Türkiye’ye bağımız güçlü ama ucuz işçi için Polonya’yı seçtik
Güncelleme Tarihi:
Ömür KIRBAŞLI
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2007 00:00
Goodyear Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölge Başkanı Jarro Kaplan, "1927 yılından beri Türkiye’deyiz. İzmit’teki fabrikamızı modernleştirdik. Türkiye’ye çok güçlü bağlıyız. Ancak, artık işçilik örneğin Polonya’da Türkiye’nin 3’te biri düzeyinde. Bu yüzden son 100 milyon dolarlık yatırımımız Polonya’ya gerçekleşti" dedi.
DÜNYANIN önde gelen lastik üreticilerinden Goodyear’ın Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölge Başkanı Jarro Kaplan, Goodyear’ın yatırım stratejisinde işçi maliyeti yüksek gelişmiş Avrupalı ülkeler olmadığını belirterek, 100 milyon doları bulan yeni yatırımlarını Türkiye’den daha cazip olan Polonya’ya yaptıklarını söyledi. Kamyon lastiğinde geleceği gösteren teknolojiyi yakaladıklarını ifade eden Kaplan "Şimdiye kadarki en gelişmiş kamyon lastiği hattına sahibiz" dedi. Kaplan, 15 yıldır bu sektörde olduğunu belirterek geliştirdikleri ’Max teknolojisi’yle geleceğin kamyon lastiklerini üreteceklerini söyledi.
TÜRKİYE’YE ÇOK GÜÇLÜ BAĞLIYIZ: Goodyear’ın Türkiye’de 1927 yılından beri faaliyet gösterdiğini belirten Kaplan, şirketin 1961 yılında yasal yapıya kavuştuğunu ve böylece uzun soluklu bir yola başladıklarını dile getirdi. Bu yüzden Türkiye’ye bağlarının çok güçlü olduğunu vurgulayan Kaplan, bu yapının Türkiye’de özellikle son 20 yılda genişlediğini ifade etti. Kaplan, şöyle konuştu: "Türkiye’de ekonomi inişli çıkışlı bir grafik sergilese de giderek artan, büyüyen bir performansa ve pazara sahip. Aynı zamanda Güney Avrupa ve Ortadoğu’daki en istikrarlı pazar Türkiye. Bu yüzden İzmit’teki fabrikamızı da modernleştirdik."
TÜRKİYE’YE OLSUN İSTERDİM: Türkiye’de kaldığı dönemde Türk insanını ve Türkiye’yi sevdiğini sürekli dile getiren Kaplan, ancak kendileri için Türkiye’nin yatırım için yeterince cazip olmadığını savundu. En son Goodyear’ın Polonya’da 100 milyon doların üzerinde bir yatırım gerçekleştirdiğini söyleyen Kaplan, Niye yatırım Türkiye’ye yapılmadı sorusunu şöyle yanıtladı: "Türkiye’ye yatırım yapılmasını kişisel olarak ben de çok isterim. Ancak Türkiye pazarında maliyet yapısı çok elverişli değil. Türkiye’de işçi maliyeti, Polonya’ya göre 3 kat, Rusya’ya göre 5-6 kat daha fazla. Avrupa Birliği ülkelerinde lastik üreticileri devlet desteği alıyor. Polonya’ya yatırım yapmamızın altında yatan nedenlerden birisi de bu."
MAX TEKNOLOJİSİ: Goodyear, yeni nesil kamyon lastiklerinde çok farklı amaçlara göre ürün gamını geliştirirken tüm bu yeniliklere ’Max teknoloji’ adı altında birleştiriyor. Daha az yakıt harcanmasını sağlayan, daha uzun ömürlü, ıslak zeminde daha iyi fren mesafesine sahip ve yuvarlanma direnci daha başarılı olan bu yeni nesil kamyon lastikleri aynı zamanda daha düşük karbon salınımıyla çevresel avantaj sağlıyor. Yeni sırt tasarımları, gövde yapısı ve ebatlarıyla KMax, FuelMax ve AirMax isimlerini taşıyan Max’li yeni teknoloji, RHS II, RHD II ve uzunyol Marathon LHS II ve LHD II lastiklerine başarılı bir performans sağlıyor. Airmax teknolojilisine sahip olanların özelliği lastiğin çapını artırmadan içindeki havanın hacmini artırmak. İçinde daha yüksek hava bulunan lastik daha düşük ısıda çalışıyor bu sayede daha uzun ömür ve artan yük kapasitesi ve düşük işletme maliyeti gibi yararlar sağlıyor. FuelMax teknolojili lastiklerin ise yuvarlanma direncinin daha düşük. Özel sırt deseninine sahip bu lastikler 100km’de 30 litre harcayan, yıllık 150 bin kilometre yapan 40 tonluk bir kamyonda yılda 1350 Euro’ya varan tasarruf sağlayabiliyor.
Lastiğin tomografisi insandan hassas çekiliyor
GOODYEAR, insanlardaki hastalıkların araştırılmasında kullanılan bilgisayarlı tomogrofi sisteminden eskiyen kamyon lastiklerinin yenilenmesinde yararlanıyor. Eskiyen lastik, karkasının sağlamlığına göre bir kaç kez kaplanıp yenilenebiliyor. Bunun için eski lastiğe sıcak ya da soğuk kaplama yöntemlerinden birisi uygulanıyor. Günümüzde eskiyen lastiklerin tekrar kullanımının oldukça önemli bir pazar haline geldiğini belirten Goodyear uzmanları, yenileme yöntemini şöyle anlatıyor: "Eski lastiğinizi inceleyip tekrar kaplanıp kaplanamayacağına bakılıyor. Kaplama kararı verildiğinde insanlarda kullanılan teknolojiye göre yüzde 20 daha hassas olan bilgisayarlı tomografiden yararlanılıyor. Tomografi sonucunda eski lastiğin yıpranma durumunu inceleyip eskiyen ve deforme olan bölgeleri tespit ediliyor. Bu yöntemle hassas şekilde incelenen lastiğin yenilenebilir olup olmadığı ve kaplama yapılacaksa bunun ne şekilde yapılacağına bir kez daha bakılıyor. İşleme alınan eski lastik 5 saatte müşteriye teslim ediliyor. Lastiğin yenilenmesinin ardından fiyatı yeni lastiğe göre yüzde 50-60 daha ucuza maloluyor. "
Delinince kendi kendini onarıyor
GOODYEAR’ın Duraseal kamyon lastikleri, delinme sırasında kendi kendini onarabiliyor. Lastiğin yapısında bulunan sıvı kauçuk çapı 6 milimetreye kadar olan bir cisim lastik sırtına girdiğinde o bölgeye akıyor ve sızdırmazlık sağlıyarak havanın kaçmasını engelliyor. Paris-Dakar’da yarışan bu ürün, özellikle delinme ve yıpranmaların sık yaşandığı inşaat ve maden sektörü için çalışan araçlarda, çöp kamyonlarında başarılı sonuçlar veriyor.
TÜRKİYE’YE ÇOK GÜÇLÜ BAĞLIYIZ: Goodyear’ın Türkiye’de 1927 yılından beri faaliyet gösterdiğini belirten Kaplan, şirketin 1961 yılında yasal yapıya kavuştuğunu ve böylece uzun soluklu bir yola başladıklarını dile getirdi. Bu yüzden Türkiye’ye bağlarının çok güçlü olduğunu vurgulayan Kaplan, bu yapının Türkiye’de özellikle son 20 yılda genişlediğini ifade etti. Kaplan, şöyle konuştu: "Türkiye’de ekonomi inişli çıkışlı bir grafik sergilese de giderek artan, büyüyen bir performansa ve pazara sahip. Aynı zamanda Güney Avrupa ve Ortadoğu’daki en istikrarlı pazar Türkiye. Bu yüzden İzmit’teki fabrikamızı da modernleştirdik."
TÜRKİYE’YE OLSUN İSTERDİM: Türkiye’de kaldığı dönemde Türk insanını ve Türkiye’yi sevdiğini sürekli dile getiren Kaplan, ancak kendileri için Türkiye’nin yatırım için yeterince cazip olmadığını savundu. En son Goodyear’ın Polonya’da 100 milyon doların üzerinde bir yatırım gerçekleştirdiğini söyleyen Kaplan, Niye yatırım Türkiye’ye yapılmadı sorusunu şöyle yanıtladı: "Türkiye’ye yatırım yapılmasını kişisel olarak ben de çok isterim. Ancak Türkiye pazarında maliyet yapısı çok elverişli değil. Türkiye’de işçi maliyeti, Polonya’ya göre 3 kat, Rusya’ya göre 5-6 kat daha fazla. Avrupa Birliği ülkelerinde lastik üreticileri devlet desteği alıyor. Polonya’ya yatırım yapmamızın altında yatan nedenlerden birisi de bu."
MAX TEKNOLOJİSİ: Goodyear, yeni nesil kamyon lastiklerinde çok farklı amaçlara göre ürün gamını geliştirirken tüm bu yeniliklere ’Max teknoloji’ adı altında birleştiriyor. Daha az yakıt harcanmasını sağlayan, daha uzun ömürlü, ıslak zeminde daha iyi fren mesafesine sahip ve yuvarlanma direnci daha başarılı olan bu yeni nesil kamyon lastikleri aynı zamanda daha düşük karbon salınımıyla çevresel avantaj sağlıyor. Yeni sırt tasarımları, gövde yapısı ve ebatlarıyla KMax, FuelMax ve AirMax isimlerini taşıyan Max’li yeni teknoloji, RHS II, RHD II ve uzunyol Marathon LHS II ve LHD II lastiklerine başarılı bir performans sağlıyor. Airmax teknolojilisine sahip olanların özelliği lastiğin çapını artırmadan içindeki havanın hacmini artırmak. İçinde daha yüksek hava bulunan lastik daha düşük ısıda çalışıyor bu sayede daha uzun ömür ve artan yük kapasitesi ve düşük işletme maliyeti gibi yararlar sağlıyor. FuelMax teknolojili lastiklerin ise yuvarlanma direncinin daha düşük. Özel sırt deseninine sahip bu lastikler 100km’de 30 litre harcayan, yıllık 150 bin kilometre yapan 40 tonluk bir kamyonda yılda 1350 Euro’ya varan tasarruf sağlayabiliyor.
Lastiğin tomografisi insandan hassas çekiliyor
GOODYEAR, insanlardaki hastalıkların araştırılmasında kullanılan bilgisayarlı tomogrofi sisteminden eskiyen kamyon lastiklerinin yenilenmesinde yararlanıyor. Eskiyen lastik, karkasının sağlamlığına göre bir kaç kez kaplanıp yenilenebiliyor. Bunun için eski lastiğe sıcak ya da soğuk kaplama yöntemlerinden birisi uygulanıyor. Günümüzde eskiyen lastiklerin tekrar kullanımının oldukça önemli bir pazar haline geldiğini belirten Goodyear uzmanları, yenileme yöntemini şöyle anlatıyor: "Eski lastiğinizi inceleyip tekrar kaplanıp kaplanamayacağına bakılıyor. Kaplama kararı verildiğinde insanlarda kullanılan teknolojiye göre yüzde 20 daha hassas olan bilgisayarlı tomografiden yararlanılıyor. Tomografi sonucunda eski lastiğin yıpranma durumunu inceleyip eskiyen ve deforme olan bölgeleri tespit ediliyor. Bu yöntemle hassas şekilde incelenen lastiğin yenilenebilir olup olmadığı ve kaplama yapılacaksa bunun ne şekilde yapılacağına bir kez daha bakılıyor. İşleme alınan eski lastik 5 saatte müşteriye teslim ediliyor. Lastiğin yenilenmesinin ardından fiyatı yeni lastiğe göre yüzde 50-60 daha ucuza maloluyor. "
Delinince kendi kendini onarıyor
GOODYEAR’ın Duraseal kamyon lastikleri, delinme sırasında kendi kendini onarabiliyor. Lastiğin yapısında bulunan sıvı kauçuk çapı 6 milimetreye kadar olan bir cisim lastik sırtına girdiğinde o bölgeye akıyor ve sızdırmazlık sağlıyarak havanın kaçmasını engelliyor. Paris-Dakar’da yarışan bu ürün, özellikle delinme ve yıpranmaların sık yaşandığı inşaat ve maden sektörü için çalışan araçlarda, çöp kamyonlarında başarılı sonuçlar veriyor.