Türkiye’ye alkış
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2006 00:00
ABD Sağladıkları olağanüstü destekten dolayı, büyükelçilik olarak tüm Amerikalılar adına Türkiye’ye takdirlerimizi sunarız.
KANADA Vatandaşlarımız, kötü günlerin tatlı hatırası olarak Mersin ve Adana’yı unutmayacaklar. Türklere minnettarız.
Lübnan'daki İsrail bombardımanı ve önümüzdeki günlerde gerçekleşmesi beklenen işgal sinyalleri, bütün dünyayı bu ülkede yaşayan vatandaşlarını bir an önce tahliye etmeye zorluyor. Tahliyede en büyük rolü ise Kıbrıs Rum Kesimi’nin yetersiz kalması üzerine Türkiye oynuyor. Karadan ve denizden her türlü olanaklarını Lübnan’daki yabancı ülke vatandaşlarının tahliyesine sunan Türkiye, bu insanlara karşı misafirperverliğiyle de büyük övgü alıyor. Çoğunluğu çifte pasaport taşıyan 9 ülkenin vatandaşları Türkiye üzerinden tahliye edilecek. Bu ülkeler Avustralya, Kanada, ABD, Arjantin, Brezilya, Almanya, Meksika, Moldova ve İsveç.
ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden yapılan basın açıklamasında şöyle denildi: "Lübnan’dan tahliye edilen Amerikan vatandaşları önümüzdeki günlerde ABD’ye dönüşlerini Türkiye üzerinden yapacaklardır. Bu sürecin kolaylaştırılmasında sağladıkları olağanüstü destekten dolayı Türk Hükümeti’ne, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve Mersin’deki yetkililere yürekten minnettarız. Büyükelçilik olarak tüm Amerikalılar adına Türkiye’ye takdirlerimizi sunarız."
DUŞUMUZ BİLE VAR
Kanada’nın Türkiye Büyükelçisi Yves Brodeur da, "Vatandaşlarımız sıkıntı, stres ve korku yaşadıkları günlerin yanında tek tatlı hatıra olarak yardım elini uzatan Türk halkını, Mersin ve Adana’yı unutmayacaklar. Yardımları nedeniyle Türk Hükümeti’ne, Adana ve Mersin valileri ve belediye başkanları ile diğer yöneticilere teşekkür ederim. Türkler’e minnettarız" dedi. Mersin’de gemiden inen Kanada vatandaşları Türkiye’ye teşekkürlerini dile getirirken Kanada basını da "Türkiye, tahliye edilen vatandaşlar için üzerine düşenden fazlasını yapıyor; yiyecek içecek ikram ediliyor, duş imkanı sunuluyor" diye yazdı.
AVUSTRALYA İDDİASI YALAN
Tahliyede yavaş hareket ettiği, yetersiz kaldığı için "çifte rezervasyon" gibi bahanelere sığınan Avustralya Hükümeti, Lübnan’daki çoğu Lübnan asıllı vatandaşını ABD ve İngiltere gibi organize bir şekilde tahliye etmekte yetersiz kalması nedeniyle de etnik ayrımcılık suçlamalarına maruz kalıyor. Hükümet, 6 bin kadar vatandaşının dün itibarıyla 6 gemi ile tahliyelerine başlanacağını ve yarın işlemin tamamlanacağını öne sürdü. Avustralyalıların çifte rezervasyon iddiası uydurma çıktı. Bir Türk gemisinin Beyrut’tan tahliye için anlaştığı Avustralyalıları yüzüstü bırakıp daha fazla para veren Kanadalıları aldığı iddiası, Ak-Fer Deniz Taşımacılığı Şirketi yetkilileri tarafından yalanlandı. Şirket yöneticisi Hamit Görgün, "Biz Avustralya ile bir anlaşma yapmadık ki bozalım. Kimseyi yüzüstü bırakmadık" dedi.
60 bin insan yollara düştü
LÜBNAN-Kıbrıs ve Lübnan-Türkiye arasında, tarihte görülmemiş bir insan trafiği yaşanıyor. Tahliye yaklaşık 60 bin kişiyi kapsıyor. ABD’nin konsolosluk işlerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Maura Harty, Amerikalıların Lübnan’dan taşınmasında şimdiye kadar yararlanılan Güney Kıbrıs’taki kapasitenin yetersiz kaldığını belirterek, "tahliye işleminde şimdi Mersin üzerine yoğunlaşıyoruz" dedi.
RUMLAR YETERSİZ
Lübnan’dan tahliye edilenlerin ilk günlerde götürüldüğü Kıbrıs Rum Kesimi’nin olanakları, gelenleri ağırlamakta ve ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyor. Rumlar, sayıları gittikçe artan yabancıları kabul edebilmek için yardım istedi. Rum yetkililer, gelenlerin gidenlerden çok fazla olması nedeniyle insani krizle başa çıkmanın güçleştiğini ve yalnızca Avrupa Birliği vatandaşlarını kabul etmek zorunda kalabileceklerine dikkat çekiyorlar.
İnegöl köfte, pilav, salata![/images/100/0x0/55ea3a42f018fbb8f8729e03]()
Lübnan’dan kaçış hattının aktarma merkezi Adana oldu. Deniz ve karayolu ile Mersin ve Hatay’a gelenler, otobüslerle Adana’ya ulaştırılıp, savaşın ilk şokundan kurtarıldıktan sonra, uçaklarla ülkelerine gönderiliyor. Valilik, Belediye ve Adana Havalimanı’nda bu hizmetlerin koordinasyonu için özel birimler oluşturuldu. Kızılay, uyku tulumu ve battaniye sağladı. Günde 2 bin kişiye yemek dağıtımı için özel bir yemek şirketiyle anlaşma sağlandı. Adana’da Serinevler spor salonunda konaklayan Kanadalılara gece İnegöl köfte, pilav, salata, meyve suyu ve lokma tatlısı ikram edildi. Konuklara sabah kahvaltısında ise içinde kaşar, beyaz peynir, domates, salatalık ve yeşil biber bulunan sandviç ve meyve suyu dağıtıldı. Kanadalı yetkililer, akşam yemeğinde et bulunması nedeniyle kahvaltı için verilen sandviçte et olmamasını istedi.
Lübnan dolmuşu
Lübnan’dan kaçanların tahliye işlemleri önceki gece saat 23.10’da gelen deniz otobüsüyle başlayıp, sabaha kadar![/images/100/0x0/55ea3a42f018fbb8f8729e05]()
sürdü. Kanada hükümetinin girişimleri sonucu, merkezi KKTC’nin Magosa kentinde bulunan Ak- Fer Deniz Taşımacılığı Şirketi’nden kiralanan Saint- Vincent bayraklı ’Emeraud’ adlı deniz otobüsü ile 17’si ABD’li, kalanı Kanadalı olmak üzere 221 kişi Mersin’e getirildi. Deniz otobüsü daha sonra da sürekli olarak Lübnan’dan Mersin’e insan taşıdı. Beyrut’tan ayrıldıktan sonra Magosa’da yakıt ikmali yapan "Akgünler- I" adlı deniz otobüsüyle 191, "Prince of Girne" adlı deniz otobüsüyle 94, "Akgünler-III" adlı deniz otobüsüyle 364 Kanadalı Mersin’e ulaştı. Böylece bir gecede Beyrut’tan kaçan 17’si ABD’li, 853’ü Kanadalı 870 kişi Mersin’e getirilmiş oldu.
En hızlısı Amerikalılar
Vatandaşlarını Lübnan’dan tahliyede en hızlı davranan ülkelerin başında ABD geliyor. Çoğunluğu Lübnan asıllı 5 bin Amerikalının tahliyesini bugün tamamlamaya kararlı olan ABD, deniz piyadelerinin yardımıyla, limanların dışındaki sahillerden bu insanları savaş gemilerine bindiriyor. Helikopterlerle koruma sağlayan deniz piyadeleri, yaralıları, çocukları kucaklarında taşıyarak yardımcı oluyor. Tahliyeye katılan savaş gemilerinden USS Trenton, 2 bin Amerikalıyı Kıbrıs’a taşıyacak.
Başbakan hem uçağıyla götürdü hem karşıladı![/images/100/0x0/55ea3a42f018fbb8f8729e07]()
Avustralya’nın Türk gemisine daha fazla para verip kendi vatandaşlarını taşımakla suçladığı Kanada tahliyede çok aktif. Kanada Başbakanı Stephen Harper, Lübnan’dan Larnaka’ya getirilen vatandaşlarını kendi uçağına alıp ülkesine götürdü. Harper, Avrupa’ya yaptığı resmi bir ziyaretin ardından uçağını Larnaka’ya yönlendirerek buradaki 63 Kanada vatandaşını aldı. Harper, dün sabah Ottawa’ya varan uçaktan inen vatandaşlarını eşi Laureen ve Dışişleri Bakanı Peter MacCay ile birlikte tek tek karşılayarak geçmiş olsun dileklerini sundu.
ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden yapılan basın açıklamasında şöyle denildi: "Lübnan’dan tahliye edilen Amerikan vatandaşları önümüzdeki günlerde ABD’ye dönüşlerini Türkiye üzerinden yapacaklardır. Bu sürecin kolaylaştırılmasında sağladıkları olağanüstü destekten dolayı Türk Hükümeti’ne, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve Mersin’deki yetkililere yürekten minnettarız. Büyükelçilik olarak tüm Amerikalılar adına Türkiye’ye takdirlerimizi sunarız."
DUŞUMUZ BİLE VAR
Kanada’nın Türkiye Büyükelçisi Yves Brodeur da, "Vatandaşlarımız sıkıntı, stres ve korku yaşadıkları günlerin yanında tek tatlı hatıra olarak yardım elini uzatan Türk halkını, Mersin ve Adana’yı unutmayacaklar. Yardımları nedeniyle Türk Hükümeti’ne, Adana ve Mersin valileri ve belediye başkanları ile diğer yöneticilere teşekkür ederim. Türkler’e minnettarız" dedi. Mersin’de gemiden inen Kanada vatandaşları Türkiye’ye teşekkürlerini dile getirirken Kanada basını da "Türkiye, tahliye edilen vatandaşlar için üzerine düşenden fazlasını yapıyor; yiyecek içecek ikram ediliyor, duş imkanı sunuluyor" diye yazdı.
AVUSTRALYA İDDİASI YALAN
Tahliyede yavaş hareket ettiği, yetersiz kaldığı için "çifte rezervasyon" gibi bahanelere sığınan Avustralya Hükümeti, Lübnan’daki çoğu Lübnan asıllı vatandaşını ABD ve İngiltere gibi organize bir şekilde tahliye etmekte yetersiz kalması nedeniyle de etnik ayrımcılık suçlamalarına maruz kalıyor. Hükümet, 6 bin kadar vatandaşının dün itibarıyla 6 gemi ile tahliyelerine başlanacağını ve yarın işlemin tamamlanacağını öne sürdü. Avustralyalıların çifte rezervasyon iddiası uydurma çıktı. Bir Türk gemisinin Beyrut’tan tahliye için anlaştığı Avustralyalıları yüzüstü bırakıp daha fazla para veren Kanadalıları aldığı iddiası, Ak-Fer Deniz Taşımacılığı Şirketi yetkilileri tarafından yalanlandı. Şirket yöneticisi Hamit Görgün, "Biz Avustralya ile bir anlaşma yapmadık ki bozalım. Kimseyi yüzüstü bırakmadık" dedi.
60 bin insan yollara düştü
LÜBNAN-Kıbrıs ve Lübnan-Türkiye arasında, tarihte görülmemiş bir insan trafiği yaşanıyor. Tahliye yaklaşık 60 bin kişiyi kapsıyor. ABD’nin konsolosluk işlerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Maura Harty, Amerikalıların Lübnan’dan taşınmasında şimdiye kadar yararlanılan Güney Kıbrıs’taki kapasitenin yetersiz kaldığını belirterek, "tahliye işleminde şimdi Mersin üzerine yoğunlaşıyoruz" dedi.
RUMLAR YETERSİZ
Lübnan’dan tahliye edilenlerin ilk günlerde götürüldüğü Kıbrıs Rum Kesimi’nin olanakları, gelenleri ağırlamakta ve ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyor. Rumlar, sayıları gittikçe artan yabancıları kabul edebilmek için yardım istedi. Rum yetkililer, gelenlerin gidenlerden çok fazla olması nedeniyle insani krizle başa çıkmanın güçleştiğini ve yalnızca Avrupa Birliği vatandaşlarını kabul etmek zorunda kalabileceklerine dikkat çekiyorlar.
İnegöl köfte, pilav, salata
Lübnan’dan kaçış hattının aktarma merkezi Adana oldu. Deniz ve karayolu ile Mersin ve Hatay’a gelenler, otobüslerle Adana’ya ulaştırılıp, savaşın ilk şokundan kurtarıldıktan sonra, uçaklarla ülkelerine gönderiliyor. Valilik, Belediye ve Adana Havalimanı’nda bu hizmetlerin koordinasyonu için özel birimler oluşturuldu. Kızılay, uyku tulumu ve battaniye sağladı. Günde 2 bin kişiye yemek dağıtımı için özel bir yemek şirketiyle anlaşma sağlandı. Adana’da Serinevler spor salonunda konaklayan Kanadalılara gece İnegöl köfte, pilav, salata, meyve suyu ve lokma tatlısı ikram edildi. Konuklara sabah kahvaltısında ise içinde kaşar, beyaz peynir, domates, salatalık ve yeşil biber bulunan sandviç ve meyve suyu dağıtıldı. Kanadalı yetkililer, akşam yemeğinde et bulunması nedeniyle kahvaltı için verilen sandviçte et olmamasını istedi.
Lübnan dolmuşu
Lübnan’dan kaçanların tahliye işlemleri önceki gece saat 23.10’da gelen deniz otobüsüyle başlayıp, sabaha kadar
En hızlısı Amerikalılar
Vatandaşlarını Lübnan’dan tahliyede en hızlı davranan ülkelerin başında ABD geliyor. Çoğunluğu Lübnan asıllı 5 bin Amerikalının tahliyesini bugün tamamlamaya kararlı olan ABD, deniz piyadelerinin yardımıyla, limanların dışındaki sahillerden bu insanları savaş gemilerine bindiriyor. Helikopterlerle koruma sağlayan deniz piyadeleri, yaralıları, çocukları kucaklarında taşıyarak yardımcı oluyor. Tahliyeye katılan savaş gemilerinden USS Trenton, 2 bin Amerikalıyı Kıbrıs’a taşıyacak.
Başbakan hem uçağıyla götürdü hem karşıladı
Avustralya’nın Türk gemisine daha fazla para verip kendi vatandaşlarını taşımakla suçladığı Kanada tahliyede çok aktif. Kanada Başbakanı Stephen Harper, Lübnan’dan Larnaka’ya getirilen vatandaşlarını kendi uçağına alıp ülkesine götürdü. Harper, Avrupa’ya yaptığı resmi bir ziyaretin ardından uçağını Larnaka’ya yönlendirerek buradaki 63 Kanada vatandaşını aldı. Harper, dün sabah Ottawa’ya varan uçaktan inen vatandaşlarını eşi Laureen ve Dışişleri Bakanı Peter MacCay ile birlikte tek tek karşılayarak geçmiş olsun dileklerini sundu.