Güncelleme Tarihi:
Haldun Taner'in ilk kez 1960'larda kaleme aldığı ve daha sonra günün koşullarına göre üç kez yenilediği oyunda, 31 Mart Vakası'ndan 1960'ların ortalarına kadar yaşanan tarihsel-toplumsal olaylar ele alınıyor. Değişen güncel görünümlerin gerisindeki “değişmezliğe” dikkat çekilen oyunda, politik ve toplumsal düzeyde görülen değişikliklere karşın, toplum ve insan yapısının temelde değişmediğine işaret ediliyor.
“Köşedönücü, kolay para uğruna her yolu deneyen” zengin aile çocuğu Efruz Bey ile ülkesini seven düzgün vatandaş “Vicdani” karakterlerinin değişen ülke koşullarındaki duruşlarının konu edildiği oyunda, ülkenin ve insanın çıkarlarını, bireysel çıkarların önüne geçirememiş başarısız bir toplumun görüntüsü çiziliyor.
Oyunda pek çok yolsuzluğa adı karıştıktan sonra gazete patronluğuna soyunan Efruz Bey, kendi çıkarları için gazetenin nasıl çıkarılacağı konusunda çalışanlarına talimat verdiği sahnede, siyasilerin Türk siyasi tarihine geçmiş sözlerine yer veriyor.
Efruz karakterini canlandıran Devlet Tiyatroları Genel Müdür Yardımcısı Sabri Özmener, bu bölümde isim vermeksizin Süleyman Demirel'in “Dün dündür, bugün bugündür”, “Yollar yürümekle aşınmaz” ve “Benzin vardı da ben mi içtim”, Bülent Ecevit'in ”Onlar ortak biz pazar olacağız”, Turgut Özal'ın “Benim memurum işini bilir”, Necmettin Erbakan'ın “Kadayıfın altını kızartmak lazım”, Tansu Çiller'in “Bu bacınız Trabzon'u Akdeniz'in incisi yapacak” ve Kamer Genç'in “Çiçekleri sulamaya gidiyorum, ne var bunda?” sözlerini arka arkaya sıralıyor.
“RENKLİ SİYASİ HAYATIMIZDAN BİR ŞEYLER...”
Sabri Özmener, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin'in, Türk siyasi hayatının belli bir dönümünü konu alan oyunu, 1970'lerden sonraki yılları da ekleyerek sahnelemeyi planladığını ancak bu projenin gerçekleştirilemediğini söyledi.
1970 öncesindeki söylemlerin günümüz gençliğinin ilgisini çekmediğini ifade eden Özmener, oyunu güncelleştirmek amacıyla Efruz karakterine günümüze uzanan bazı mesajların yer aldığı replikler eklediklerini kaydetti. Özmener, “Oyunun temposunu arttırmak ve günümüz koşullarına getirmek gerekiyordu. Yönetmenle yaptığımız konuşmalarda, çok renkli bir siyasi hayatımız var, oradan da bir şeyler koyalım dedik ve başladık” dedi.
Türkiye'de siyasi parti ile gazete kavramlarının çok yakınlaştığına işaret eden Özmener, “İnsanlar siyasi parti ya da gazete kurmak istediklerinde, siyasi partiyi ve gazeteyi birbirine kaynaştırmaya gayret ediyorlar. Yakın tarihte de basın patronlarının siyasete atıldıklarını, bir gecede yok olduklarını, ertesi gün tekrar ortaya çıktıklarını, bir takım dokunulmazlıklar elde ettiklerini gördük. Bu durum, oyundaki repliklerde de vurgulanıyor” dedi.
Siyasetin duayeni Süleyman Demirel'in ülkeye damgasını vurmuş bir politikacı olduğunu ve önemli şeyler yaptığını ifade eden Özmener, burada Demirel'in “Dün dündür, bugün bugündür”, “Yollar yürümekle aşınmaz” ve “Benzin vardı da ben mi içtim?” sözlerine yer verdiklerini anlattı.
Özmener, ayrıca, Ecevit, Özal ve Erbakan'ın yanı sıra “çok heyecanlı ve aklına geleni söyleyen bir politikacı” olan Tansu Çiller'in “Bu bacınız Trabzon'u Akdeniz'in incisi yapacaktır” sözünü kullandıklarını söyledi. Özmener, “Halkımız bu sözleri duyunca hem sempatiyle hem de o dönemlere atıf yaparcasına reaksiyonlarını hem gülerek hem alkışlayarak gösteriyorlar” dedi.
Yönetmenliğini Serhat Nalbantoğlu'nun üstlendiği oyunda, Sabri Özmener'in yanı sıra Ünsal Coşar, Levent Ülgen, Hülya Gülşen Irmak, Nejat Armutçu, Engin Özsayın, Deniz Baytaş, Çetin Azer Aras, Can Öztopçu rol alıyor.
Dekor tasarımını Işın Mumcu, giysi tasarımını Gülümser Erigür, ışık tasarımını Fahrettin Özen'in yaptığı oyunun müziklerini Cem İdiz, koreografisini Tufan Kaytmaz hazırladı.