Türk mutfağı yetim kaldı

Bir yıldır kanser tedavisi gören Rasim Özkanca, İstanbul’da yaşamını yitirdi. Yeme içme sektörünün duayeni, Borsa lokantalarının sahibi Rasim Özkanca’nın vefatı, yakınlarını ve sevenlerini yasa boğdu. Bilinmeyen lezzetleri ortaya çıkaran Rasim Özkanca, modern sunumlarla, geleneksel yemeklere yepyeni bir boyut katmıştı. Kimilerine göre gerçek bir lezzet ustası, kimilerine göre Türk mutfağının profesörüydü. Türk mutfağını dünyaya tanıtmak için ömrü boyunca uğraştı, Osmanlı-Türk yemeklerini harmanlayıp, sunumlarını günümüze uyarladı. Özkanca’nın cenazesi bugün kılınacak cenaze namazının ardından Levent Camisi’nden kaldırılacak.

Rasim Özkanca’nın vefatı nedeniyle sektördeki köklü restoran sahipleri ve işletmecilerin yorumları:

-Barış TANSEVER (Sunset Restoran):

Rasim Bey sektörümün duayen isimlerinden biriydi. Türk mutfağının kurumsallaşabileceğini gösterdi. Borsa Lokantası hem üstün servis kalitesiyle hem de yemek kalitesiyle Türk mutfağının lider kurumsal markalarından biri oldu. Yıllarca en üst seviyedeki davetlerin aranılan markası oldu. Mükemmeliyetçi kişiliği ile her zaman daha iyiyi aradı. Yüzlerce binlerce genç insanımızı sektöre kazandırmıştır. Rasim Bey oğlunu da en üst seviyelerde yetiştirerek yarattığı müessesenin hem yurtdışına açılabilmesini sağlamış hem de gelecek nesillerin devam ettirebilmesi için bilgi ve tecrübeyi evladına nakletmiştir. Ülkemiz için büyük bir kayıptır. Nurlar içinde uyusun.

- Ali ÜNAL (Ruby Restoran):

Sevgili Rasim ağabeyi yeme içme sektörüne Türk mutfağını dünyaya tanıtmasıyla Borsa markasıyla takip ediyordum. Oğlu Umut’la tanışıp arkadaş olduktan sonra kendisiyle de tanıştık, bizim de ağabeyimiz oldu. Mesleki hayatımda tanıdığım örnek aldığım duruşuyla kişiliğiyle muhteşem bir adamdı. Sektöre binlerce aşçı, servis elemanı yetiştirmiş mutfağımızın dünyaya tanıtılmasına önemli katkıları olan Rasim ağabeyi çok özleyeceğiz. Mekânı cennet olsun.

- Metin ŞEN (Serafina Restoran):

Sektörün duayenlerindendi. Arkadaşım Umut’un da babasıydı. Türkiye’ye gastronomiyi sevdirdi. Restorancılığı sevdiren başka bir bakış açısıydı. Sektörün en büyüğüydü. Mekânı cennet olsun. Allah rahmet eylesin.

- Kaya DEMİRER (Frankie Restoran):

Rasim ağabeyle özel bir dostluğumuz vardı. Yıllardır sürdürdüğümüz, Ertekin Dinçay’ın Ortaköy’deki lokantasında, rahmetli Hıncal Uluç’un başlattığı salı öğlenleri yemeğimiz vardı. Rasim ağabey hiçbir hafta sektirmeden catering tarafını üstlendi ve hep en iyisini organize ederdi. Liderliği sert, zor biri olarak görünse de aslında her şeyin en iyisini yakalamaya çalışan biriydi. Müthiş bir kalbi vardı. Biz onu o güzel gülümsemesiyle hatırlayacağız.

Türk mutfağını çok iyi etüt edip, araştırmacı kimliğiyle çok özel noktalara getirdi. Türk mutfağını bugün konuşuyorsak bu öncülüğü Rasim ağabeye vermek lazım. Çok kıymetli bir insanı, erken bir yaşta kaybetttik. Bütün ailesine sabırlar diliyorum.

- Müge AKGÜN (Yeme içme kültürü yazarı):

40 yılı aşkın yeme içme sektörünün içinde olan, yarattığı markalarla hep bir öncü olan Rasim Özkanca’nın Türk mutfağının ve restoran sektörünün gelişmesine de katkısı büyük oldu. Aramızdan erken ayrıldı ama geride, yanında yetişmiş yüzlerce şef ve yolundan yürüyen oğlu Umut Özkanca ve kızı Bahar Özkanca, babalarından aldıkları bayrağı layıkıyla sürdürecektir.

HAYATINI ADADI

Rasim Özkanca, 1948’de Trabzon’da dünyaya geldi. Babasını çocuk yaşta kaybetti. Sakız ve simit satarak maddi zorluklar içinde okudu. 20 yaşında üniversite eğitimi için İstanbul’a geldi. Çalışkandı, azimliydi. Yokluklar içinden patronluğa yükseldi. 1979’da trenlerde yemek hizmeti vermeye başladı. 1983’te kapanmak üzere olan tarihi Borsa Lokantası’nı satın aldı. Özkanca, “Döner olsun, taş fırında yapılan kuzu tandırlar olsun, hünkârbeğendiler olsun, bize has böyle üzerinde 25 yıl benim çalıştığım yemekler var” demişti.

LİDERLERİ AĞIRLADI

Rasim Özkanca, NATO Zirvesi’nden, IMF-Dünya Bankası toplantılarına, yüzlerce devlet başkanını, bakanı, bürokratı Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’ndeki restoranında ağırladı. Bir dönemin liderleri, ABD Başkanı George Bush, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, İngiltere Başbakanı Tony Blair için yemekler hazırladı, Türk mutfağının en özel lezzetlerini onlar için pişirdi.

USTALAR YETİŞTİRDİ

Özkanca, “Karadeniz balıkları dünyada lezzet olarak ötesi olmayan bir balık. Onlar da çok beğendiler. Hatta bir tanesini hiç unutmuyorum, yerinden fırlayıp ‘My God’ dedi” demişti. 

Özkanca, Türk mutfağını dar boğazdan çıkarmanın yolunun; iyi yetişmiş, bilgili aşçıların çoğalmasından geçtiğini düşünüyordu. Yarım asrı aşan kariyeri boyunca yeni ustaların yetişmesine önem verdi.