Türkiye, atıkların güvenli bertarafı için imza attı

Stockholm'de devam eden Kalıcı Organik Kirleticilere İlişkin Stockholm Konvansiyonu Hükümet Yetkilileri Konferansı'nda Kalıcı Organik Kirleticiler Sözleşmesi (Stockholm Sözleşmesi) bugün imzaya açıldı. Stockholm Sözleşmesi'ne Türkiye adına Çevre Bakanı Fevzi Aytekin imza attı.

Çevre Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Türkiye adına sözleşmeye imza atan Bakan Aytekin, konferansta yaptığı konuşmada, sözleşmenin, toksik kimyasalların olumsuz etkilerinden çevre ve insan sağlığının korunmasında etkili bir uygulama olacağına inandığını ifade etti.

Aytekin, sözleşmenin, başarılı bir şekilde uygulanması halinde, gelecek nesillere daha temiz ve güvenli bir çevre bırakmak üzere yapılan çalışmalar arasında önemli bir yer tutacağını kaydetti.

Küreselleşen dünyada tüm toplumların ortak ilgi alanı olan çevrenin, Türkiye'nin gündeminde de önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan Aytekin, Türkiye'nin diğer alanlarda olduğunu gibi çevre alanında da ulusal, ikili, bölgesel ve küresel düzeyde alınan tüm kararların etkili bir şekilde uygulanmasının önemine inandığını belirtti.

Bu kapsamda Türkiye'nin imza altına aldığı çevre ve kalkınmaya ilişkin Rio Kararları'na uygun olarak Ulusal Gündem 21 ve Ulusal Eylem Planları'nın sivil toplum örgütleri ve sanayi temsilcilerinin de katkılarıyla hazırladığını ifade etti.

Aytekin, yarattığı olumsuz etkileri ve riskleri konusunda sınır tanımayan tehlikeli kimyasalların ve atıkların küresel düzeyde çevresel açıdan etkin yönetimini öngören Rio Deklarasyonu'nda yer alan eylem planlarına ilişkin tedbirlerin birer birer uygulamaya alınmasının Türkiye açısından memnuniyet verici olduğunu kaydetti.

Fevzi Aytekin, Stockholm Sözleşmesi'ni bağlayıcı Rotterdam Sözleşmesi'ne Türkiye'nin imza attığı ancak taraf olma çalışmalarının sürdüğünü anlattı. Stockholm Sözleşmesi'ni bağlayıcı olan Basel Sözleşmesi'ne de Türkiye'nin taraf olduğunu hatırlatan Aytekin, bu kapsamda tehlikeli atıkların çevre ile uyumlu yönetimi için kapasite artırımına gidildiğini ve atıkların minimuma indirilmesine ilişkin staratejilerin belirlendiğini ifade etti. Aytekin, bu sözleşmenin Ek'inde yer alan protokollere taraf olunması için çalışmaların da başlatıldığını belirtti.

Bakan Aytekin, konferansta, Stockholm Sözleşmesi Listesi Ek'inde belirtilen pestisitler ile poliklorlu bifenlerin Türkiye'de üretimininyapılmadığını, bu maddelerin kullanımı ve ithalatının da yasak olduğunu bildirdi.

Türkiye'nin bu sözleşme ile benzer nitelikte olan ozon tabakasını incelten maddelere ilişkin Montreal Protokolü'ne de taraf olduğunu anımsatan Aytekin, bu protokolün yükümlülüklerinin Dünya Bankası'nın katkılarıyla kısa sürede yürürlüğe konulduğunu kaydetti.

Çevre Bakanı Aytekin, konuşmasında Stockholm Sözleşmesi'nin Türkiye tarafından başarılı bir şekilde uygulanması için gerekli destek ve katkıların sağlanacağına inandığını sözlerine ekledi.

SÖZLEŞMENİN AMACI

50 ülkenin taraf olmasını takip eden 90 gün sonra yürürlüğe girecek olan Stockholm Sözleşmesi, genel olarak pestisitler, sanayi kimyasalları ve üretimden kaynaklanan kalıcı organik kimyasalların hammadde olarak kullanımının yasaklanmasını, atıkların çevresel açıdan güvenli bertarafı ve yan ürünlerin emisyonunun azaltılması amacını taşıyor.

Sözleşmeye imza atan ülkeler, kalıcı organik kirleticilerin kullanımı, üretimi, hammadde veya atık yapısında mevcut stok durumu ile atık bertarafına ilişkin mevcut durum tespitine yönelik envanterlerini yapacaklar, ulusal eylem planı hazırlayacaklar ve uygulayacaklar. (aa)