Güncelleme Tarihi:
Erdoğan dün AHABER, APARA ve ATV’nin ortak canlı yayınında özetle şunları söyledi:
SABIRLA YOLA DEVAM
(TL’nin bu kadar değerleneceğini öngörüyor muydunuz?) “Türk Lirası gücünü ekonomik altyapımızdan ve finansal sektörümüzün sağlıklı olmasından alıyor. Ana muhalefet ve yavruları TL’yi bir kenara koyup dolara, dövize sabitlenmek istiyorlar. Son dönemlerde özellikle yurtiçi, yurtdışı; 2008’de de benzeri oldu. Kurlarda görülen ve tasarruf sahiplerinin güvenini bozmaya yönelik eylemlerdi. Biz bu algıyı bozmuş olduk. Vatandaşımızın da teveccüh göstererek hızlı şekilde TL’ye geçişi, milli ve yerli olarak parasına güvenin göstergesiydi. Programın açılmasından beri TL mevzuatları saat 15.00 itibariyle 23.8 milyar TL arttı ve ivmelenerek artmaya da devam ediyor. Amacımız yatırımcı, sanayici vatandaşlarımız için kur oynaklığını azaltmak, TL’nin itibarını arttırmaktır. Kur olması gereken seviyeye zaten kendisi gelecektir. Acele etmiyoruz. Sabırla yola devam etmekte fayda var.
İKİ GARANTİ VAR
(Sistemin Hazine’ye fazladan yük getireceği eleştirileri) TL finansman enstrümanlarının özendirilmesi önem arz ediyor. Kısa vadede vatandaşımızın kur oynaklığından kaynaklanan mağduriyetini gideriyor. Arkasında iki garanti var. Bir Merkez Bankası, iki Hazine. Vatandaşın kaybı olmayacak. Buradaki mağduriyet ortadan kalkmak suretiyle, belirlenen döviz kuru üzerinden parasını bozduracağı zaman karşılığını alacak. Döviz kurunun istikrarlı hale gelmesini sağlayacak. Özellikle kur stabil hale gelmiş olacak. Bu adımın uzun vadede bütçeye yük olmak yerine yararı olacağını da düşünüyoruz. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamusal, finansal birçok aracı dünyada olduğu gibi kullanıyoruz. TL mevduat hesaplarına kur koruması sağlanması da dönemin şartları gözetilerek oluşturulmuş bir araç. İstikrarın sağlanması adına yeni geliştirilen bu aracın Anayasa’ya aykırılık teşkil etmesi söz konusu değil. Merkez Bankamız aceleci hareket etmeyecek. Bu bir hafta mı sürer, 10 gün mü sürer; ama biz buradaki adımlarımızı atıyoruz. Herhangi bir oynaklığa mani olmadan neticeyi alalım.
GÖZ AÇTIRMAYIZ
(Marketlerdeki fahiş fiyatlar) Gerek Hazine ve Maliye, gerek Ticaret Bakanımıza hatta Tarım Bakanlığımıza talimatları verdik. Kontrollerimizi sıklaştıracağız ve asla bunlara taviz vermeyeceğiz. Vatandaşımızı bu tip spekülatif hareketlerle ezmeye kimsenin hakkı yok. Denetimler sık yapılacak ve denetimlerin sıklaştırılmasıyla, vicdan sahibi olan marketlerin tümü, nasıl çıkarken hızla fiyatları çıkartıp etiketleri değiştirdiyseler aynı hızla etiketleri indirmeleri lazım. Aksi halde atılması gereken adımlar neyse bunu atacağız. Burada garip gureba, fakir fukarayı ezdirmeyeceğiz. Fiyat indirimleri hızla yapılmazsa, bakanlıklarımız ellerindeki tüm imkanlarla bunların üzerine gidecektir. Ticaret Bakanlığımız 81 ilimizde denetimlerini sıkı şekilde gerçekleştiriyor. Tedarik zincirinin tüm halkalarını inceliyoruz. Özellikle sebze, meyve fiyatlarına yönelik denetimlerimiz gerçekleştirildi. Zincir marketlerde de denetimler yapılıyor. Rekabet Kurumu’nun somut tespitler üzerine kesmiş olduğu cezalar var. Haksız fiyat artışlarına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Fırsatçılara göz açtırmayacağız. Devlet olarak kesin kararlıyız. Üretici, tedarikçi ve perakendecilere sesleniyorum. Fahiş fiyat ve stokçuluk yapmayın. Kur çıkarken hızla yükseltip, kur düşerken indirmeyenler ağır yaptırımlarla karşılaşacaklardır. Stokçuluğa da ağır cezalar vermek suretiyle bu alanda da tedbirlerimizi arttırmış olacağız. Vatandaşım şunu görecek. Devletim benim yanımda, devletim, benim cebimde gözü olanlara fırsat vermiyor.
VAZGEÇMEYİZ
Önümüzdeki dönemde serbest piyasa ekonomisi ve finansal serbestliğe tam bağlılıktan kesinlikle vazgeçilmeyecek. Ekonomi politikaları daha şeffaf ve sürdürülebilir olacak. Piyasalardaki oynaklığın azaltılmasına yönelik gereken makro ihtiyati tedbirler alınacak. Piyasa beklentileri iyileştirilerek reel sektörün önünü daha net görmesi sağlanacak. Başta kamu bankaları olmak üzere, reel sektöre her türlü proje türlü desteği vermeye hazırız. Yatırım, istihdam, ihracat. Bu noktada hedefimiz özellikle büyümeye yönelik adımı atmak ve bunlarla beraber o beklediğimiz sıçramayı yapmak.
AŞIMIZ KENDİNİ İSPAT ETTİ
Koronavirüs aşısı üretebilen 9 ülkeden biri olduk. Aşımızın hem etkinliğini hem de güvenilirliğini test ettik ve emin olduktan sonra insanlığın kullanımına sunduk. Yerli aşımızı bekleyen bir grup vatandaşımız olduğunu biliyor, görüyoruz. Bu vatandaşlarımız her ne kadar yersiz de olsa endişelerinden sıyrılıp aşılarını gönül rahatlığıyla olmalıdır. Aşımız koruyucu etkisini ispat etti. Geçen hafta Afrika ülkeleriyle yaptığımız toplantıda, ülkelerin liderlerinden bu konuda yoğun talep aldık. Gelişmiş dediğimiz ülkeler bu konuda maalesef ellerini sıkı tutuyorlar. Dünyanın en büyük kapasiteli aşı araştırma, üretim ve geliştirme projesi olacak Hıfzısıhha Projesini de Ankara’da hayata geçiriyoruz. Yakında ihalesini yapacağız.”
FAİZCİLERE YÜRÜYÜN DİYEMEM
“Bu can bu tende olduğu sürece faizcilere hiçbir zaman yürüyün diyemem. Ne onların önünde, ne arkasında duramam. Bizim değerler silsilesi içinde faize yer yok. Gezi olayları patlak verdiğinde hangi emperyal güçler vardı. O emperyal güçler Türkiye’nin ayağa kalkmasını istemeyen emperyal güçlerdi. Orada bir sıçrama oldu. Maalesef faiz yükseldi, aynı şekilde enflasyon da yükseldi. Maalesef yalandan sürekli olarak nemalanan Bay Kemal çıktı, ‘gelin sıfıra indirin faizi, biz CHP grubu olarak her türlü desteğe hazırız’ dedi. Geçenlerde bir açıklama yaptı ‘faizi yükseltin’ diyor. Bugün faiz arttırın diyenlerle Gezi provokatörünü serbest bırakın diyenler aynı mahfiller. Hiç değişen bir şey yok. Bunlar Sorosçu. Şu anda yine indiriyoruz. İnşallah Merkez Bankası’nın attığı adımlarla beraber enflasyonun da nasıl aşağı indiğini hep beraber izleyeceğiz, göreceğiz. Hiç bundan endişem yok. Tek endişem faizden sömürü. Çünkü sömürülen benim garip gureba vatandaşım. Buna izin vermeyeceğiz.”
KREDİ ALIP DÖVİZE YATIRMAK FIRSATÇILIK
“Proje bazlı kredi temin edip bu krediyi farklı şekilde kullanan sözde işadamları var. Bunların da tabi üzerine gitmek bizim görevimiz. Hele hele salgın döneminde, ilave kontrol ya da kısıtlama olmaksızın işletmelerimize birçok finansmana erişim sağladık. Ancak hazine destekli kredi garanti kapsamında kullandırılan kredinin faaliyet alanı dışında, döviz ve kıymetli maden alımında kullanılamayacağı kuralını da koyduk. Amacı dışında kullanılan kredilere ilişkin ilgili kurumlarımız gerekli değerlendirmeleri yapıyor. Burada da kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Bunlar da bir fırsatçılıktır. Buna da zemin vermeyeceğiz.”
VEKİLLİĞİ SEBEBİYLE YIRTAR AMA...
İYİ Partili Durmuş Yılmaz’ın açıklamalarına ilişkin bir soruya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan şu yanıtı verdi: “Merkez Bankası’nda başkanlık yapmış olan zat da şu anda bu suçu işlemiştir. Başkanlık yapacaksın, kalkacaksın bu tür yol göstericiliğe soyunacaksın. Bunları da hesaba çekecekler. Kendisiyle ne dalgalar geçtiler, ayakkabılarla ilgili. Biz savunduk, düştüğü hale bak. Kamu görevinde bulunmuş biri kamu aleyhinde açıklama yapamaz, kamu ahlakı buna müsaade etmez. Şu anda tabii milletvekilliği sebebiyle yırtar ama en azından tazminat noktasında bunun bedelini öder... (Muhalefet) Siyasi ahlaktan uzak bir yapı. Siyasi ahlaktan uzak bir yapının temsilcileri de ortada. HDP’yi zaten söylemeye gerek yok. Onlar siyasi terörist. Bunlar açık ve net ortada. Bu millet bunları daha fazla kaldıramaz. Kaldıramayacağına göre de inşallah 2023 seçimlerinde gereken dersi vermek suretiyle bunları geldikleri yere göndereceklerdir.”