırdı.

skutsal@hurriyet.com.tr

https://twitter.com/seblakutsal

Sebla Kutsal