Halay çekmek mesela. Türkiye’de yaşıyorsanız halay çekerken otomobil altında kalabilir, silahla vurulabilir, patlayan bir bombayla ölebilir, karşıt görüşlü politik bir grubun saldırısına uğrayabilir, hele bir de halay başı olmak istiyorsanız dayak yiyebilirsiniz. Aman dikkat.
Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, geçen hafta Elazığ Musiki Konservatuvarı Derneği’ni ziyaretinde, ‘Biz Türk insanının ortak şarkı söyleme becerisi maalesef yok, kazandırılmamış. İstiklal Marşı’nı ancak okuyabiliyoruz. Son zamanlarda 10. Yıl Marşı’nı okuyoruz. Daha da zorlanırsak toplu olarak Kadifeden Kesesi’ni yarıya kadar okuyabiliyoruz. Oysa milli birlik ve beraberliğimiz açısından beraber şarkı, türkü söylemek, zaman zaman detone olsak da kulağımızı yanı başımızdaki seslere aşina kılmak için toplu şarkı söylemenin yollarını aramamız lazım. Bunun için sizlerin ve bizlerin gruplarını vazifeye davet ediyorum’ dedi.
Hadi, toplu şarkı söyleme becerimiz yok diyelim, fakat toplu dans etme becerimizin hayli gelişkin olduğunu kabul etmek lazım. Bizde toplu dans etmenin en sık karşılaşılan türleri halay ve horon. Düğünlerde, futbol galibiyetlerinde, protesto gösterilerinde veya grevlerde davul sesi duyduk mu, başlıyoruz halay çekmeye, horon tepmeye. Sadece dans etmenin ötesinde, sosyal bir olgu bizim için. Ve bazen tehlikeli olabiliyor.
Geçtiğimiz 20 günde Türkiye’nin çeşitli illerinde halay çeken ve horon tepen 15 kişi yaralandı.
GECEYARISI HALAYI
İlk olay 8 Mayıs Pazar akşamı Espiye-Tirebolu karayolunda meydana geldi. Trabzon’un Arsin ilçesinde, Arsinspor’u yenen Giresunspor, play off’a kalarak, İkinci Lig’e yükselmek için önemli bir engeli aşmıştı o gün. Galibiyet sarhoşu Giresunsporlu taraftarlar, kutlamalar sırasında içki içince hepten sarhoş oldu. Kutlamaların ardından kiraladıkları otobüsle Giresun’a doğru yola çıktılar. Akşam saat 20.15 sıralarında, Espiye-Tirebolu karayolunda giderken galibiyet heyecanı ekibi bir kez daha sardı. Otobüsü sağa çekip indiler ve karayolunun ortasında horon tepmeye başladılar.
Bu sırada devriye görevi yapan, Giresun Emniyet Müdürlüğü Bölge
Trafik Müdürlüğü’ne bağlı bir ekip otomobili, karanlıkta horon tepen ekibe doğru ilerliyordu.
Yol ortasındaki kalabalığı fark ettiğinde direksiyondaki polis frene bastı, ancak artık çok geçti. Otomobil duramayarak horon tepen gençlerin arasına daldı. Kazada Olcay
Aslan, Aslan Koç, Hayri Çöcen, Birol Ayar ve Avni Çakır adlı taraftarlar yaralandı. Birol Ayar ve Avni Çakır’ın durumu ağır olduğundan Giresun Devlet Hastanesi’ne kaldırıldılar.
Taraftarlara çarpan polis otomobilinin sürücüsü ise olay yerinden kaçtı. Giresun Emniyet Müdürü Ahmet Tekin Akın, olayın bir şanssızlık olduğunu, polisin paniğe kapılarak, acemilikten kaçtığını söyledi. Tirebolu Savcılığı’nın açtığı soruşturma devam ediyor. Yaralıların hepsi iyileşti.
SİYASİ HALAY
İkinci olay Denizli Pamukkale Üniversitesi’nde yaşandı. 16 Mayıs’ta başlayan ve birkaç gün süren Bahar Şenlikleri’nin son gecesi, İncilipınar Kampusu’nda açık hava diskosu etkiniliği düzenlenmişti. Gecenin ilerleyen saatlerinde HADEP ve Sosyalist Devrim Partili gençler açık hava diskosunda halay çekmeye başladı. Bu gruba tepki gösteren ülkücü öğrenciler müdahalede bulundu ve kavga çıktı. Olaya 200 öğrenci karıştı, kavgayı üniversitenin güvenlik görevlileri önlemek istediyse de başarılı olamadı. Çıkan taşlı sopalı arbedede 5 öğrenci, 3 güvenlik görevlisi ve bir sivil vatandaş başlarına isabet eden taş ve sopalarla yaralandı, 15 kişi gözaltına alındı.
Ayın son halay sırasında yaralanma vakası Antalya’dan. Antalya Korkuteli Belediyesi, 19 Mayıs
Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla, 100. Yıl Atatürk Stadyumu’nda halka açık, ücretsiz bir gençlik konseri düzenledi. 10 bin kişinin katıldığı ve yaklaşık 3 saat süren konserin sonlarına doğru, gençler sahaya inerek halay çekmeye başladı. Bir grup ülkücü, halay çeken gençlere yaklaşarak çarptı. Taraflar arasında çıkan kavga, emniyet güçlerinin de araya girmesiyle yatıştırıldı.
HALAY VAKALARIŞIRNAK
Halay çekerken üzerinden bomba düştü
1997 yılının Ağustos ayında, Şırnak’a bağlı Cizre’de korucu Sefkan Kolanç ile Sime Geçmiş’in düğünü yapılıyordu. Halay çeken koruculardan biri gruba üzerindeki el bombasıyla katılmıştı. Korucunun üzerindeki bomba yere düşüp, patladı. Patlama sesiyle birlikte düğündeki herkesin eli silahına gitti, çünkü saldırıya uğradıklarını düşünmüşlerdi. Etrafa rastgele ateş açıldı. Bilanço 7 ölü, 56 yaralı.
ŞANLIURFA
Cinsel organından vuruldu
Şanlıurfa’da lise öğrencisi İsmail A., geçen yıl 11 Ocak’ta düzenlenen bir düğünde tabancayla rastgele ateş etti. Kurcalarken bir kez daha ateş alan silahtan çıkan kurşun, halay çeken amcasının oğlu İbrahim A.’nın cinsel organına isabet etti. Doktorlar, bir parça kopmasına karşın, organın işlevini yitirmeyeceğini söyledi.
ZONGULDAK
Kavga çıktı, gelin damat ayrıldı
Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde, 3 Ekim 2004 günü Elif Tazegül ile Mustafa Tazegül’ün düğünü yapılıyordu. Eski Bağlık Gazinosu’ndaki düğünde Karslı olan erkek tarafı, salona getirdikleri orkestraya sürekli kendi yörelerinin oyun havalarını çaldırıp, halay çekmeye başladı. Gelinin yakınları Ereğli yöresinden de oyun havaları çalınmasını istedi ancak erkek tarafı kabul etmeyerek halay çekmeye devam etti. Taraflar arasında kısa sürede kavgaya dönüşen bir tartışma çıktı. Araya giren polis kız ve erkek tarafını zor ayırdı. Karakolda barıştırma çabaları sonuç vermeyince taraflar ayrılma kararı aldı. Gelin baba evine döndü.
İSTANBUL
5 yaralı, 100 gözaltı
Bir başka halay başı kavgası İstanbul Gazi Mahallesi’nde çıktı. 2000 yılının temmuz ayında yaşanan olay sona erdiğinde ortada 5 yaralı ve gözaltına alınmış 100 kişi vardı. Cem Düğün Salonu’nda Şırnaklı bir ailenin düğününde, iki genç halay başı kim olsun diye tartışmaya başladı, ancak olay asıl ertesi gün patlak verdi. Zübeyde Hanım Parkı’nda karşı karşıya gelen taraflar, taş ve sopalarla birbirine saldırdı. Biri kadın 5 kişi yaralandı, civardaki dükkanların camları kırıldı.
BATMAN
Halay başı olmak için kavga ettiler
Batman’ın Gercüş İlçesi’nde 4.11.2001 tarihinde Ali ve Asiye İper’in düğünü yapılıyordu. Halay çekilirken iki genç, halay başı olmak konusunda tartışmaya başladı. İki kişinin arasındaki tartışmaya yakınları da katıldı. Çıkan kavgada kalbinden bıçaklanan Yunus Erdal hayatını kaybetti.
TRABZON
Düğünde pompalı tüfek
1997’da bir başka olay Trabzon Akçaabat’ta yaşandı. Arkadaşının düğününe katılan İsmail Uzun, pompalı tüfeği ile havaya ateş etti. Kurşunlardan biri Uzun’un o sırada halay çekmekte olan arkadaşı Yusuf Bakırcı’nın başına isabet etti. Bakırcı olay yerinde hayatını kaybetti. Olay yerinde yaklaşık 100 tane boş kovan bulundu.