A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 15, 2009 13:57
Dünyada ilk kez nefes borusu nakli ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Paolo Macchiarini, Bursa'ya geldi.
Beyin rahatsızlığı sonucu Bursa'daki özel bir hastanede 22 gün solunum cihazına bağlı yaşayan 54 yaşındaki kadının yakınları, Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Gebitekin'e başvurdu.
Prof. Dr. Gebitekin, inceleme sonucu hastanın nefes ve yemek borularının bir bölümünün solunum cihazı nedeniyle tahrip olduğuna, acilen ameliyata alınması gerektiğine karar verdi.
Ameliyat için dünyada ilk kez soluk borusu naklini yapan ve İspanya'nın Barcelona kentinde yaşayan Prof. Dr. Paolo Macchiarini'yle bağlantı kuran Gebitekin, bu kişiyi Bursa'ya davet etti.
Davet üzerine dün gece İspanya'dan gelen Macchiarini, UÜ Tıp Fakültesi Hastanesinde, Prof. Dr. Gebitekin ve ekibiyle birlikte hastanın ameliyatına girdi.
Macchiarini, ameliyattan önce gazetecilere yaptığı açıklamada, ilk nefes borusu naklini geçen yılın haziran ayında 30 yaşında 2 çocuk annesi bir kadına yaptıklarını söyledi.
Söz konusu hastanın tüberküloza bağlı nefes borusu tahribatı bulunduğunu ifade eden Macchiarini, şöyle konuştu:
“Kadının akciğerinin sol bölümünü alıp sağ tarafını soluk borusuyla birleştirecektik. Bu, son derece riskli bir ameliyattı. Tahrip olan bölgeyi çıkarıp transplant yapmaya karar verdik. Kadavradan alınan nefes borusunun üzerindeki hücreler özel bir yöntemle temizlendi. Hava yolu, kök hücre teknolojisi kullanılarak hastanın kendi hücreleriyle kaplandı. Bu yöntem sayesinde bağışıklık sistemini (immün sistemi) baskılayıcı ilaç kullanımının da önüne geçtik. 16 yıldır bu konu üzerinde çalışıyorduk. Bütün organ nakillerinde vücudun organı reddetmemesi için immün sistemi baskılayıcı ilaçlar kullanılır. Nefes borusu hastanın kendi hücreleriyle kaplandığı için vücut tepki göstermiyor. 52 yaşındaki bir hastaya yaptığımız 2. vakada ise tekniği biraz daha geliştirdik. 1. vakada hazırlık 6 ay sürmüştü, ikincisinde süreyi 9 saate kadar indirdik. Bu yöntemi diğer nakillerde de kullanılabilir hale getirmek istiyoruz. Kök hücre teknolojisini kalp damar cerrahisinde de kullanılabilir hale getirmek için çalışmalar sürdürülüyor.”
Prof. Dr. Cengiz Gebitekin de uzun yıllara dayalı arkadaşlıkları bulunan Prf. Dr. Macchiarini'yi vakanın acil müdahale edilmesi ve daha fazla deneyim gerektirmesinden dolayı Bursa'ya davet ettiğini belirtti.
Macchiarini'nin hiçbir karşılık beklemeden daveti kabul ettiğini ve dün gece Bursa'ya geldiğini ifade eden Gebitekin, şunları söyledi:
“Nefes borusu çok enteresan bir organ. Her türlü travmaya çok farklı cevap veren bir organ. Nefes borusunu ya değiştirmeniz ya da kendi üzerinde tamirat yapmanız gerekiyor. 10-12 santimetre uzunluğunda çok kolay harap olan bir organ. Özellikle hastanın uzun süre yoğun bakımda kaldığı ve tüple birlikte solunum makinesine bağlı olduğu vakalarda çok ciddi hasara uğruyor. Bizim hastamız da 22 gün yoğun bakımda kalmış. O günden beri solunum makinesine bağlı. Kendisini özel bir hastaneden transfer ettik. Hastanın nefes borusunun yaklaşık 5 santimetrelik bölümü harap olmuş. Yemek borusunun aynı uzunluktaki bölümü de aynı durumda. Ameliyatta o bölüm tamamen çıkarılıp nefes borusu birleştirilecek. Çok kompleks bir iş. Çok ciddi tecrübe gerektiren bir ameliyat. Bugüne kadar 5 santimetreye çıktığımız oldu ama bu çok daha özel çünkü beraberinde yemek borusu var.”
UÜ Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Bölümündeki ameliyathanede yapılan operasyon devam ediyor.