Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 Eylül askeri darbesinin 43'üncü yıl dönümü nedeniyle Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde düzenlenen 'Yeni Anayasa Sempozyumu'nda konuştu. Erdoğan, Türkiye'nin bundan 43 yıl önce cumhuriyet tarihinin en karanlık dönemlerinden birini yaşadığını belirterek, "Neredeyse her hanenin yaşanan acılardan nasibini aldığı o meşum günler hafızalarımızdan asla silinmedi, silinmeyecek. Şu Ulucanlar Cezaevi'nin, Mamak Cezaevi'nin, Diyarbakır Cezaevi'nin, Sağmalcılar Cezaevi'nin dili olsa da o günleri anlatsa. İdamından sonra yargılandığı suçla ilgisinin olmadığı ortaya çıkan veya Hüseyin Kuru Mahmutoğlu gibi işkence ile öldürülen gençlerimizin vebali darbecilerin yakasını öteki dünyada da bırakmayacaktır. Darbenin üzerinden 7-8 yıl geçtikten sonra idamla yargılananlar dahil; dipçik darbeleri ile cezaevine tıkılanların tamamına yakını serbest kaldı. Sadece bu örnek bile yargılamasından infazına tüm safhaları ile yapılan işin ne kadar göstermelik olduğunun işaretidir. Tabi 12 Eylül yönetiminin ülkemizin kalbine sapladığı en büyük hançer, üzerinde hala konuştuğumuz, tartıştığımız 1982 darbe anayasasıdır" dedi.
'ÖZGÜRLÜKÇÜ ANAYASA HEDEFİMİZDEN VAZGEÇMEDİK'
Mevcut anayasanın 23 kez değiştirilmiş olmasına rağmen hala bir darbe anayasası olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Yapılan değişikliklerin her biri elbette önemlidir. Ama her değişikliğin anayasanın yazım ve anlam bütünlüğünü bozduğu da bir gerçektir. Bu amaçla yaklaşık 10 yıl önce Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altından bir yeni anayasa çalışması başlattık. Daha önceki anayasa değişikliklerine göre, en geniş siyasi katılımlı bu çalışma muhalefet partilerinin tabiri caizse yan çizmeleri sebebiyle akim kaldı. Buna rağmen ülkemizi yeni, sivil, demokratik, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasaya kavuşturma hedefimizden vazgeçmedik. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçiş yapılırken anayasayı tümden, yeniden yazma teklifimiz yine muhalefetin uzlaşmaz tavrı sebebiyle maalesef hayata geçemedi. Yine de milletimize verdiğimiz sözün takipçisi olmayı sürdürdük. Milletimizi hak ettiği anayasaya kavuşturma idealimizden hiç kopmadık" diye konuştu.
'MUHALEFET, YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARINDA ORTADAN KAYBOLUYOR'
Geçen yıl anayasa konusunda söyleyecek sözü olan bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla bir dizi çalıştay düzenlediklerini hatırlatan Erdoğan, "Ardından da diğer siyasi partilerle müzakereye esas olacak ve milletimize takdim edeceğimiz kendi anayasa metnimizi hazırladık. Maalesef bu süreçte Cumhur İttifakı ortakları MHP ve AK Parti dışında yeni bir anayasa metni hazırlayan siyasi teşekkül çıkmadı. Muhalefet cenahı sürekli lafını etmesine, her fırsatta istismarını yapmasına rağmen, iş somut adım atmaya geldiğinde hemen dümeni başka tarafa kırıp, ortadan kayboluyor. Bu defa da aynısını yaptılar. Yeni bir anayasa yerine 'dostlar alışverişte görsün' kabilinden tutarsız ve anlamsız bir metni ortaya atıp, kendi dünyalarına daldılar. Gerçi onlara da hak vermemek elde değil. Parti içinde ayrı kavga, ittifak ortakları arasında ayrı kavga. Yurt içine ayrı selam, yurt dışına ayrı selam. Kendi kişisel hesaplarının ve kavgalarının içine bu kadar gömülmüşken yeni anayasa gibi vakit, emek ve birikim gerektiren bir konuyla kim niye uğraşsın ki" dedi.
Kendilerinin millete karşı hem sorumluluklarının hem de sözlerinin olduğunu belirten Erdoğan, "Bunun için yeni anayasa meselesi daima gündemimizin ilk sıralarında yer almayı sürdürüyor. İletişim Başkanlığımız ile Hukuk Politikaları Kurulumuzun düzenlediği bu sempozyumu da yeni anayasa kararlılığımızın bir ifadesi olarak görüyorum. Sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçenleri ve katılımcıları tebrik ediyorum. Türkiye Yüzyılı hedefimizin unsurlarından biri olan yeni anayasayı milletimize kazandırana kadar çalışmayı, gayret etmeyi, mücadeleyi asla bırakmayacağız" diye konuştu.