Güncelleme Tarihi:
12 Eylül döneminde çıkarılan yasaların Anayasa'ya aykırılığının öne sürülemeyeceğini öngören Anayasa'nın geçici 15. maddesinin 3. fıkrasının yürürlükten kaldırılması üzerine, Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan davaya, TDK'nın eski Başkanı, davacı Prof. Dr. Şerafettin Turan ve avukatları ile Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun avukatı katıldı.
Davacı Turan'ın avukatı Attila Göktürk, 2876 Sayılı Yasa'nın, Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun kuruluş esaslarına ilişkin Anayasa'nın 134. maddesine aykırı olduğu yönündeki iddialarınıdile getirdi. Göktürk, Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu yapılması yönünde karar verilmesini isteyerek, iddialarına ilişkin delilleri sundu.
Davalı Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun avukatı Semih Aksoy ise delillere karşı cevap vermek için süre istedi.
Yargıç Yahya Galip Şencan, Aksoy'un süre talebini kabul ederek, duruşmayı erteledi.
Avukat Göktürk tarafından hazırlanan dava dilekçesinde, Atatürk'ün, Türkçe'nin yabancı dillerin boyunduruğundan kurtulması gerektiği inancıyla 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurduğu belirtildi. Kuruluşun adının 1936 yılında Türk Dil Kurumu olarak değiştirildiği hatırlatılan dilekçede, TDK'nın, çalışmalarını Dernekler Yasası çerçevesinde yürüttüğü kaydedildi.
''TÜRK-İSLAM SENTEZİ ANLAYIŞI.''
Atatürk'ün, kurumun varlığını ve çalışmalarını siyasi çevrelerin etkisinden kurtarmak amacıyla Türkiye İş Bankası'ndaki parasının yıllık gelirinin TDK'ya aktarılmasını vasiyet ettiği ifade edilen dilekçede, 2876 Sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanunu ile ''kurumun tüzel kişiliğinin gasp edildiği'' öne sürüldü.
TDK'nın, 1983 yılında yürürlüğe giren 2876 Sayılı Yasa ile ''Türk-İslam sentezi anlayışına sahip ve kamu kurumu'' niteliğine getirildiği görüşüne yer verilen dilekçede, Anayasa'nın 134. maddesinin ise kurumun hukuk tüzel kişiliğini korumasını düzenlediği savunuldu.
Dilekçede, 2876 Sayılı Yasa'nın 1 ve 35-52. maddelerinin Anayasa'nın 134. maddesine aykırı olduğu iddia edildi ve konunun mahkeme tarafından incelenerek, bu maddelerin iptal edilmesi istemiyleAnayasa Mahkemesi'ne başvurulması talep edildi.
Dilekçede, ''2876 Sayılı Yasa'nın yaşam verdiği Türk Dil Kurumu'nun, Atatürk'ün kurduğu ve hukuk tüzel kişiliğine sahip Türk Dil Kurumu'na el atmasının önlenmesine karar verilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması talep edilir'' denildi.
Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddi bulursa söz konusu maddeleri, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne götürebilecek.