Türkiye göç verdi, göç alıyor, göçmen geçiriyor ; bu konumuyla Avrupa, Asya, Afrika üçgeninde tek

Güncelleme Tarihi:

Türkiye göç verdi, göç alıyor, göçmen geçiriyor ; bu konumuyla Avrupa, Asya, Afrika üçgeninde tek
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 02, 2003 00:00

Kaçak göç ve Türkiye arasında neredeyse kopmaz bir baÄŸ var. Bu yüzden de uluslararası toplantı ve belgelerde ağır eleÅŸtiri ve suçlamalara muhatap oluyor. 15 yıldır göç üzerine araÅŸtırmalar yapan Bilkent Ãœniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğretim üyesi Doç. Dr. Ahmet İçduygu'ya ABD DışiÅŸleri Bakanlığı'nın insan kaçakçılığı konusunda Türkiye'yi suçlayan raporunu, kaçak göçü konusunda yapılması gerekenleri sorduk.AB ve ABD Türkiye'yi kaçak göçmenlerin Batı'ya geçiÅŸine göz yummakla, kadınların fuhuÅŸ amacıyla kaçırılıp çalıştırılmasına karşı bir ÅŸey yapmamakla suçluyor. Yıl sonuna kadar tedbir alınmazsa ekonomik yaptırım uygulamakla tehdit ediyor. Bu iddialar ne kadar doÄŸru?- Göç uluslararası ve ulusal alanda sıklıkla siyasallaÅŸan bir konu, siyasi malzeme olarak kullanılabiliyor. Son ABD raporunda da böyle bölümler var. ÖrneÄŸin ‘‘insan trafiÄŸi açısından yeterince mücadele etmeyen ya da göz yuman ülkeler‘‘ kategorisine Türkiye ile birlikte Kuzey Kore ve Küba konmuÅŸ. Bu iki ülkenin uluslararası göç ve insan trafiÄŸinde çok az rolleri var. Ama ABD bu iki ülkeyle siyasi sorun yaşıyor, bu yüzden rapora isimlerini yazıyor. Türkiye'ye yönelik iddialarda da siyasal motiflerin olduÄŸunu düşünüyorum.Peki Türkiye'ye ekonomik yaptırım uygulanabilir mi?- Aslında uluslararası hukuk açısından pek de mümkün deÄŸil. AB'nin Seville toplantısında Ä°ngiltere BaÅŸbakanı Tony Blair de Türkiye'nin ismini vererek benzer bir giriÅŸimde bulunmuÅŸtu. Ama AB ülkeleri, sonuç bildirisine koymak bir yana bundan söz bile etmediler. ABD'nin insan kaçakçılığı raporunda da yaptırımlardan bahsediliyor ama niteliÄŸine dair ifade yok. Askeri ya da ekonomik yardımlar kesilebilir, ambargo uygulanabilir. Göçmen sorununu bahane edip farklı alanlara girmenin uluslararası hukuk açısından geçerli olacağını düşünmüyorum. PratiÄŸe geçirilebilme olasılığı da oldukça düşük. TÃœRKÄ°YE 25 YILDIR BU SORUNLA YÃœZ YÃœZERapordaki iddialarda hiç mi haklılık payı yok?- ABD'nin bu raporu sırf siyasi amaçlarla yazdığını söylemek aşırı bir yorum olur. ABD ve AB'nin Türkiye'ye yönelttiÄŸi eleÅŸtirilerde ciddi haklılık payı var. Türkiye'den yasa dışı göçün baÅŸlaması 1979'da Ä°ran'daki rejim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile baÅŸlıyor. YoÄŸun bir Ä°ranlı göçmen akışı yaÅŸandı. 1990'larda Kuzey Irak'tan Kürt göçmenler Türkiye üzerinden Avrupa'ya yöneldi. Ardından Asya, Afrika, OrtadoÄŸu ve Kafkaslar'daki birçok ülkenin Batı'ya geçmek isteyen vatandaÅŸları Türkiye'yi kullanmaya baÅŸladı. Demek ki 25 yıldır bu sorunla yüz yüzeyiz. Ama Türkiye son 5 yıldır, AB'nin baskısıyla sorunun farkına varmış gözüküyor. Ä°ki yıldır ciddi çaba gösteriliyor. 2002 AÄŸustosu'nda çıkan AB'ye uyum paketinde insan kaçakçılığının engellenmesine yönelik önemli deÄŸiÅŸiklikler yer aldı. Son 5 yılda Türkiye'de nasıl bir kaçak göç trafiÄŸi var?- Türkiye, daha önce Yunanistan, Portekiz, Ä°spanya gibi ülkelerin geçtiÄŸi süreçten geçiyor. Bu ülkeler 1960'larda göç veriyordu. AB üyeliÄŸi sonrasında göç alan ülkelere dönüştüler. Türkiye de aynı süreci izliyor. 1960'larda göçmen gönderen bir ülkeyken 1980'lerden sonra aynı zamanda göçmen alan ve Batı'ya giden göçmenlerin transit geçtiÄŸi ülke durumuna geldi. Yani göç almak, göç vermek ve geçiÅŸ yolu olarak kullanılmak gibi üç farklı özelliÄŸe sahip. Bu açıdan belki sadece Meksika ile kıyaslanabilir ama Asya, Afrika, Avrupa üçgeninde sahiden tek.YAKALAYANIN ÃœSTÃœNE KALIYOR KAÇAKLARTürkiye'de her yıl yakalanan 100 bin göçmenin büyük çoÄŸunluÄŸu Türkiye'ye girerken deÄŸil çıkarken, batı bölgesinde yakalanıyor. Bu durum Türkiye'nin kaçak göçe karşı yeterince mücadele etmediÄŸi, göz yumduÄŸu eleÅŸtirilerine haklılık kazandırmıyor mu?- Sistemin ‘‘göz yumalım’’ diye bir tavrı yok. Ama güvenlik güçlerine koÅŸulların dayattığı bir kısmi göz yumma var. O da ÅŸu: Uluslararası göçle uÄŸraÅŸmanın ağır bir ekonomik bedeli var. ABD'nin Meksika sınırını kaçak göçmenlere karşı korumak için ayırdığı yıllık bütçe 3.5 milyar dolar. Türkiye'nin krizden çıkmak için IMF'den istediÄŸi parayı düşünürseniz bunu anlayabilirsiniz. Buna raÄŸmen Meksika sınırından her yıl binlerce kiÅŸinin geçtiÄŸini, her yıl 1 milyon insanın vize ihlali nedeniyle yasa dışı göçmen durumuna düştüğünü biliyoruz. Adam Van'dan girip Çanakkale'ye doÄŸru ilerlerken bazı illerin emniyet güçleri görmezden geliyor. Neden derseniz yakaladığınız insanları barındıracak nezaret, karınlarını doyuracak yemek, geri göndermek için araç için bazen bir liralık bile ödenek yok. Yakalayanın üstüne kalıyor kaçaklar, ihtiyaçları cepten karşılamak ya da hayırsever bazı vatandaÅŸlardan karakola yemek getirmesini istemek durumunda kalıyorlar.UZAK KÖŞELERDEN DÃœNYANIN MERKEZÄ°NE Kaçak göç engellenebilir mi, engellenmeli mi, Türkiye, gerek AB'ye uyum gerekse kendi menfaatleri açısından önümüzdeki dönemde ne yapmalı?- KüreselleÅŸmeyle birlikte insanlar uzak köşelerden dünyanın merkezine doÄŸru hareketlendi. Yoksul ülkelerden zengin ülkelere, yani dünyanın güneyi ve doÄŸusundan kuzey ve batısına doÄŸru yönelen göç hareketlerinin engellenmesi mümkün deÄŸil. Ancak düzenli, saÄŸlıklı ve insani hale getirilmesi mümkün. AB'ye üye olalım ya da olmayalım Türkiye göç olayına AB merkezli bakmak zorunda. Avustralya, ABD gibi geleneksel göçmen ülkelerinin deneyimleri doÄŸrultusunda düzenlemeler yapılmalı. Mesela idari açıdan göçle uÄŸraÅŸan farklı devlet birimleri arasında ortak bir bakış açısı ve koordinasyon oluÅŸturulabilir. Göçmen alan bir ülke olduÄŸunun farkına varıp gelenlerin çalışma, oturma, saÄŸlık, vatandaÅŸlık hakları, baÅŸka ülkeye nasıl gidecekleri, gidemeyecekleri konularında yasal düzenlemelere gidebilir. En önemlisi bu iÅŸe ciddi bütçe ayırabilir. TÃœRKÄ°YE'DE YAKALANAN KAÇAK GÖÇMEN 8 YILDA YÃœZDE 800 ARTTI1996'da gelen kaçak göçmenler erkek, bekar, genç ve az eÄŸitimliydi. Batı'ya geçmek için Türkiye'de kalma süreleri ortalama bir yıldı.Son beÅŸ yılda gelenler içinde evli, iyi eÄŸitimli, orta yaÅŸlı olanların sayısı artıyor. Türkiye'de kalma süreleri 3-6 aya indi.Kaçak olarak Türkiye'ye giriÅŸ-çıkış yaparken yakalananların sayısı 1995'te 11.362 iken, 2000'de 94.514'e yükseldi. 2001'de 92.362, 2002'de ise 90 bin kiÅŸi.Her yıl bu sayıların 2-3 katı insan Türkiye üzerinden Batı'ya geçiyor.Türkiye'de yaÅŸayan kaçak göçmen sayısı yıllık 600-700 bin kiÅŸi.Son 5 yılda kaçak göçmen ticareti yapan 2768 kiÅŸi yakalandı. Bunların 2355'i Türk, 138'i Irak, 86'sı Ä°ran, 35'i Pakistan uyruklu. Aynı sürede yakalanan göçmenler açısından ilk sırayı 81314 kiÅŸiyle Iraklılar aldı. Onu Moldova (29333), Afganistan (23944), Ä°ran (18820), Pakistan (17903), Romanya (13946), Rusya Federasyonu (11005), Ukrayna (10936), BangladeÅŸ (9544) vatandaÅŸları izledi.Türkiye'de kadınları kaçırarak fuhuÅŸa zorlayan mafya iddiası bilimsel bir kliÅŸeKaçak göçü organize eden uluslararası merkezi mafya tipi örgütlenmeler var mı?- AraÅŸtırmalar para karşılığında insanları yasa dışı olarak sınırlardan geçiren bölgesel küçük grupların olduÄŸunu gösteriyor. Ama Türkiye'de Çin ya da Balkanlar'da görüldüğü ölçekte büyük mafya gruplarının, suç örgütlerinin örgütlediÄŸi bir insan kaçakçılığı yok. Kaçak göçünün insan kaçakçıları tarafından yönlendirildiÄŸi ve mafya türü örgütlenmelerle uluslararası bir suç mekanizmasının oluÅŸtuÄŸu iddiası bilim dünyasında gezen kliÅŸe bir görüş.Türkiye'den kalktığı bilinen gemilerle Ä°talya, Yunanistan hatta Fransa sahillerine götürülen ve ciddi siyasi krizler çıkmasına yol açan 800-1000 kiÅŸilik kaçak göç seferleri için resmi makamlar hep PKK adresini gösterdi. Bu doÄŸru mu?- PKK tek tek kendi militanlarını Avrupa'ya kaçırmış ve kaçırıyor olabilir ama Türkiye'deki tüm kaçak göçün PKK tarafından yönetildiÄŸini söylemek mümkün deÄŸil.Azerbaycan, Moldova, Ukrayna gibi ülkelerden kaçırılan kadınların önce Türkiye sonra da götürüldükleri Avrupa ülkelerinde fuhuÅŸ sektöründe çalıştırıldıkları iddiası var. Sizin araÅŸtırmalarınız bunu doÄŸruluyor mu?- FuhuÅŸ sektörünün içinde çok düşük oranda bu tür vakalar olabilir ama benim araÅŸtırmalarım bu tür mafyatik bir örgütlenmeyi doÄŸrulamıyor. FuhuÅŸ eksenli göç Sovyetler BirliÄŸi'nin çözülmesi ve oradaki insanların mobil hale gelmesiyle baÅŸlayan baÅŸka bir göç. Ekonomik faaliyet içinde, ona eklemlenerek doÄŸdu. Bavul ticaretinden fuhuÅŸ sektörünü ele geçirmeye doÄŸru evrildi. Kadınların özellikle oradan seçilmesi, getirilip burada pazarlanması, pasaportlarına, paralarına el konması ve daha sonra Avrupa'daki baÅŸka ülkelere satılmaları ÅŸeklinde yoÄŸun bir fuhuÅŸ trafiÄŸinin Türkiye üzerinden yapıldığını düşünmüyorum. Bu yönde bilimsel veri yok. Batı'daki kuruluÅŸların ve ABD raporunun üzerinde durduÄŸu tekil vakalar, Türkiye'de çok yaygınmış gibi gösteriliyor. Benim kanım böyle.Neden Türkiye'deki tekil vakalar abartılıyor?- Ä°lk olarak Türkiye'nin göçle ilgili imajı kötü. YoÄŸun biçimde düzensiz, yasa dışı göç dediÄŸimiz bir göçü yaşıyor. Ama Batı'nın algılaması da yanlış. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!