Tolga TANIŞ / WASHINGTON
Oluşturulma Tarihi: Aralık 22, 2011 00:00
Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markullis, Hürriyet’in sorularını yanıtladı. Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetleri nedeniyle Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a gösterdiği tepkiyi değerlendiren Markullis, “Bölgede Türk firkateynleri var. Ama eğer platforma gerçekten saldırmak istemiş olsalardı, bunu yaparlardı” dedi.
KIBRIS Rum Kesimi Dışişleri Bakanı Erato Kozaku, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile görüşmek için geldiği Washington’da Hürriyet’in sorularını yanıtladı ve özetle şunları söyledi:
ANLAŞMALARA DEVAM
Doğalgaz arama faaliyetlerinden bölgedeki bütün ülkelerin menfaati var. Bütün bölge halkları kazan-kazan durumunda. Zenginlik, ekonomik refah, istikrar ve barış için önümüzde büyük bir fırsat. O yüzden biz bölgedeki ülkelerle ortak üretim ve geliştirme anlaşmaları yapmaya devam edeceğiz.
FEDERAL SEVİYEDE
Birleşme müzakereleri sırasında, biz bu doğal kaynakların yönetiminin federal seviyede olacağına halihazırda karar vermiş bulunuyoruz. İki taraftan da bu anlaşmaya itiraz olmadı. Bunun anlamı, federal hükümete katılan Kıbrıslı Rumlar hem de Türk kökenli Kıbrıslılar, bu kaynakların yönetiminde söz hakkına sahip olacaklar.
BİR FON KURACAĞIZ
Norveç’te örneğin bir fon var, kaynakların gelecek kuşaklar için doğru kullanılmasını sağlıyor. Biz Kıbrıs’ta da buna benzer bir fon oluşturacağız. Dünya genelinde bu şekilde yaklaşık 70 fon var. Türk kökenli Kıbrıslıların bundan yararlanması için ise öncelikle adanın birleşmesi konusunda bir anlaşma yapmamız gerek. İki tarafın da önümüzdeki yıl faydalanacağı bir iş yapıyoruz. Ülkemizi birleştirdiğimizde bize gelir getirecek bir iş bu.
FİRKATEYNİMİZ YOK
Bizim tek bir firkateynimiz bile yok. Bölgedeki gerginlikten dolayı ise elbette endişeleniyoruz. İşgalle ilgi acı bir tecrübemiz var. O yüzden Türkiye’nin bir durum yaratabileceğini biliyoruz. Biz bir karşı karşıya gelme istemiyoruz. Sadece ABD ile değil, AB içindeki ortaklarımızla da Türkiye’nin mesajı aldığından emin olmak istiyoruz. Bu tür bir davranış kabul edilemez.
İSTESELER YAPARLARDI
Ancak yine de ben bir savaş riski görmüyorum. Bence Türkiye böyle bir harekette bulunmayacak kadar sağduyulu. Bölgede Türk fırkateynleri var. Ama eğer Noble Enerji’nin platformuna gerçekten saldırmak istemiş olsalardı, bunu yaparlardı. Neredeyse her gün bir askeri tatbikat düzenliyorlar. Ancak şimdiye kadar askeri bir harekâtta bulunmadılar. Artık yapacaklarını da düşünmüyorum. Türkiye için Avrupa kapısını sonsuza dek kapatmış olursunuz.
Biz müzakere başlığı açmaktan memnun oluruz
Markullis, 2012’nin ikinci yarısında Güney Kıbrıs’ın AB dönem başkanlığını üstlenecek olmasıyla ilgili Türkiye’nin dile getirdiği çekinceler konusunda ise şunları söyledi:
“Türk Hükümeti, adada bir gelişme olmazsa önce bizim başkanlık dönemimiz başlayınca Avrupa Birliği ile ilişkileri donduracağını söyledi. Sonra pozisyonunu değiştirdi. Avrupa Birliği başkanlığı ile ilişkileri donduracağını söyledi. Kıbrıs’ın başkanlığındaki hiçbir toplantıya katılmayacaklar. Çok üzücü. Ama başkanlık devam edecek. Bunda tek kaybeden Türkiye olacak.
Eğer Türkiye bir müzakere başlığını açmak isterse bizim için bir problem yok. Eğer biz başkanlık ediyoruz diye katılmayacaklarsa da, bu onların problemi. Türkiye Avrupa Birliği’nin işleyişini durduramaz. Avrupa Birliği’nin tehdit edemez.”
Sayfayı çevirelim
Markullis, şu anda Türk Hükümeti ile aralarında bir diyalog kanalı olup olmadığı sorusuna ise şöyle yanıt verdi: “Şu anda Türk Hükümeti ile elbette aramızda bir diyalog kanalı yok. Eğer böyle bir diyaloğun oluşturulmasına yardım etmede başarılı olursanız çok memnun olurum. Mesajım, şimdi adada karşılıklı menfaatleri düşünme zamanı geldi. Uzun süredir yaşananlar, kesinlikle artık kabul edilemez. İlişkilerimizdeki sayfayı çevirmeliyiz. İşgali sona erdirip Kıbrıs’ı birleştirmeliyiz. Senenin başında olabilir. Niyet ve Türkiye’nin cesur kararıyla yapılabilir. Bir sabah bir kalkarsınız, bir ülkenin birleştiğini görürsünüz. Tıpkı Almanya’daki gibi.”