Türkiye, eÄŸlencenin ‘korsan ülkesi’ oluyor

Güncelleme Tarihi:

Türkiye, eğlencenin ‘korsan ülkesi’ oluyor
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 23, 2002 00:00

Devletin müzik, eÄŸlence eserlerinde, yazılım ve ticari markalarda telif, fikri ve sınai mülkiyet haklarını koruyamaması, ABD ile ticarete ve AB'ye üyelik sürecine darbe vuracak. 1100 ABD'li firmanın uluslararası telif-marka haklarını izleyen IIPA, Türkiye'yi kara listeye alıyor.AMERÄ°KALI 1100 firmayı temsil eden Uluslararası Fikri Mülkiyet SözleÅŸmesi (International Intellectual Property Alliance-IIPA) adlı kuruluÅŸun raporu; Türkiye'yi müzik, sanat, eÄŸlence eserleri, yazılımlar ve ticari marka hakları konusunda ‘‘dünyanın en korsan ülkesi’’ ilan edecek. Resmi rapora temel olacak özet raporda, Türkiye'de devletin korsanlarla iÅŸbirliÄŸi içinde olduÄŸu iddia ediliyor, yasaları uygulamadığı savunuluyor. Rapor, Türkiye'nin IIPA'nın kara listesi olan Special 301 Listesi'ne alınmasını öneriyor ve yaptırım istiyor. 2001 yılı incelemelerine yer verilen özet raporda, eÄŸlence yazılımı konusuna özellikle dikkat çekiliyor ve Türkiye'de korsan oranının uluslararası kabul edilebilir standartların çok üzerine çıktığı vurgulanıyor. Türkiye'nin bu konuda dünyanın en kötü ülkeleri ile eÅŸit olduÄŸu belirtiliyor. RAPORA GÄ°RERSEÖzet rapordaki görüşlerin ülkedeki gerçeÄŸi yansıttığını söyleyen DoÄŸan Music Company Genel Müdürü Ercan Saatçi, ‘‘Bu görüşler resmi rapora girerse büyük ihtimalle Türkiye Special 301 listesine alınır. Bu listeye girmemek için bir an önce gerekli tedbirler alınmalı’’ dedi. Saatçi, Türkiye'nin sözkonusu listeden 5846 Sayılı Kanun çıktığında kurtulduÄŸunu ancak aradan geçen zamanda bu kanunun hükümlerinin etkin ÅŸekilde uygulanmadığını kaydetti. Ercan Saatçi şöyle konuÅŸtu:‘‘Birileri müzik, eÄŸlence ve sanat eserlerinin telif haklarını küçümsüyor. Ancak bu sektör dünyada çok büyük ve bu konu tüm marka korsanlıklarını kapsıyor. ABD kotalarını bu listeye göre belirliyor. Avrupa BirliÄŸi üyelik kriterleri için de telif, fikir ve sanat eserleri mülkiyeti, marka korsanlığı raporları çok önemli. Türkiye'de 'telif hakları ödensin, korsanlık önlensin' denildiÄŸinde, 'iki tane lay-lom yapıyorlar, bir sürü konuÅŸuyorlar' diye karşılık buluyoruz. Bu çok büyük bir yanlış ve Türkiye'nin ekonomik geleceÄŸiyle oynamak anlamına geliyor. Türkiye müziÄŸi ve eglenceyi önemsemek zorundadır.’’VERGÄ° VE Ä°STÄ°HDAM Sadece yasal kaset ve CD satış rakamlarına bakıldığında bile 10 yılda genel tüketim artarken, yasal üretimin hızla düştüğünü anlatan Ercan Saatçi, ‘‘Bu da gösteriyor ki, bugün kayıt altında olması halinde yaklaşık 1 milyar dolarlık müzik ve eÄŸlence endüstrisi çok küçülmüş. Yüz milyonlarca dolar vergi, on binlerce istihdam kaybı korsana feda edilmiÅŸ. Yasal ürün tüketimi 1991'e göre yarıdan daha fazla oranda azalmış. Korsanın büyümesi bu yönü ile Türkiye ekonomisine de büyük zararlar veriyor’’ dedi. Korsan ihbarlarının polisçe pek takip edilmediÄŸini ileri süren Saatçi, ‘‘Bu konudaki garibanizm yayılmış. Bırak o da ekmek yesin v.s. Korsan ile ilgili sorun o kadar büyüdü ki, bu iÅŸin kayıt altındaki yasal üretimi, kayıt dışındakinin çok daha altında kaldı. Ayrıca korsan üretim artık büyük ölçüde çeteler ve örgütlerce yapılır hale geldi. Ä°ÅŸin içine mafya girmiÅŸ vaziyette. Çünkü bu iÅŸte çok büyük para dönüyor’’ diye konuÅŸtu.RADYOLAR TELÄ°FSÄ°Z Ercan Saatçi, telif hakları konusunda baÅŸkaca önemli bir sorunun da eserlerin radyo, televizyon ve toplu dinleme eÄŸlenme yerlerinde çalınmasında yaÅŸandığını söyledi. Saatçi, ‘‘ÖrneÄŸin bir televizyonun genel müdürü, bir CD film alsa bu çok hoÅŸuna gitti diye bütün ülkenin seyretmesini istese, televizyonundan bütün ülkeye yayınlıyabilir mi? Peki neden Sezen Aksu'nun kaseti radyolardan telifsiz yayınlanabiliyor. Bu konudaki denetim tam laçka olmuÅŸ. Devlet bu konuda da yasaları çıkarmış ama uygulanmıyor. Bir radyonun sermayesi bir CD player, bir de bizim çıkarttığımız CD'dir. Ä°kisini alırlar ve takıp radyodan yayın yaparlar. Böylece hem kendileri para kazanır hem de tüketicinin bedel ödemeden müzik dinleme ihtiyacını girermiÅŸ olurlar’’ dedi. Kültür ihracı yapacaksak bu endüstri ayaÄŸa kalkmalıKORSAN sektörün büyümesi yüzünden bir müzik albümünün satış ömrünün 3 aya kadar indiÄŸini anlatan Ercan Saatçi, ‘‘3 ayda ne sattıysa o. Ondan sonra korsanlar talebin tamamını karşılıyor. Öyle eskiden olduÄŸu gibi 8 ay albüm satışı pek kalmadı’’ dedi. Saatçi, Türkiye'de müzik tüketiminin asla bitmeyeceÄŸini, sektörün bu sıkıntılı dönemleri aÅŸacağını belirterek, ‘‘Devletimize çok önemli görev düşüyor. Sadece kanunu uygulaması tek başına çok önemli’’ diye konuÅŸtu. Sektörü sadece Sezen Aksu, Muazzez Ersoy, ilhan ÅžeÅŸen gibi isimlerden ibaret sanmanın ve onların zaten kazandığını düşünmenin çok yanlış olduÄŸunu söyleyen Saatçi şöyle devam etti:‘‘Bu sektörde çok sayıda ara çalışan var. Bir endüstri var. Tarkanlar öyle ortaya çıkıyor. Bu endüstrinin tıkanmasına göz yumarlarsa, büyük ekonomik kayıplar sürer. Ãœlkemizin kültür üretimini artırması, kültür ihraç edebilmesi için de telif hakları çok önemli. Bu iÅŸ en baÅŸta Türk kültürü için önemli. Dünyanın en büyük müzik ve eÄŸlence üreten satan gruplarını düşünelim, bunlar bu ticaretle para kazanıyorlar. Bu dev ÅŸirketlerin bazıları cirolarının yüzde 70'ini müzikten yapıyor. Biz millet olarak müzik üreten, eÄŸlenmeyi çok seven bir toplumuz. Öyleyse bu iÅŸlere çok ciddi bakmalıyız.’’Rapora göre korsanın başı devletEYLÃœL ayında kesinleÅŸecek resmi rapora hazırlık niteliÄŸindeki özet raporda 2001 yılı tespitleri ve 2002 deÄŸerlendirmesi yer alıyor. Rapordaki ifadelerde Kültür Bakanlığı'na yönelik ağır suçlamalar dikkat çekiyor. Suçlamalar özetle şöyle:‘‘Bandrol sistemi korsanlıkla mücadelede etkili olamamaktadır. Dolandırıcılık, suistimal sistemi zayıflatmaktadır. ÖrneÄŸin bu yıl korsanlığı önlemek ve/veya telif hakkı sistemini güçlendirmek için takılması gereken milyonlarca stiker esrarengiz ÅŸekilde yok oldu. Hükümet bu bandrolleri kullanan veya baÅŸka ÅŸekilde yasadışı olarak bandrol koyan kiÅŸileri yakalamak ve cezalandırmak için yeterli önlemleri almamaktadır. Ä°kinci olarak, yetkili olmayan distibütörler, sahte belgelerle hükümetten (Kültür Bakanlığı'ndan) korsan veya telif hakkı olmayan ürünleri satmak için ruhsat hakkı almıştır. Åžu anda en yüksek mahkemeye temyize sunulmuÅŸ bir idari davada Kültür Bakanlığı'nın bir ÅŸirkete verdiÄŸi ruhsatı iptal etmiÅŸtir. Bakanlık ise verdiÄŸi ruhsatın iptal edilmemesi için temyize gitmiÅŸtir ki bu olaÄŸanüstü bir durumdur. Sahte lisans sahiplerine ruhsat verilmesi Türkiye'de hükümetin (devletin) korsanlığa katıldığnı gösteren bir örnektir. Ayrıca devlet üniversitelerinde de fotokopi yoluyla yapılan konsanlık devam etmektedir. Türkiye'de dijital korsanlık eÄŸlence yazılımlarının bütün platformlarında artmaktadır. Türkiye hükümeti korsanlığı azaltmak amacıyla korsanlık problemine karşı kararlı olarak ataÄŸa geçmek ve sistemi tıkayan engelleri ortadan kaldırmak zorundadır.’’DMC, sektör için de çalışıyorDMC Genel Müdürü Ercan Saatçi, ÅŸirket olarak sektörün global sorunları ile yakından ilgilendiklerini belirterek, ‘‘Sektörün Türkiye için çok stratejik bir sektör olduÄŸunu düşünüyoruz. Sadece kendi iÅŸimiz düzgün yürüsün diye bir çabamız yok. Biz zaten kuruluÅŸ aÅŸamasında hedeflediÄŸimiz noktayı aÅŸmış durumdayız. Ancak, sektörün dünya ile entegrasyonu büyük önem taşıyor. Global baÅŸarının önündeki en önemli engel de telif hakları konusundaki uygulamaların çok kötü olması ve korsan ile yeterli mücadele yapılmamasıdır’’ dedi.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!