Güncelleme Tarihi:
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Türkiye’nin, UAD’deki “soykırım davasına” müdahillik başvurusuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından UAD’de devam eden soykırım davasına Türkiye’nin müdahil olması kararı alındığını hatırlatan Yüksel, bu karar üzerine gerekli çalışmaların başlatıldığını aktardı. Müdahillik başvurusuyla ilgili uzun bir çalışma sürecinin yürütüldüğünü ifade eden Yüksel, şu bilgileri verdi:
“Başvuru dosyamızı yapılan hukuki ve teknik çalışmaların ardından tamamladık. Bu süreçte, uluslararası hukuk kurallarını, Uluslararası Adalet Divanı Statüsü’ndeki hükümleri, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ndeki maddeleri tüm ayrıntılarıyla ele aldık ve inceledik.
63. MADDE UYARINCA
TBMM hukuk heyeti olarak, İsrail aleyhinde UAD’de açılan ‘soykırım’ davasına müdahillik için Lahey’e gideceğiz ve başvuru dosyamızı yarın (bugün) Divan’a teslim edeceğiz. Uluslararası Adalet Divanı Statüsü’nün 63. maddesi, ülkemizin İsrail hakkındaki soykırım davasına müdahil olmasına gerekli zemini sağlıyor. Bu madde uyarınca, uyuşmazlık konusu olan sözleşmenin nasıl yorumlanması gerektiğine ilişkin genel beyanda bulunma imkânı getiriliyor. Türkiye olarak başvurumuzu, Uluslararası Adalet Divanı Statüsü’nün 63. maddesi gereğince yapacağız.
TARİHİ BİR ADIM
Başvurumuzun kabul edilmesi halinde Türkiye tüm yargılama sürecine dahil olacak ve Divan’da İsrail’in Gazze’deki soykırımına ilişkin cesur bir sesle beyanda bulunacak. Divan’da, Güney Afrika’nın davasına dayanak teşkil eden 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nin nasıl yorumlanması gerektiğine ilişkin hususlarda beyanda bulunulabilecek. Bu başvuru, tarihi bir adımdır. Türkiye, müdahillik başvurusuyla Filistin davasının yanında, Gazze’deki insanlık dışı soykırımın karşısında olduğunu uluslararası hukuk nezdinde de tüm dünyaya gösterecektir.”
DİLEKÇEDE NELER VAR
KOMİSYON Başkanı Cüneyt Yüksel dilekçenin içeriğini şöyle anlattı: “Soykırım Sözleşmesi’nin ilgili maddelerinin, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği katliamlar çerçevesinde nasıl yorumlanması gerektiği; İsrail’in, Filistinlileri yok etme niyetiyle öldürme, ciddi bedensel ve zihinsel zarar verme, Filistinlilerin yok oluşuna yol açacak yaşam koşullarını kasten dayatma fillerini işlediği, soykırım suçunun hem maddi hem de manevi unsurlarının mevcut olduğu, dolayısıyla İsrail’in soykırımcı bir devlet olduğu gerçeği delilleri ile birlikte ortaya konulmakta.”